hesabın var mı? giriş yap

  • fransız arabaları, alman arabalarına rağmen kendilerine pazar bulabilme başarısına sahiptir.

    debe edit'i: hiç beklemediğim bir entry ile ilk defa debe'ye girmiş olmam bir yana, yaklaşık 14 senedir yazıyor olduğum sözlükte, en beğenilenlerimde gelmiş geçmiş en iyi olarak birinci sıraya oturmuş olması ilginçmiş gerçekten. madem öyle, güzel filmler ve şarkılar unutulmasın. #50283014 filmleri izlensin, #52593384 şarkıları dinlensin.

  • dirkilmek.

    bu kelime bugün itibariyle lugatımda yerini buldu.

    bu detayı kim, nasıl, ne yaparken yakaladı lan? bu ülke beni cidden korkutmaya başladı.

  • hakkında yapılan tespitlere genel olarak katıldığım fakat öğrencilik kısmına katılmadığım insan.
    istanbul öğrenciliği geçirmek için harika bir şehir. illa itü, boğaziçi vs gibi okullar için de söylemiyorum. öğrencinin kendisini eğitmesi, değişik insanlar tanıması, dünyaya açılması için türkiye'de en fazla olanağa sahip şehir istanbul. bu yüzden ısrarla istanbul'da okumaya çalışan, ısrarla hobiler edinmek kurslara gitmek için ek işler yapan, simit-peynirle geçinip tiyatroya konsere giden, şehri gezip tarihini öğrenmeye çalışan öğrenciye ben saygı duyarım. böyle öğrenciler sandığınız kadar da az değil.

    maalesef işte çalışma hayatı başlayınca istanbul o eğlenceli yüzünü çeviyor insana. sadece ne kadar kalabalık olduğunu, sokaklarda dilenen çocuklarını, pisliği, trafiği görmeye başlıyorsunuz. sanki bambaşka bir şehir haline geliyor. ne kadar çabalasam da artık eskiden beni mutlu eden şeyleri bulamıyorum bu şehirde ben. ben onu, o da beni tükettik.

    bundan sonra rotamız ege. ama dendiği gibi, tası tarağı toplayıp gitmek de öyle ha deyince olmuyor. deneyeceğiz.

  • evet gerçekten rezalet. çünkü fotoğraftaki fare bir fındık faresidir. fındık paketinde çıkması gerekirken, fıstık paketinde çıkması gerçek bir rezalet.

    edit: ugandamilliegitimbakani'nin uyarisiyla" fındık ifadesidir" olarak yazdığım "fındık faresidir" olarak değiştirildi.

  • gol sonrasi sevinci cok itici. evet. deplasmanda rakibi susturuyor ve ronaldo'nun hareketini aynen kopyaliyor.
    gozlerimiz 4-5 gol gerideyken deplasmanda gol atip rakibe sus isareti yapan pembe yanakli kezban tuncay sanli'yi ariyor.

  • herkes yapılışını kendince yorumlayabilir ama bir barmen olarak diyorum ki mojito şu şekilde hazırlanmalıdır. orjinal reçetesi de budur.

    -mojito bardağına yarım lime'ı 4 çeyrek şeklinde atıp üzerine 2 bar kaşığı esmer şeker ekleyip tokmakla ezeriz.

    -bir tutam naneyi (7-8 adet) elimizde bir kaç kez vurduktan sonra bardağın ağzında gezdirerek içine atarız ve hafif bir şekilde ezeriz. vurmamızın sebebi aromasını salması, hafif ezmemizin nedeni ise acılaşmaması.

    -mojito bardağı ölçüsünde içine 2 oz yani 6 cl beyaz rom koymanız gerekmektedir. ekledikten sonra bar kaşığı ile karıştırırız.

    - üzerini kesinlikle kırık buz ile tamamlarız. tamamladıktan sonra bar kaşığı ile hafifçe tekrar karıştırırız ve soda ekleriz. soda ekledikten sonra mojito karıştırılmaz.

    genelde mojito yaparken yapılan hata soda koyduktan sonra mojito'yu karıştırmaktır. bunu yaptığınızda mojito'nuz acı olur. tatlı olan kısmı altta kalmalıdır. mojito'nun görüntüsü altı kahverengi, yeşil üstü ise şeffaf olmalıdır.