ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
türk insanının felsefeye bakışı
-
en önemli mottosu, "fazla düşünme kafayı yersin" şeklindedir.
şanlıurfa'da doktora parke taşı ile saldırı
-
urfa'nın bu durumu pek sürdürülebilir görünmüyor. bu ilde sıkıyönetim ilan edilip tüm silahlar toplanmalı ve aşiretlere sıkı kontrol getirilmeli. başka türlü düzelmeyecek.
bugünkü bilgi ile 2000 yıl önce yaşamak
-
önce kitle oluşturmak gerekirdi. çünkü direk mevzuya girersek delilikten ziyade ölümle burun buruna gelebiliriz.
arşiv daire başkanının ismet paşa'ya attığı iftira
-
ismet inönü gibi siyasi bi dehanın tırnağı olamayacak adamlar geyik peşinde.
ikinci dünya savaşı döneminde ülkeyi akp yönetseydi önce ruslar la ittifak yapar hitler onları dümdüz edince bu sefer nazi lerle ittifaka döner hitler siki tutunca artık sadece japon imparatoru ile müttefik olduğumuzu ilan eder kafamıza iki atom bombası yiyerek savaşı bitirirdik.
sözlük yazarlarının benzetildikleri ünlüler
marketler kırtasiye malzemesi satmasın
-
et de satmasın marketler. kasapta bulunan her şeyi satıyorlar
sabah gazetesinin kuponla verdiği müzik seti
erkeğin kezbanı
-
bunu yazandır:
"sana takıldım, peşinden koştum diye kendini bi bok sanma be bebeğim.çocukken de 'sinek ilacı' aracının peşinden koşardım, anlatabildim mi ;)"
anlatabildim mi?
süleyman seba
-
21 eylül 1986 ankaragücü beşiktaş maçında top hakeme çarpıp gol olmuş ve beşiktaş mağlup olmuştu ve o sezon beşiktaş 1 puan farkla şampiyonluğu kaçırmıştı. yani o gol olmasa şampiyondu. maçın hakemi ahmet akçay o maçtan sonra yaşadığı bir anıyı anlattı az önce bir programda.
süleyman seba, maçtan sonra ahmet akçay'ı arıyor ve "hocam biz seni biliyoruz. bu senin ve bizim yaşadığımız bir talihsizlik oldu. bu aralar canını sıkarlar, bir kaç gün gazete falan okuma. kendini de üzme" diyor.
hani şu "beşiktaşlı duruşu diyip duruyorsunuz. nedir lan bu duruş?" diye soranlar var ya. onlara bir örnek olsun isterim.
edit: yıllar sonra videosunu buldum. buyrunuz efendim. https://youtu.be/bvyzaieabxm
2015'in ilk bebeği
-
adının meryem azra, hayrünisa ece ya da ümmügülsüm su olmasının hiç bir şey ifade etmez. anneciğinin halinden de anlaşılacağı üzere bir birey olamayacaktır. 2023'te türbana, 2030'da çarşafa girecek, doğru düzgün okutulmayacak, bakan amcasının da istediği gibi annelik kariyerinin önüne başka kariyer almayacaktır. annelik mesleğinin zirvesindeyken, lohusayken bile annesi gibi fotoğraflarda bir karartı olarak yer alacak, suçluymuş gibi başını öne eğip bekleyecektir.
önce babasının, sonra kocasının, ardından da çocuklarının kölesi olup bu dünyadan göçüp gidecektir. zaten devlet de, babası da, görüp yaşayabildiği hayat bundan ibaret olan anası da ondan bunu isteyecektir.
yine de dilediği gibi bir hayat yaşamasını, en önemlisi mutlu olmasını temenni ederim.