hesabın var mı? giriş yap

  • ben rakamlardan durumu pek anlamiyordum, sonra ankara'nin 2. buyuk ilcesinin buyuk bir hastanesinde epey sure randevu bekleyip nihayet gidebildigim gun sadece 1 tane gastroenterolog oldugunu gordugumde durumu anladim.

    danisikli dovus mudur, kabul edilebilir kayip midir bilmem ama turkiye, savasa girip neredeyse kiyma makinesinden gecirilmis ukrayna gibi bir jenerasyon hediye etti avrupa ve abd'ye. birbirinden koklu fakultelerden zehir gibi doktorlar, bilgisayar muhendisleri, elektrik ve makine muhendisleri, endustri muhendisleri, matematikciler istatistikciler fizikciler, hem dogrudan piyasa hem de akademi anlaminda adamlara sifir maliyetle dunyalari hediye ettik.

    dogumundan yetismesine 0 kurus katkida bulunduklari binlerce odtulu, itulu, bogazicili, hacettepeli, ankara tipli vs ogrenci ulkelerine girdi, mortgage kredilerine girip ev aldi, araba aldi, para da sistemden cikmamis oldu boylece. vergilerini verirler, suc islemezler, kamu hizmetlerine katki saglarlar, firmalara fayda saglarlar... dunyanin en karli ticareti amk. kar marji %500, hatta yetmez %1000.

    belki de reflumu cozecek hoca su an dusseldorf'ta cocuklarinin cantalarini hazirlamis sabah kindergartena birakacagi saate alarm kuruyor. kaliteli nufus ihracati - kalitesiz nufus ithalati kadar buyuk bir hainlik olamaz. asml olacak ulkeyi don dikme pazarina cevirdiler cebirle.

  • o askerin orda durma amacı bu zaten. yoksa o sıcakta tüm gün niye dikilsin? onun girip girmeyeceğine o asker karar vermez. karar zaten verilmiştir, o asker de uygular.

    edit : ya sevgili hümanist ve anti-militarist arkadaşlar. o silah kuş vursun diye verilmiyor o askere. ayrıca o bir asker, hoşgeldiniz demek için orada değil. orası da avm girişi değil. dünyaya dün gelmiş gibi davranmayın.

  • "memleketim" olmasi bunda pay oynar mi bilemem ama turkiye'deki sehirler icinde istisnasiz en sevdigim sehirdir ve turkiye'de yasasaydim kesinlikle burada yasardim. cocuklugum buyuk olcude burada gectigi icin gecen gun biraz da merakla google earth vasitasiyla antalya'nin sahillerine bakayim dedim ve kucuklugumde hatirladigimdan cok daha farkli bir sehirle karsilastim. sonra sehrin sahil seridi boyunca bazi "fotograflar" cekerek sehirde son yillarda gerceklesen ranti ve talani belgelemek istedim. bu sekilde hazirladigim 2003 ile 2015 arasindaki sahil seridini karsilastiran 57 sayfalik belge su linkten gorulebilir: https://goo.gl/onuumg (edit: telefondan baglananlar icin alternatif link: http://docdro.id/kluetv4 -yuklenmesi 20 saniye kadar surebilir).

    adamlar sahil seridi boyunca bos bulduklari her yere tesis dikmisler. iki otel arasindaki ufacik bosluklara bile yeni oteller dikilmis. bunun takipcisi olup seneye 2016 uydu goruntuleri ortaya cikinca onlari da eklemeyi dusunuyorum. aslinda baslangic olarak 2003 yerine 1995 filan alsak cok daha kapsamli sonuclar elde edebilirdik ama google earth'in antalya'daki uydu fotograflari en fazla 2003'e kadar gidiyor. 90'li yillarin uydu fotograflarina bakma sansimiz olsaydi verilen zararin gercek boyutunu gorebilirdik.

    bununla birlikte yine google earth vasitasiyla bir de hesaplama yapmaya calistim. antalya'nin toplam sahil seridinin ne kadarinin otellere ait ne kadarinin halka acik oldugunu tespit etmek icin uydu goruntulerini inceledim ve google earth vasitasiyla cesitli olcumler yaptim. antalya'nin toplam sahil seridi 650 km civari ve bunun 228 km'lik kismi kumsallardan ve plajlardan olusurken geri kalan kismi kayaliklardan olusuyor. bu 228 km'lik kisminin da 110 km'lik kismi yani %48'i otel ve cesitli isletmelerin arka bahcesi seklinde ayrilirken hemen dibinde otel olmayan ve "halka acik" oldugunu soyleyebilecegimiz seridin toplami 117 km. yani antalya'daki plaj ve kumsallarin yarisi otellere ayrilmis durumda. bu kotu bir sey gibi gozukmeyebilir ama bundan 10-15 sene onceki uydu fotograflarina baktigimizda bu oranin %70-30 seklinde oldugunu goruyoruz. bu hizla giderse antalya'da oteller tarafindan el konulmamis hicbir plaj ve kumsal kalmayacak gibi.

    ayrica bu is sadece sahilin boyutu degil kalitesine de bakiyor. antalyalilarin yasadigi, halkin rahatca ulasabilecegi, toplu tasimayla veya yollarla rahatca ulasilabilecek yerlerdeki plajlar genelde oteller tarafindan kapatilmisken etrafinda otel olmayan plajlar genelde kus ucmaz kervan gecmez yerlerde veya ulasilmasi cografi olarak cok zor yerlerde. tabi ki hesaplamalarimda bazi hatalar olabilir. ornegin otellerin kapattigi plajlara halkin parayla veya parasiz bir sekilde girip giremedigimi bilmiyorum. ayrica etrafinda otel olmayan plajlarin da halka acik olup olmadigini tam olarak bilmiyorum. bunlar tamamen tahmine dayali hesaplamalardi ama ufak bir hata payiyla yaklasik sonuclar aldigima inaniyorum.

    bir de su var, antalya'nin batisina gidildikce ve mugla'ya yaklasildikca otel sayisi gittikce azaliyor. bunun sebebini merak etmiyorum desem yalan olur. neyse, merakimi yenemeyip boyle bir arastirma yaptim ve sonuclarini paylasayim dedim. bu konuda merakli olan baskalari da varsa umarim islerini gorur.

    kisaca konuya donmek gerekirse antalya dunya'nin en guzel sehirlerinden biri ama daha uzun yillar boyunca boyle kalabilmesi icin koruma altina alinmasi lazim.

    edit: ozelden gelen bilgilere gore antalya'daki tum plajlar uzerinde otel olsa da olmasa da kanunen halka acikmis.

  • siyaset müthiş bir şey değil mi lan. istediğini söylüyorsun ama yapmak zorunda değilsin. bol keseden salla gitsin aq, sanki git mi diyecekler. bende yarın amerika'ya girecem devlet baba. bakalım yani allah büyük *

  • giorgio chiellini. futbol aklı, tekniği, hırsı ve samimiyeti ile euro 2020'de herkesin beğenisini topladı. gelin hayat hikayesine bakalım.

    reisin lakabı king kong. 14 ağustos 1984 yılında pisa'da dünyaya geliyor. annesi bir şirkette yönetici babası ise ortopedist. pisa'da doğsa da hemen yakınındaki livorno'da büyüyor king kong. baya turistik bir bölge, pisa'ya 25 km falan filan.

    bu kadar kariyerli ana baba tabi daha "entellektüel" şeyler bekliyorlar çocuklarından hiç öyle top koşturmasını falan değil. hoş, ailesi ilk etapta baya da desteklemiş oğlumuz sporla ilgilensin diye. ilk olarak basketbol oynuyor ve ders notları da baya iyi. ancak pek uzun boylu bulunmayınca futbola yönleniyor chiellini. livorno 9 kulübü ile başlıyor. yaşı da altı bu arada he. hayat orada erken başlıyor. bu arada kendisi bir kobe bryant hayranı ve hala bunu dile getiriyor.

    sonra bildiğimiz (iddiacılara selam olsun) livorno'da 10 yıl oynuyor. genç takımda. 2001 yılında ise as takıma seçiliyor. dönemin menajeri onun doğal bir yeteneği olduğunu ve her menajerin takımında böyle birini görmek isteyeceğini belirtiyor. hatta aynı anda üç kişi ile mücadele edebildiğini ve bu yüzden başka gezegenden geldiğini söyleyecek kadar da ileri gidiyor abimiz o zamanlarda.

    juventus alıyor tabi reisi livorno'dan. hop fiorentina'ya veriyor bir sene kiralık oynasın diye. bu arada king kong bu dönemde liseyi bitiriyor ve iktisat okuyor. uzmanlaştığı alan ise işletme.

    2005 yılında ise artık o bir juventus'lu oluyor. juventus'un 29. scudettosu (italyanların şampiyonlara verdiği lakap) bu sezona denk geliyor. dın dın dın. 2005-2006 sezonu sonunda calciopoli skandalı patlak veriyor. başta juventus olmak üzere milan, fiorentina, lazio bir sürü kulüp şike yapıyor. juventus bir alt lige düştü ve -9 puanla başladı, 2005 ve 2006 şampiyonlukları gitti, bir sonraki sene şampiyonlar ligine gidemedi.

    ama başkan bırakmadı takımı. 2011-2012 sezonunda da babalar gibi şampiyon oldu. ana kadro da euro 2012'de final oynadı zaten. şikeci kadro da 2006 dünya kupasını kazanmıştı. (bu ifadeyi şikeyi reddeden veya cezaları ağır gören italyanlar kullanır. haksız başarı geldi aynen knk ama sezon bittikten 1 ay sonra dünya kupasını aldık lol falan diyorlar)

    reisin carolina bonistalli adında bir eşi var. yenge onun ilk ve tek aşkı. uzun yıllar sevgili oluyorlar sonra evleniyorlar. taa ergenken hoşlaşmaya başlıyorlar. mayıs 2014'te evlilikle taçlanan bir birliktelik. 2015 yılında ise bir kızları oluyor. king kong ise futbolun ötesinde, yeni bir aşkım var. nina, ben dünyanın en mutlu babasıyım diyor.

    chiellini dünya medyasına aynı zamanda suarez'den yediği ısırık ile de selam çaktı. 2014 dünya kupası...evet evet ısırılan oyuncu o. hoş, chiellini durumdan rahatsız olmadığını, suarez'in çok zeki olduğunu (hatta yılan olduğunu söylüyor)ve onun gibi kendisini zorlayan oyuncularla mücadele etmeye bayıldığını ifade ediyor. değişik adam. adam seni ısırıyor be. gökhan zan'ı, alpay'ı falan ısırdıklarını düşünsenize bi...

    suarez de sahada olur böyle şeyler omzunu dayamıştı bana bunlara çok takılmayız biz sahada falan diyor. püüü (4 ay ulusal, uluslararası sahnede de 9 maç ceza aldı sonra özür diledi)

    hoş mayıs 2014'te de juventus roma maçında miralem pjanic'e öyle bir dirsek tıyor ki reis adamın burnunda 4 tane kırık oluyor 4 4. ama özür diliyor. hatta üstüne umarım benim gibi biçimsiz bir burna değil de eşimin burnuna sahip olur diyor çocuğum.

    10 ekim 2014'te ise azerbaycan maçında 3 gol atıyor chiellini. ancak birisi kendi kalesine.

    ayrıca 2010 yılında torino üniversitesi iktisat ve ticaret bölümünü bitiriyor. yetmiyor nisan 2017'de aynı kurumdan işletme yönetimi masterı diploması alıyor.

    claudio chiellini. kendisi ikizi. king kong hep juventus hayranı ilen izi milan'ı tutarmış. tabi sonradan menajerliğini yapmış kardeşinin. eee para...

    ve euro 2020'de 36 yaşında harika bir performans ortaya koyuyor. juventus ile sözleşme yenilemedi henüz. mls'ye gidebilir. buffon da bu sene gitti. ancak bir sene daha takımda oynayacak gibi duruyor. bir ara milli takımı da bırakacak dendi ama tam bir açıklama bulamadım. umarım beğenmişsinizdir. seni seviyoruz king kong

  • - dunya sadece siyah ve beyaz renklerden olussaydi, sizce neler degisirdi?
    - su sacma morcivert kravatinizi takmamis olurdunuz..

  • ankara üniversitesi siyasal bilgiler fakültesi'nin asırlık geleneği olan inek duasından nem kaparak twitter'ı ağlama duvarına çeviren "dinci"lere dert olmuş öğrenciler.

    edit: imla.