ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
melamet hırkası
-
melâmilik yolunu seçenleri tanımlamak için kullanılan bir tanımdır. yoktur öyle bir hırka. mecazî bir hırkadır kendileri.
evlenmek için 15 bilezik 1 set isteyen kız
-
holosko + bir miktar para ile ikna edilecek kızdır.
rus kızı vs türk kızı
-
saçma sapan karşılaştırma.. mesela rus kızları mı, türk kızları mı diye sorsalar; ben, düşünmeden türk kızları derim.. çünkü düşünsem, rus kızları derim.
tarihteki muazzam ayarlar
-
bernard shaw, bir oyununun ilk gecesine, churchill'i davet eder:
s : size iki kişilik davetiye gönderiyorum. bir dostunuzu alıp gelin, eğer varsa...
c : ilk gece oyununuza gelemeyeceğim. ikinci gece gelebilirim, eğer olacaksa...
arrangements
-
uzun adam, neşeli adam, lise arkadaşım, beraber büyüdüğüm güzel kardeşim 28 haziran 2016 tarihinde havalimanındaki patlamada vefat etti. fight clup filminde bi sahne vardı üyelerinden biri öldüğünde aralarından aptal bi adam artık onun bi ismi var ölünce artık onu ismiyle anıcaz diye hep birlikte onun ismini bağırmışlardı. artık kardeşimin ismi arrangements değil eymen. 15 yaşında tanıdığım, 10 sene boyunca makara muhabbet, kahkaha ile beraber büyüdüğüm kardeşimi ellerimle kefene sardım, üzerine bezden kuşak bağladım, ellerimle tabutun içine koydum, ellerimle mezara indirdim, yine o ellerle üzerine toprak attım. bizim hesabımıza göre 40'lı yaşlarda paket olucaktık ikimizde, emindik çok yaşamıyacağımıza hatta ben derdim "boktan bi şekilde ölücem eymen haberin olsun" diye. ama eymen oyun bozanlık yaptı beni beklemedi, o oyun bozansa ben de bozarım 40'ı bulmadan ben de yanına gelicem. toprağın bol, mekanın cennet olsun güzel kardeşim.
yabancıların türkçe konuşurken yaptığı hatalar
-
hacettepenin a.b. ofisinde çalışan bob'un yapmadığı şeyler.. geçen şöyle bir diyalog geçti aramızda telefonla:
- merhaba.. ab ofisi?
- hi bob..
- buyrun?
- şöyledir böyledir.. tamam bi dakika ben aktarayım az sonra..
- ya bob senin türkçen şahane?
- estağfurullah..
- estağfurullah? ya nası öğrendin bu kadar iyi konuşmayı..
- teveccühünüz efendim sağolun.. mübalağa ediyorsunuz..
orda bıraktım artık.. sonra bi fener gassaray derbisi geyiği yaptık.. normal değil şerefsizim..
robert kolej
-
sonuçta bir meslek lisesi değildir.
meslek lisesinden mezun olunca en azından kolunda altın bilezik oluyor. iş öğreniyorsun. mezun olduğun an gidip çalışabilecek kapasiten oluyor. ama bu okuldan mezun olduğunuzda sadece bütçeniz eksiliyor.
benim meslek lisesi tercihim tamamen bu yüzden.
küçük çocukların çıldırtan soruları
-
+ anne bunu kırayım mı?
- yapma çocuğum.
+ bunu kırayım mı o zaman?
- yapma yavrum.
+ anne bunu kırayım mı peki?
- hayır evladım.
+ o zaman bunu kırayım mı anne?
- kır allah'ın cezası kır!
+ neden?
yaran diyaloglar
-
ankara - altınpark'ta bir çay bahçesi. arkadaşımla birlikte birer çay içer konuşuruz diye gitmişiz. iki kişiyiz ve başka müşteri yok. çay bahçesini yeni devraldıkları belli çünkü şark köşesinde yerleri olduğunu 3 defa hatırlattılar.
garson- (arkadaşıma) ne alırsınız?
arkadaşım- iki çay lütfen
garson- (bana) siz ne alırsınız?
ben- ben arkadaşın çaylarından birini içerim.
garson- ????????
her çalışanın maaşının %20'si alınsın
-
acil ve önemli edit:
(bkz: enkazdan çıkarılıp kaybolan kız çocuğu)
20 yıldır maaşlardan kesilen deprem vergilerinin ne olduğunu düşünerek bir yol bulabilirsin aslında sığır
(bkz: 38 milyar 227 milyon dolar)
sinirli ve gereksiz edit: bazı sığırlardan mesaj alıyorum "deprem vergisi yok ki cahil" diye. evet deprem vergisi yok adı da bu değil ama 1999 depreminden sonra özel iletişim vergisi altında dolaylı olarak deprem için alınan bir vergi var ve bu vergi 1999 yılından beri hepimizden kesiliyor cahil ayılar. adı özel iletişim vergisi ama dolaylı olarak deprem vergisidir. öiv deprem için gelmiş ve sonraki hükümetler tarafından da kaldırılmamış vergi var ya tam da odur.
öykü karayel
-
cahil, iyi niyetli ve cingöz meryem'i o kadar iyi oynamış ki, rolüne girmek için 5 yıldır beykoz'un mahalle-köylerinden birinde mahalleli ile iç içe yaşadığını, ramazanda her akşam teravihe gittiğini, mevlitleri hiç kaçırmadığını düşünüyorum. "esra erol'a bakıyom" derken kullandığı mimik, "abla" kelimesini telaffuz ederken b ile l'nin arasına soktuğu görünmez ı'nın profesyonelliği, postürünü bile ortalama bir meryem'e uygun hale sokuşu, elleri cebinde başı önünde hızlı hızlı yürümesi, kanepede kaykılmış, çukur'a bakarken ve dizinin tamamında nasıl göründüğüne dair en ufak bir kaygı gütmeden bedenini ve sesini kullanışıyla ayakta alkışlanası bir oyunculuk sergilemiş. 1 falsosu dahi yok, bir başkadır'daki oyunculuğu başlı başına sanat.