hesabın var mı? giriş yap

  • "istanbul'a/ avrupa'ya/ amerika'ya gittiğimde cebimde çok az param vardı, 3/5 yıl sonra kendi şirketimi kurdum" şeklinde özetlenebilecek başarı hikayelerindeki 3/5 yıllık zaman diliminin açıklanmadan geçiverilmesi durumudur.

    siz hikayeyi heyecanla okumaya başlarsınız... kahramanımız son derece zor durumdadır, açlıktan nefesi kokmaktadır ama maceracıdır. risk alıp hepimizin aklından geçen ama çoğumuzun cesaret edemeyeceği şeyi yapıp büyük şehirlere göçer. çalıştığı yerdeki koltukta uyuyarak günlerini geçirirken her ne olmuşsa artık, çoğu zaman yabancı dil vs. bile bilmeyen arkadaşımız 3-5 yıl sonra milyoner bir patrona dönüşür. ve siz bir okuyucu olarak aradaki bağlantıyı bir türlü kuramazsınız.

    sevgili başarı öyküsü sahipleri... eğer utanılacak bir şey yapmadıysanız nasıl milyoner olduğunuza dair biraz daha detay verin. ipini koparıp gelen ve sizin yolunuzdan gidip size rakip olacak olanlardan korksanız da detay verin, zira okuyanlar aradaki boşlukları şu şekillerde doldurma eğiliminde olabiliyor;

    "amerika'ya gittiğimde üzerimde sadece donum vardı. iş bulmak için her kapıyı çaldım. bir restoranın kapısından girdim ve bana temizlik işi olduğu söylendi. alışık olmadığım halde 'temizledim'. sonra çok güzel temizliyorum diye başka temizlik işleri de verdiler. ünüm yayılmaya başlayınca terfi ettim ve kendi restoranımı açtım. ama hala arada özel temizlikler yaptığım olur."

    "avrupa'ya gittiğimde tek özelliğim çat pat konuştuğum ingilizce'nin yanında bir de türkçe konuşuyor olmamdı. kalacak yerim yokken sokakta yatmamak için eskiden öğrendiğim bir numara ile bir dükkanın kapısını açıp içeri sızdım. öğrenmek her kapıyı açıyormuş gerçekten dedim ve bol bol kapı açtım. şimdi bir otelim ve otelimde yönettiğim kendime ait kapılarım var."

  • 10 lira kargo ücreti ile kedi evi satan mobilya firmasının yaptığıdır.

    genellikle x firması rezaleti olarak karşımıza çıkan türk firmalarından beklenmeyecek derecede güzel olay.

    mobilya üreten bu adamlar oturmuşlar hurdacıya satacakları (zarardan kar) malzemelere şekil verip ve paketleyip (maliyet) sadece 10 tl kargo parasına kedi evi olarak gönderiyorlar.

    taksit bile yapabilirsiniz. elinize mi yapışır bir paket sigara fiyatına kedilere ev kurun.

    kediye sahip çıkalım

    (bkz: adore mobilya)

    edit: felis margarita adlı yazara teşekkürler. ilk fark eden* oydu bu güzelliği.

  • bu bayram bir tek babamla görüşerek bayramlaşabildim. onun da elini öpemedim, doya doya sarılamadım.. zaten o da bana bayram harçlığımı vermedi.

    ben yine de toprağındaki otları yoldum. mezar taşını temizledim.

    ailesi olanlar bunun değerini bilsin lütfen.
    herkese iyi bayramlar.

  • gunun kutlanmasindaki amac ve kutlanma biciminin dayandigi kaynak meksikalilarin yerel inanclarina gore hayatin olumden sonra da devam etmesi.
    yani binlerce yildir suregelen bu kulturun inancina gore olum, hayatin sonu degil. hayat olumden sonra da devam ettiginden oluler icin hazirlanmis hersey aslinda beklenen misafir icin yapilmis hazirliklardir.
    amerikan kulturundeki, issiz kalmis kabak ureticilerinin desteginde palazlanan cadilar bayrami ile karistirilmasi, kutlanma gunlerinin 2 gun ara ile olmasi ve abd'nin her yerde oldugu gibi asagisindaki meksika uzerindeki suphe goturmez kultur hegamonyasidir.
    meksikalilarin rituellerinin temelinde yatan oluye saygi var iken, cadilar bayramindaki amac eglencedir.

  • mülteci ve arap aşıklarının gözüne sokulması gereken sokaktır. neredesiniz sevgili polyannalar? hani renk ve kültür çeşitliliği? ortadoğu bataklığına doğru adım adım çekiliyoruz. oyna devam mı?

    edit: mesaj kutumu dolduran sevgi pıtırcıkları var. daha 2 gün önce alanya'daydım. arapça'dan başka dil konuşulmuyor. boş yapmayın.

    edit 2: burası müslüman ülkesi beğenmeyen yunanistan'a, almanya'ya gidebilir diyen şeriat aşıkları var. 128 milyar yıl dahi geçse ben buradan gitmeyeceğim. atalarımın binbir zorlukla geri kazandığı bu güzel ülkeyi sizin gibi bedevi aşıklarına peşkeş çekmeyeceğim. bu ülkeyi karıştırıp, iç savaşa sürükleyip isviçre'deki banka hesaplarına güvenip kaçanlar olacaksa baştan uyarayım gittiğiniz yerde huzur bulamayacaksınız.