hesabın var mı? giriş yap

  • oğlum siz tuvalette napıyorsunuz lan? ortak kullanılacak deyince delirdiniz. kültür başladı, adab-ı muaşeret bitti, kadına saygı geldi, medeniyet gitti. nasıl kafalarınız var sizin.

    evde annenle, kız kardeşinle aynı tuvaleti kullanmıyor musun? umumi tuvalette evde yapmadığın şeyler mi yapıyorsun?

    aynen corç, ah şu üniversite gençliği... kendisi yahya kemal sanki!

  • bunlar öyle yazıldığı gibi 30 sene filan yatmıyor gençler. o ceza indirile indirile 5-6 seneye düşüyor, sonra da birkaç senede bir çıkan aftan yararlanıyorlar zaten.

    yazık bu ülkenin yasalara uyan insanlarına.

  • --- spoiler ---

    "-üç ayda bir maaş alıyorum. hepsi makbuzlu. ilk haftadan maaş bitiyor. ona yardım. buna yardım. onun kira ödemesi, bunun kira ödemesi vs. derken maaş yetmiyor bile.
    --- spoiler ---

    daha bitmedi. devam ediyoruz

    --- spoiler ---

    vekilliğin bana faydası değil, aksine maddi zararı var. meclis'e gidip gelirken aracımla 100 bin km. yapıyorum. bu kadar eleştiriyi hak ediyor muyum?
    --- spoiler ---

    ah canım ya ona yardım buna yardım zordur hakkaten.

    100 bin km yapmış. gitmeseydin akp ve mhp oylarıyla reddedilen önerilerde bir kişi eksik olurdu. çok mu önemli bir insansın ?

  • tanrı, iradesini hakim kılmak için yeryüzündeki iyi insanları kullanır, yeryüzündeki kötü insanlar ise kendi iradelerini hakim kılmak için tanrı'yı kullanırlar. giordano bruno

  • ayni amcamiz yaz vakti konya merkez'de askili t-shirt le yürüyen ayni kizimizin suratina 'tu ahlaksiz, sizin yüzünüzden ahlak-ar-namus kalmadi' diye tükürecektir.

  • tokyo'ya yakin bir yerde bir engelliler bakim merkezine saldiri sonucunda gerceklesmis hadise.
    japon kyodo haber ajansina gore bu bilgiler var. detaylari yakinda cikar ortaya.

    edit: sanki ben japonca biliyormuscasina yazdim, degil mi?
    aklima aziz nesin'in bir hikayesi geldi. yazmaya hevesim olsaydi uzun uzun yazardim ama ozet geceyim. dur bakalim ne kadar anlatabilecegim cunku hikayeyi lise doneminde okumustum. o hikayesine aziz nesin soyle basliyordu "fransizca'dan turkceye cevirdigim kitaplari cagaloglu'nda yayinevine teslim ettim ve eve dogru geri donuyordum ki beyazit'ta onumde yuruyusunden, salinimdan ve ruzgarda savrulan atkisindan fransiz oldugu tahmin edilen bir kadin yuruyordu" sonra bir yerde bu kadin bir adres sormus ve etraftakilerin diyaloglarini uzun uzun anlatiyor aziz nesin ama cok hos anlatiyor. ilk olarak soru sordugu adam hic birsey diyemiyor ama yardim da etmek istiyor. gitgide kadinin etrafinda kalabalik toplaniyor ama kimse yardim edemiyor. kadin anlatmaya calisiyor. kadinin fransiz oldugunu anliyorlar ama etraftakilerin fransizcasi da yok. aziz nesin de iclerinde ve olan biten herseyi susarak izliyor. bir ara uc tane liselinin kendi aralarinda konusurken birisinin digerine "hadi konussana oglum, okulda fransizcadan 10 uzerinden 9 almistin, konus lan. anlat" diyor. oburu de "ben konusamiyorum ki oglum, ben okuldakileri biliyorum, konusma farkli" falan diyor. yani diyaloglar diyaloglar. neyse ilerleyen kisimlarda sorun cozuluyor ve aziz nesin soyle bitiriyor oykusunu "simdi siz diyeceksiniz ki maden fransizcadan turkceye kitap ceviriyorsun da niye orada kadina yardim etmedin. cevap vereyim, ben fransizca bilmiyorum ki. o kitaplarin ismini yayin evinden aliyorum sonra gidip arapcalarini sahaflardan satin aliyorum. arapcadan turkceye ceviriyorum ve yayinevine gidip fransizcadan turkceye cevirmis gibi parami aliyorum"

    ben de yukarda ilk yazdigim iki cumleyi japon haber ajansindan almiscasina bbc'den arakladim.