ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
erken kalkmanın sırları
-
hafif bir uykuya sahip olmak. kütük gibi uyuyan, dünya yıkılacak olsa uyanmayan, bıraksalar günlerce yataktan çıkmayacak bünyeniz varsa boşuna kendinizi yormayın. ne denerseniz deneyin başarılı olamayacaksınız, geçmiş olsun. çünkü hiçbir yöntem işe yaramıyor şu bünyede. sabahları kafadan aşağı soğuk su dökmek kaldı denemediğim, ki onu da tek başıma yapamam. insanlara beni uyandırın diyecek yüzüm kalmadı artık. işemeden yatağa girmeyi denedim, uyurken altıma yaparım korkusundan uyuyamadım. kaç farklı alarm kurdum; alarm sesi beynimi delse bile uyumaya devam ettim, böyle azim görülmedi. her gün aynı saatte kalkmayı denedim; iradem buna da elvermedi, kapadım uyudum bütün alarmları.
ya da en iyi yöntem hiç uyumamak. %100 çalışıyor.
görevden alındığım için şükranlarımı arz ediyorum
-
bir olacak o kadar skecinde yer alabilecek bir cümle.
iş mülakatlarında sorulan sinir sorulara cevaplar
-
işveren: pekii şirketimize neler katabilirsiniz?..
aday: neşe katarım !..
hiperaktifliği iyi bir şey sanan zihniyet
-
eskiden bize şımarınca "piç kurusu" der bir güzel döverlerdi, şimdi yok hiperaktif, yok çok asabi. geçen halaoğlu bir şeyler söylüyor oğluna, çocuk dünyanın postasını koydu buna, bu hala "bizim oğlan çok asabi". ne asabisi lan, beş yaşındaki adamın ne asabiyeti olacak? biz de asabiydik, anam terlikle bir girişir, alırdı bütün sinirlerimizi, köftelik kıyma gibi kalırdık öyle. şu an karşınızda gördüğünüz bu eşsiz nesil böyle yetişti.
31 ağustos 2020 avrasya cumhurbaşkanlığı anketi
-
akpli veya chpli değilim. özgürce yaşayabileceğim bir ülke istiyorum sadece.
imamoğlu aday olursa mecburen oyveririm.
yavaş aday olursa seve seve oy veririm.
şener aday olursa oflaya puflaya oy veririm.
gül aday olursa oy vermeye gitmem. davutoğlu da aynı şekilde.
imamoğlu veya yavaş cumhurbaşkanı olmalı.
toplu taşımada 65 yaş beleşçiliği kaldırılsın
-
sabah 7-9 ve akşam 17-20 saatleri arasında katıldığım öneri. tabi ki yaşlılarımıza saygı falan önemli ama sabahın kör karanlığında kalkıp işe gitmeye çalışan, akşama kadar çalışıp iş çıkışı da sürünen adamın halini de anlamak gerek.
minik gülce için yardım kampanyası
-
baba barış kurşun'un mesajı:
"tükenmek üzere olan umutlarımızı kampanyamıza sahip çıkarak yeniden canlandıran, gülcemize umut, bize yaşama sevinci aşılayan bütün ekşi sözlük yazarlarına, çaylaklarına, okurlarına ve mücadelemize destek olan herkese canı gönülden teşekkür ederiz.
dileriz gelecekte kimse bu zorlukları yaşamak zorunda kalmaz. yine de olur da bir gün başınız sıkışırsa umutlarınızı koruyun. insanlık bir yerlerde yaşıyor, bazen hiç beklemediğiniz bir yerden imdadınıza yetişiyor.
bir gün aranıza katılmak ve ekşi sözlük yazarı olarak bu ailenin bir üyesi olmak, başka ailelere yardim eli uzatmak istiyoruz en kısa zamanda.
tekrar her birinize sevgilerimizi ve canımız gülcemizin gülücüklerini gönderiyoruz."
ramazan boyunca lokanta ve cafelerin kapatılması
-
camiler de kapatılsın, madem salgın bu boyutta millet evinde kılsın namazını
restoran ve lokanta arasındaki fark
-
restoranda kuver açılır
lokantada masada ekmek dolu bir kova ve birkaç şişe su olur
restoranda paltomuzu vestiyere asarız
lokantada paltomuzu yandaki sandalyeye koyarız
restoranda masa hazırlanır / hazırdır
lokantada masa ıslak bezle silinir
restoranda yemekten sonra çay, kahve ne arzu ettiğimiz sorulur
lokantada fazla sorulmaz, çay zaten getirilir
restoranda çeşit çeşit tatlı olur
lokantada kemalpaşa ve sütlaç olur
restoranda garsondan hesabı rica ederiz,
lokantada "usta günahımız neymiş bilelim" deriz.
bim'de satılan muhteşem ürünler
-
(bkz: dost yoğurt)
bim'den alışveriş yapmayı sevmediğim, huzursuz hissettiğim halde beni her daim bim'e çeken ürünlerden sadece biri. sadece bim'de satıldığını bilmiyordum. yani böyle kaliteli bir ürün migros'ta satılıyordur diye düşündüm ve migros reyon görevlisine sordum;
+dost yoğurt var mı?
- malesef efendim, pınar var, sütaş var, sek..
+ hiçbir zaman mı yoktu? yoksa kalmadı mı?
- bildiğim kadarıyla dost yoğurt satan tek bir yer var beyfendi.
+ bim diyorsun yani... sen nereden biliyorsun?
- aramızda kalsın ben de çok seviyorum.
+ vicdansız bunlar. kendilerine bağımlı hale getiriyorlar.
- ayranı da çok iyi abi. bir de bir peynir markası vardı neydi...
+ yeter duymak istemiyorum!
- ...
+şu yarım kiloluk yoğurt ne kadarmış?
- üzerinde yazıyor beyfendi.
+ oha. dost yoğurdun 1 kiloluğu fiyatında.
- üstelik dost kadar lezzetli de değil...
+ sus...noolur sus...
-...
edit: çok severek tüketsem de uzun zamandır almıyorum. bozulmayan, ekşimeyen yoğurt, yoğurt değildir. başka bişeydir. besin değerinin düşük olmasından değil, farklı katkı maddeleri ihtiva etmesinden çekindiğim için almıyorum.