hesabın var mı? giriş yap

  • dün aksamki bla bla car istanbul - ankara arası yolculuk ilanım için konuştuğum ölücü bir hanfendinin sözleri üzerine sinirlenerek açıyorum bu başlığı. tamam ekonomi kötü, anlıyorum. elimden geldiğince de her konuda anlayışlı olmaya çalışırım insanların davranışlarına. ama bu yapılan saygısızlık üzerine sinirlerim bozuldu biraz.
    uygulamanin verdiği ücretler zaten benzin - mazot fiyatlarının çok altında olmasına rağmen aldığım tepkiler canımı sıktı. kimse kimseye zorla şu parayı ver demiyor. oraya ilan konulmuş, beğenmiyorsan mesaj atma, ister otobüsle git, ister trenle. saygısızlık yapmamaya çalıştım ama arkadaşın yaptığı düpedüz ölücülük oluyor. konuşmanın görselini de koyuyorum.
    görsel

  • ilginç

    20 yıldır türkiyede değişen bir bok yok. pardon benzin 50 kuruştan 5 tlye çıktı. bir de baya bi fakirleştik.

    o değil de asıl ilginç olan eskiden politikacıları rahatça eleştirilebiliyordu lan. tansu çiller başbakanken falan hayatının dalgası geçilirdi. mesut yılmazla da öyle.

    şimdiler de kuzey koreye döndü iş ortalık iyice. seveceksin. mecbursun. sevmezsen hapis.

    şu skeç bugün starda yayınlansa tarihin en büyük medya operasyonu yapılırdı herhalde. 5000 kişi tutuklanırdı.

  • gelen soru için üst edit:

    tam sayılar kümesindeki sıfırı doğal sayılardaki sıfır ile eşleştirdiğimizde bir sorun çıkmıyor ama bizim yine de iki kümeyi eşleştirmek için sıfıra ihtiyacımız bile yok.

    diyelim ki doğal sayılar kümesinden 0 sayısını çıkardık. bu durumda doğal sayılar kümesi sayma sayılar kümesine dönüşür.

    sayma sayılar kümesine sayma sayılar kümesi denmesinin sebebi bizim günlük hayatta sayma biçimimizi temsil etmesidir. örneğin bir sınıftaki öğrencileri doğal sayıları kullanarak, yani 1,2,3,4 diye değil sayma sayıları kullanarak, yani 1,2,3,4,5 şeklinde sayarız.

    konumuza dönelim.

    sayma sayılar kümesi ile tam sayılar kümesini şu şekilde eşleştirebiliriz: görsel

    böylelikle iki küme için de açıkta sayı kalmaz.

    irrasyonel sayılar ve reel sayılar konusu diğer kümelerdeki sayılara göre biraz zor ancak sorduğunuz sorunun cevabını verebilecek kadar basit bir açıklama yapayım.

    irrasyonel sayılar rasyonel olmayan, yani aslında belirli oranlarla gösterilemeyen sayılardır. rasyonel kelimesi yaygın inanışın aksine akıl-mantık değil, ingilizcesi ratio olan oran kelimesinden gelir. yani rasyonel sayı oranlı sayı, irrasyonel sayı da oransız sayı demektir.

    sorunuzda 0.000000000000 sayısı bir irrasyonel sayı mı diye sormuşsunuz.

    0.000000000000 sayısı 0 ile eşittir. çünkü noktadan sonraki sayıların hepsi sıfır ise noktadan sonrası yokmuş gibi var saymakla aynıdır.

    mesela: 0.000000000000 = 0 ya da 5.000000000000 = 5

    ama diyelim ki sayımız 0.000000000000 değil de 0.000000000001 olsun.

    bu durumda bu sayı bir rasyonel sayı olur ve şu şekilde gösterilir: 0.000000000001 = 1/1000000000000

    yani belirli bir oranla gösterebiliriz ve bu durumda oranlı sayı, diğer ismiyle rasyonel sayı olur.

    irrasyonel sayılar ise iki sayının birbirine bölümü olarak gösterilemezler. bu sebepten irrasyonel sayıların virgülden sonrası sonsuza kadar gider.

    mesela pi bir irrasyonel sayıdır ve pi sayısında virgülden sonra sonsuz rakam vardır.

    ---

    kümeler üzerine çılgınlar gibi çalışan alman matematikçi georg cantor tarafından 1891 yılında köşegen yöntemi ile kanıtlanmış durumdur.

    cantor'un kanıtının ardından sonsuzluk kavramı eşit boyuttaki sonsuzluklar ve eşit boyutta olan sonsuzluklardan büyük olan sonsuzluklar olarak ikiye ayrılmıştır.

    birbirine eşit olan sonsuzluklara sayılabilir sonsuz ismi verilirken bu sonsuzluklardan büyük olan sonsuzluklara ise sayılamaz sonsuz ismi verilmiştir.

    peki böyle bir şey nasıl mümkün olabilir?

    bu konsepti anlayabilmek için öncelikle sonsuzluk denilen şeyin ne olduğu ve sayılabilir sonsuzlukların nasıl her zaman eşit büyüklükte olduğu hakkında bilgi sahibi olmak gerekir.

    sonsuzluk kümeler gibi matematiksel nesnelerin sahip olabileceği bir sıfattır. sonsuz isminde bir sayı, şekil ya da nesne yoktur. nasıl kırmızı araba dediğimiz zaman kırmızı kelimesini bir nesne olarak değil de, bir nesnenin herhangi bir özelliğini belirten bir kavram olarak kullanıyorsak, sonsuzluk da tamamen aynı şekilde özellik belirleyen bir kavramdan ibarettir.

    örneğin doğal sayılar ve tam sayılar kümeleri sonsuz elemana sahip kümelerdir.

    çünkü siz bana bu iki kümenin herhangi bir elemanının ismini söylerseniz, mesela x sayısı derseniz, ben size x sayısının da ilerisinde bulunan x+1 ya da x-1 isminde bir sayı olduğunu söyleyebilirim. siz ne kadar denerseniz deneyin, en büyük doğal sayıyı, diğer bir deyişle son doğal sayıyı bulamazsınız çünkü doğal sayılar kümesinde daima bu sayıdan büyük başka bir sayı daha vardır.

    doğal sayılar ve tam sayılar kümeleri karşılaştırıldığında ilk bakışta tam sayılar kümesinin doğal sayılar kümesinden daha büyük bir küme olduğu çıkarımı yapılabilir. çünkü doğal sayılar kümesinde sadece pozitif tam sayılar bulunurken tam sayılar kümesinde hem negatif hem de pozitif tam sayılar bulunur

    bu durumda göze doğal sayılar kümesindeki her eleman için tam sayılar kümesinde bir fazla eleman varmış gibi gelir.

    örneğin doğal sayılar kümesindeki 1 elemanı için tam sayılar kümesinde 1 ve -1 elemanı, doğal sayılar kümesindeki 2 elemanı için tam sayılar kümesinde 2 ve -2 elemanı vardır.

    bu şekilde elemanları saymayı sürdürürsek kolaylıkla tam sayılar kümesindeki eleman sayısının doğal sayılar kümesindeki eleman sayısından iki kat fazla olduğu yanılgısına düşeriz.

    iki kümenin elemanları da sonsuz olduğundan, uygulamamız gereken yöntem hilbert oteli probleminde yaptığımıza benzer bir listeleme yöntemidir.

    şimdi iki kümenin elemanlarını eşleyerek eleman sayıları arasındaki büyüklük farkını bulmayı deneyelim. bunu yapabilmek için de hiç matematik bilmeyen birinin bile kolaylıkla anlayabileceği bir fonksiyon tanımlayalım.

    yapacağımız şey şu.

    doğal sayılar kümesindeki her tek sayıyı tam sayılar kümesindeki pozitif bir sayıya, doğal sayılardaki her çift sayıyı ise tam sayılar kümesindeki negatif bir sayıya eşleyeceğiz

    doğal sayılar kümesinde sonsuz tek sayı ve sonsuz çift sayı bulunduğu için tam sayılar kümesindeki hiçbir eleman boş kalmayacaktır. dolayısıyla doğal sayılar kümesinin eleman sayısı ile tam sayılar kümesinin sayısı her ne kadar tam sayılar kümesi daha büyükmüş gibi görünse de eşittir.

    özetle sayılabilir sonsuzluk dediğimiz kavram aslında "birbiriyle eşlenebilir elemanlara sahip sonsuzluk" anlamına gelir.

    peki eğer bütün elemanları bu şekilde eşleştirebiliyorsak, nasıl oluyor da bazı sonsuzluklar diğerlerinden daha büyük olabiliyor?

    eğer iki kümenin her bir elemanı birbiriyle eşleşebiliyorsa bu kümeler eşit büyüklüktedir demiştik. bu sebepten sorumuzun cevabı, eşleştirilemeyecek sayılar içeren kümelerde yatar. bu kümelerden biri de reel sayılar kümesidir.

    reel sayıların özelliklerinden biri irrasyonel sayılar'ı içinde bulundurmasıdır. yani her irrasyonel sayı aynı zamanda bir reel sayıdır.

    irrasyonel sayı da virgülden sonraki haneleri sonsuza kadar giden sayılardır. örneğin pi sayısı bir irrasyonel sayıdır.

    şimdi sayılamaz sonsuzluğun ne olduğunu anlayabilmek için reel sayılar kümesi ile doğal sayılar kümesini eşlemeye çalışalım.

    öncelikle sonsuz uzunlukta bir kağıt alıyor ve bu kağıda yukarıdan aşağı dikey inecek biçimde bütün doğal sayıları alt alta sonsuza dek yazıyoruz.

    daha sonra alt alta yazdığımız her bir doğal sayının yanına reel sayılar kümesinde bulunan rastgele bir irrasyonel sayıyı yazıyoruz.

    liste şuna benzer.

    ---

    0 -> 0.1212341234343...
    1 -> 0.2321232324544...
    2 -> 2.2121281902812...
    .
    .
    .
    ---

    böylelikle her bir doğal sayı reel sayılar kümesindeki bir irrasyonel sayı ile eşleşmiş oluyor.

    bu noktada kendimize şu soruyu soruyoruz.

    reel sayılar kümesinin içerisinde arasak demin yazdığımız listede herhangi bir doğal sayı ile eşleşmemiş irrasyonel bir sayı bulabilir miyiz?

    matematikçi olduğumuz için de denyo gibi sayı arayıp durmak yerine bu sayıyı yaratmayı tercih ediyoruz.

    sayımızın ismi mahmut sayısı olsun.

    mahmut sayısının ilk hanesi 0 sayısını eşleştirdiğimiz irrasyonel sayının ilk hanesinden bir fazla, ikinci hanesi 1 sayısını eşleştirdiğimiz irrasyonel sayının ikinci hanesinden bir fazla, üçüncü hanesi 2 sayısını eşleştirdiğimiz irrasyonel sayıdan bir fazla olacak diye diye mahmut sayısının her bir hanesini yazıyoruz

    yazdığımız mahmut sayısı kesin olarak bu listedeki eşleşmiş olan her bir irrasyonel sayının en azından bir hanesinden farklı olduğu için, listenin neresinde ararsak arayalım mahmut irrasyonel sayısının eşleştiği bir doğal sayı bulamayız.

    mahmut sayısı reel sayılar kümesinin bir elemanı olduğu için de reel sayılar kümesinin sayılamaz, yani eşleştirilemez sonsuzluğa sahip bir küme olduğu, dolayısıyla eşleştirilebilir kümelerden eleman sayısı bakımından büyük bir küme olması gerektiği sonucuna varırız.

    böylelikle sonsuzluk dediğimiz kavram olduğunu sandığımızdan çok daha karmaşık bir hal alır.

  • sayıştay raporlarına göre iski'ye ait cliolar 100 km'de 63 litre yakıt yakarak adeta akaryakıtı içmiş.

    iski'nin diğer araçlarının yakıt tüketim ortalamaları;

    1-renault clio: 100 km’de 63,19 litre
    2- fiat doblo: 100 km’de 34 litre,
    3- fiat doblo: 100 km’de 33 litre
    4- fiat doblo: 100 km’de 27 litre
    5- fiat doblo: 100 km’de 24 litre
    6- ford tourneo: 100 km’de 42 litre
    7- ford tourneo: 100 km’de 37, 45 litre
    8- renault fluence: 100 km’de 22,32 km

    link

  • doğma büyüme eskişehirliyim.

    teyzemler ve halamlar bursa'da oturuyor, halamın kocası enişte bulgaristan göçmeni.

    kuzenler de doğma büyüme bursalı. teyze tarafı çarşambada, hala tarafı hürriyette oturuyordu.

    çocukluğumda yazları bir ay falan kalmaya bursaya giderdik (yaklaşık 20 sene öncesi)

    o yıllarda eskişehirden bursaya gidince orası bize çok daha güzel geliyordu. hürriyette komşuluk vardı, yazdan yaza gitsek de orada arkadaşlarım vardı, çoğu göçmen çocuklarıydı. çok sevimli temiz mahalleydi. güvenliydi.

    çarşamba daha merkezi, daha güzeldi. apartmanın altında darmstad fırınını hatırlıyorum. her yer yeşil, her yer parktı. akşamları da kültürparka gidiyorduk. o yıllarda eskişehirde kültürpark gibi bir alan sanıyorum yoktu. ailece geç saatlere kadar dolaşır yorgunluk atar eve öyle giderdik.

    geldik bu güne;

    sanırım hürriyet çok bozulmadı ama çarşamba resmen suriye olmuş.türkçe tabela görmek zor. insan kalitesi çok düşük, çok kalabalık, eski rahatlık güvenli ortam yok.

    uzun uzadıya yazmak istemiyorum, kısacası semti mahvetmişler.

    teyzemler çarşambadan dikkaldırıma taşınarak biraz olsun nefes aldılar.

    eski güzel bursa yok.

    şimdi kuzenler nefes almaya eskişehire geliyorlar.

    güzel bursamızı el birliği ile mahvettiler. ve kimse bunu nufus artışıyla sanayiyle göçle falan izah edemez. 20 yıl önce de bursada sanayi vardı, 20 yıl önce de bursa göç alıyordu.

    eski güzel bursa kötü niyetli insanlar tarafında bu hale dönüştürüldü.

    şimdi konuyu siyasete çekmiş olmak istemezdim ama eskişehirde yerelde büyükerşen'e oy atarken aklımdaki şey "eskişehir de bursa gibi olmasın"dı.

    uzun lafın kısası genç sayılabilecek bir yaşta olan ben, kötü yönetilen bir şehrin nasıl kötüye gittiğini, iyi yönetilen bir şehrin de nasıl iyiye gittiğini 15-20 yılda canlı olarak gözlemledim.

    bursa seçimlerinin bedelini ödüyor, eskişehir de seçimlerinin karşılığını alıyor diyebilirim.

  • kesinlikle (bkz: sabun).

    hadi tesadüfen bir şeyleri karıştırıp kaynatıp deneme yanılmayla sabunu buldun (ki o bile çok acayip), bunun temizliğe yaradığını nasıl fark ettin? ben olsam kesin bir tadına bakar, sonra da "bu ne saçma bir şey oldu ya böyle!?" diye tükürüp atardım.

    edit: 83mxx'in dediğine göre ilk olarak nil nehri'nde keşfedilmiş. hatta şöyle açıklamış: "ölüleri yakıyorlar ve cesetlerden süzülen yağ ve kül nil nehrinin sularına karışıyor ve nehirde çamaşır yıkayan kadınlar nehrin bir bölgesinde yıkanan çamaşırların daha temiz olduğunu farkediyor. ve araştırma sonucu devrin mucitlerinden birisi sabunu (yani yağ+kül) keşfediyor." şahsen benim aklıma yattı*.

  • 2004-2019 yılları arasında alaaddin yılmaz (akp) tarafından yönetilen bolu belediyesi'ne 10 sene önce itfaiye eri olarak giren serkan ılgaz'ın (başkanın uzaktan akrabasıymış) efsanevi kariyeridir. itfaiye eri olarak işe başlayan serkan ılgaz, şunların hepsini birden yürütüyormuş:

    • özel kalem müdür vekilliği
    • insan kaynakları birim sorumluluğu
    • belediye bünyesindeki 'tabiatın kalbi bolu' şirketinin yönetim kurulu üyeliği,
    • iş sağlığı ve güvenliği uzmanlığı,
    • belediye bilişim birim sorumluluğu
    • halk ekmek fırın müdür vekilliği

    2019 yerel seçimlerinin ardından tanju özcan (chp) belediye başkanı seçilince bütün görevlerinden alınıp tekrar itfaiye eri yapılmış.

    edit: bolu'da yaşan bir arkadaşımız haberde 10.000 lira olarak gösterilen maaşın sadece "tabiatın kalbi bolu" biriminden geldiğini, başka birimlerden de artı para aldığını söyledi. eşi ve annesi de belediyede memurmuş arkadaşın dediğine göre.

  • inen kedidir. merdivenlerin duvara birleştiği kısımdaki dekoratif taşların yer seviyesine paralel olması gerektiği sonucuna ulaşabilecek kadar zeki olan herkes bunu çözebilir.

    edit: resmin üst kısmındaki bölümün döşemenin üstü (yani katlarda üzerinde yürüdüğümüz kısım) olduğunu düşünen arkadaşlar olmuş, orda gözüken kısım bir üst katın döşemesinin alt kısımı (yani o katın tavanıdır) o açıdan bakılınca o şekilde görülmesi beklenen bir durumdur zaten. ayrıca entryde bahsettiğim taşlar merdiven süpürgeliğidir, her merdiven süpürgeliği o şekilde değildir bazısı bir bütün ve kesintisiz devam eden halinde, ancak bu fotoğraftaki gibi olanları için konuşursak o çıkıntıların uzun boyutlarının zemine paralel olması gerekmektedir. ki bu da fotoğrafta zeminin bizim baktığımız açıda olduğunu ve kedinin bize doğru geldiğini (kısacası indiğini gösterir). mimar değilim, lakin bir inşaat mühendisi olarak üç boyut algısı ve yapı ile ilgili bazı kavramlar açısıdan yeterli seviyede olduğumu düşünüyorum.

    ayrıca bir farklı husus ve yaklaşım da şudur: kedi ne iniyor ne de çıkıyor, çünkü bu sadece fotoğraftır, fotoğrafladaki görüntüler hareket etmezler. son olarak; zaten oynanmış ve sırf bu tartışmaya neden olması açısından dizayn edilmiş bir fotoğraf hakkında konuştuğumuzu da unutmamamız gerekir.

  • daha önce yazmıştım. tekrar yazayım.

    1) işten çıkaracağın elemanı ücretsiz izne yolluyorsun.
    2) işten çıkarmadığın için, tazminat ödememiş oluyorsun.
    3) ücretsiz izne gönderilen kişi işsizlik maaşı yerine işsizlik maaşından kesilmek üzere günlük 39 tl alıyor. işten çıkarılsaydı asgari ücretten fazla alıyorsa bu paradan daha fazla alacaktı.
    4) işveren işten çıkarmadığı için istediği zaman gel diyebilecek. eğer siz gitmezseniz kendi sözleşmenizi fesih etmiş olacaksınız. doğal olarak tazminat alamayacaksınız. dolayısıyla iş aramanızın da önüne geçilmiş oluyor. hatta sözleşmeyi siz fesih ettiğiniz için işsizlik maaşı dahi alamayacaksınız. (tasarıda işçi de istifa edemez diye değiştirilmiş. yani boynunuzu eğip 3 ay kovulacak mısınız kovulmayacak mısınız onu bekleyeceksiniz. para alamıyorum o zaman başka yerde çalışayım deme hakkınız yok)
    5) işveren işten çıkarmadığı için işler düzelince yeni personel aramak zorunda kalmayacak.
    6) işsizlik rakamları artmayacak.
    7) kısa çalışma ödeneği böylece hikaye olacak.
    8) işten çıkarmayacak firmaları bile ücretsiz izne çıkarmaya teşvik ediyorsun.

    kime yaradığını anlamadığım tasarı.