hesabın var mı? giriş yap

  • gerçekten büyük rezillik,oysa yandaş bir ajansa 1-2 milyon verip 10$ lık görseli milyonlara mal edebilirlerdi. 10$ lık görseli kullanmak ne demek . itibarımız yerlerde başgannnnn olmuyor böyle.

  • az önce muhtemelen uzun zamandır ettiği en güzel laf çıktı ağzından:

    " "türkiye'de ırkçılık yoktur!" türkiye'de ırkçılık olup olmadığına sen karar veremezsin kardeşim. bunu git çingene'ye, ermeni'ye sor, onlar söylesin sana türkiye'de ırkçılık olup olmadığını."

    helal olsun.

  • gelinlik alırken kazıklanmamak için asgari düzeyde kumaş bilgisine ihtiyaç var.

    şimdik sevgili yavrularım, yarın bir gün evlenirseniz, zıpır abla biz evleniyoruz e gelinlik alcaz, nasıl alalım napalım derseniz aklınızda bulunsun diye na buraya yazıyorum:

    gelinliklerin fiyatı, kullanılan kumaş, tül, dantel ve işçiliğe göre değişir. bir gece giyicem alt tarafı deyip evdeki güneşliği söküp gelinlik diktirsek olmaz. bir gecede atar o kumaş çünkü. gelinliklerde benim tavsiyem jakarlı ipek satenler kullanılması, tül dantel ve boncuklara bulanılmamasıdır. gelinlik kumaşlarını şöyle anlatacak olursam:

    düz saten: bildiğin dandik saten kumaş. metresi 4-5 liraya filan geliyor. kenarları çabuk atar. ip çekilir. geceliktir, efenime söyliyim işte sandalye giydirmesidir o tarz şeylerde kullanılması, gelinliğe bulaştırılmaması lazım gelir.

    krep saten: abiye ve gelinliklerde en çok kullanılan saten türü budur. iyi dikiş verir, dökümlü durur.

    likra saten: bu ince likralı ve kalın likralı diye ikiye ayrılır. ince likralı satenden çamaşır yapılır. saten donlar var ya na onlar. kalın likra satenler mat yahut parlak saten olabilir. şişmanca insanlar mat kalın likra saten tercih edebilirler.

    kalın mat saten: bu likrasız. gelinlik kumaşında çok kullanılır. sert böyle.

    şifon: bunlar gelinlikte çok kullanılır. ikiye ayrılıyo. multi şifon ve single şifon. single şifon dandiği. ben pek bi farklarını göremedim gerçi.

    tül: efenim bu tül dediğimiz şey de çeşit çeşit. likralısı var, greek var, kristal tül var, lurex tül var. lurex tül kendinden simli. onun dışında düz tüllere glitter baskı teknikleri ile taşlar pullar işlemeler vs yapılıyor. para tutan zımbırtı bu. bir de ucuz tarlatan tülü var. gelinliğin içine giyilen tarlatanı kaplamaya.

    organze: gelinlikte organze de çok tercih ediliyo. ama kumaş üreticileri bunun da çeşit çeşidini çıkarmış. kristal organze var mesela. buna aynı zamanda muz yahut kumlu organze de deniyor. saten organze var. normal satenden ayrıymış bu. mat organze var. ipek organze var metresi dünyalar para lan.

    tafta: taftadan gelinlik yaptıranın kafasına tahta düşsün.

    heh bir de fransız dantel denilen şey var. bunun gerçekten fransız dantel mi yoksa çakma mı olduğunu anlamak zor. annem anlıyo ama o da senelerin terzisi ben mi anlıycam allasen.

    bir de bir kumaş ipek mi değil mi nasıl anlıyoruz, ufak bi örneğini alıp yakıyoruz. polyester karışımlıysa kapkara bi duman çıkar. ipek beyaz duman çıkarır, alevli yanmaz. gelinliğinizi de ipek yaptırcak kadar zengin diilsinizdir sözlükçüler ama ben yine de söyliyim dedim.

    bir de gelinlik modeli seçme hususu var. kısa boylu gelinlerin çok kabarık etek seçmemeleri lazım. aynı şey şişman gelinler için de geçerli. patlıcan kollular straplez de straplez diye tutturmasın. o omuzlar gene açıkta bırakılır güzellerim. çosüper kollu gelinlik modelleri var.

    gelinliği hazır alıyorsanız zaten giyer denersiniz problem yok. ama diktiriyorsanız kumaş örneklerini ve istediğiniz modeli alıp bi bilene danışmanızı tavsiye ederim.

    bir zipirinsanla evleniyorum entarisinin daha sonuna geldik. eh artık erler film. son.

  • (bkz: mythbusters) de izlemiştim.

    - klima kesinlikle daha çok yakıt harcatıyor
    - pencerenin açık olması kapalı olmasından daha çok yakıt harcatıyor
    - 2000 motorlu standart bir sedanın 72 km den daha hızlı veya daha yavaş gitmesi 72km ye göre daha çok yakıt harcatıyor
    - frene her dokunduğunda teoride daha fazla yakıt harcıyorsun. çünkü frenle durma mesafenin fazlasını gazla tamamlamış oluyorsun. yani gereksiz daha fazla gaza basıyorsun
    - ağırlık kesinlikle daha fazla yakıt yaktırıyor
    - lastiklerin az havalı olması yakıt tüketimini muazzam arttırıyor
    - kar lastikleri yaz lastiklerine göre daha yumuşak bir yapıya sahip olduğu için sürtünme artıyor ve yakıt tüketimi gene artıyor.
    - çok yüksek devirde yakıt tüketimi arttığı gibi, çok düşük devir de de yakıt tüketimi artıyor. önemli olan ideal vites ve ideal devirde kullanmaktır.
    - bol yokuşlu bir arazide oturan insanların da yokuş çıktıkları için yakıt tüketimleri düz arazide oturanlara göre daha fazla olacaktır.

  • nazım hikmet ran'ın süper güzel bi şiiri..
    1

    yaşamak şakaya gelmez,
    büyük bir ciddiyetle yaşayacaksın
    bir sincap gibi mesela,
    yani, yaşamanın dışında ve ötesinde hiçbir şey beklemeden,
    yani bütün işin gücün yaşamak olacak.

    yaşamayı ciddiye alacaksın,
    yani o derecede, öylesine ki,
    mesela, kolların bağlı arkadan, sırtın duvarda,
    yahut kocaman gözlüklerin,
    beyaz gömleğinle bir laboratuvarda
    insanlar için ölebileceksin,
    hem de yüzünü bile görmediğin insanlar için,
    hem de hiç kimse seni buna zorlamamışken,
    hem de en güzel en gerçek şeyin
    yaşamak olduğunu bildiğin halde.

    yani, öylesine ciddiye alacaksın ki yaşamayı,
    yetmişinde bile, mesela, zeytin dikeceksin,
    hem de öyle çocuklara falan kalır diye değil,
    ölmekten korktuğun halde ölüme inanmadığın için,
    yaşamak yanı ağır bastığından.

    1947

    2

    diyelim ki, ağır ameliyatlık hastayız,
    yani, beyaz masadan,
    bir daha kalkmamak ihtimali de var.
    duymamak mümkün değilse de biraz erken gitmenin kederini
    biz yine de güleceğiz anlatılan bektaşi fıkrasına,
    hava yağmurlu mu, diye bakacağız pencereden,
    yahut da sabırsızlıkla bekleyeceğiz
    en son ajans haberlerini.

    diyelim ki, dövüşülmeye değer bir şeyler için,
    diyelim ki, cephedeyiz.
    daha orda ilk hücumda, daha o gün
    yüzükoyun kapaklanıp ölmek de mümkün.
    tuhaf bir hınçla bileceğiz bunu,
    fakat yine de çıldırasıya merak edeceğiz
    belki yıllarca sürecek olan savaşın sonunu.

    diyelim ki hapisteyiz,
    yaşımız da elliye yakın,
    daha da on sekiz sene olsun açılmasına demir kapının.
    yine de dışarıyla birlikte yaşayacağız,
    insanları, hayvanları, kavgası ve rüzgarıyla
    yani, duvarın ardındaki dışarıyla.

    yani, nasıl ve nerede olursak olalım
    hiç ölünmeyecekmiş gibi yaşanacak...

    1948

    3

    bu dünya soğuyacak,
    yıldızların arasında bir yıldız,
    hem de en ufacıklarından,
    mavi kadifede bir yaldız zerresi yani,
    yani bu koskocaman dünyamız.

    bu dünya soğuyacak günün birinde,
    hatta bir buz yığını
    yahut ölü bir bulut gibi de değil,
    boş bir ceviz gibi yuvarlanacak
    zifiri karanlıkta uçsuz bucaksız.

    şimdiden çekilecek acısı bunun,
    duyulacak mahzunluğu şimdiden.
    böylesine sevilecek bu dünya
    "yaşadım" diyebilmen için...

  • süper lan. milli takıma 1 yıl önce elimizdekini verip şimdi milli takımdan geçen senekinin küçüğünü alıyoruz. nasreddin hocanın kazan hikayesi gibi. seneye kazan ölür biz de rahatlarız.