hesabın var mı? giriş yap

  • evet sonuçları kötü, ancak unutmamak gerekir ki hastaneye yatışta %100 başarılı.
    mevcut durumda aşı olursanız hastaneye yatacak kadar kötü durumda olmuyorsunuz.
    haberde diyor ki;
    "aşının enfeksiyonu önlemede yüzde 50.6, tedavi gerektiren vakaları önlemede yüzde 83.7 ve hastane yatışları ile ölümcül durumlara karşı ise yüzde 100 koruma sağladığı ifade edildi."

  • - iyi gunler hanfendi , annem iyi yuruyemiyor da... kendisine bi elektrikli sandalye* alabilir miyim?

    (hayirsiz evlat , bi yuruyemiyor diye idamina karar vermis bile kadincagizin)

  • asıl yanlış olan "özel sektör çalışanlarının cumartesi de calışması"dır.

    ben çalışıyorum memur da çalışsın diyecek kadar malsan, pazar da çalışsan fark etmez zaten.

    edit: 06:58'de ofise girdim. evet cumartesi.

  • - pazar gunu seni kilisede goremedim john?
    + olum wilyımlarla göl tarafına balığa gittik, aha böyle böyle lüfer vardı.
    - deme be..

  • aslında olması gereken kaçanın kovalanmamasıdır. izah edeyim;

    mazisi çok eskilere dayanır ama okumayı sevmeyen bir toplum olduğumuz için gerçeği bilmiyoruz. halbuse bilsek şimdi ilişkiler çok çok daha faklı gelişebilirdi;

    bu mevzu ilk olarak m.ö.300’lü yıllarda kırıtyalılar tarafından gerçekleştirilmiştir.

    nevşehir dolaylarında yapılan kazılarda bulunan kalıntılarla da desteklenen bu gerçek ile tarih ve bilim önemli bir aydınlanma yaşamıştır. nevşehir’deki ören’de çeşitli mağara duvarı resimlerine rastlanmış, bu resimlerde bir takım grupların hayvansı figürlerle temsil edilmesi, uzun yıllar bu insanların hayvanları çizdiğini düşündürtmüş olmasına karşın, kazılarda ilerleme kaydeden arkeolog, paleontolog ve biyologların ortaklaşa çalışması sonucunda aslında reddedilen kırıtyalı erkeklerin, kadınlardan intikam almak için onları bu şekilde resmederek intikam aldığı ortaya çıkmıştır. bu da göstermektedir ki, kaçanı kovalamak yerine rezil-i rüsva etmek taaaa m.ö.300’lü yıllardan beri bilinen bir gerçektir.

    kaçanı kovalamayınız, çevrenizin de sizi “ya o kız zaten sana layık değildi, bak o oğlan sana ettiğini bulacak, sana kız/erkek mi yok” gazlaması ile haklarında ileri geri konuşunuz. adlarını çıkarınız, ağza alınmayacak iddialar ile itibarlarını zedeleyiniz ama asla kovalamayınız.

    size kız/erkek mi yok! akıllı olun!

  • bir de böyle adamlar türedi son zamanda. aha bu da son örneği:

    (bkz: eylemcilere söven esnaf)

    daha önce bunun bir örneğini de tcdd grevinde görmüştüm. adamlar hakları için greve gitmişler. seferler durmuş. adam gideceği yere gidemediği için grevcilere küfrediyordu. millet mecburdu sanki sen biryere gideceksin diye üç kuruşa çalışmaya.. yada senin işin aksamasın diye evinde oturmaya.

    doktor dövülüyor mesela bir hastanede. doktorlar greve gidiyor. "e ben hasta olsam ne olacak?" diyor bu andavallar.

    adamların işi görülsün de isterse dünya yıkılsın umurlarında değil.

  • gsm operatörlerinin rekabeti kızıştırmadığı yıllardı. babalar çocuklarına aylık 100 kontör alır, gerisini düşünmezdi. oğlum aşık mı olmuş, ergen miymiş bakmazdı. aynı operatörde olanlara mesaj atmak 1-2 kontörken farklı operatördekilere mesaj atmak imkansıza yakındı.

    şimdilerde ise rekabet çetin. her yöne 9767000 bin mesaj hakkını 10 liranın altına almanın mümkün olduğu gibi, whatsapp gibi bedava mesajlaşma imkanı sunan uygulamalar da var. msn'i, facebook'u hiç saymıyorum bile. bu sebeple şimdiki ergenler çok şanslı. bi kızdan hoşlanınca "inşallah telefonu telsim'dir" gibi zavallı dileklere ihtiyaçları yok.

    ben şu anki imkanlarla ergen olsaydım, orta 2'deki platonik aşkım duygu'nun elini mutlaka tutardım. eminim.