hesabın var mı? giriş yap

  • sovyetler birligi'nin 23 ekim 1961'de yaptigi bir nukleer denemede kullandigi 100 megatonluk bomba. bomba bir tu-95'den atilmi$ ve 4000 metrede patlatilmi$tir, japonyaya atilan nukleer bombalardan 6500 kat daha kuvvetlidir.
    tsar bomba, askeri bakimdan mantiksizdir cunku bu kadar kuvvetli bir$ey sadece $ehir yikmakta kullanilir, ve 1 tane kocaman bomba yerine birkac adet daha ufak bomba, tsar'in verebilecegi hasardan daha cogunu verecektir.

  • basitçe; geçmiş, şimdi ve gelecek adını verdiğimiz zaman dilimlerinin, evrende aynı anda var olduğunu savunan teori.

    kolaylık olması açısından, evreni gözümüzde dikdörtgen bir prizma şeklinde canlandıralım. bu prizmanın mesela en sol tarafı evrenin başlangıcı, en sağ tarafı da sonu olsun. geçmiş, şimdi ve gelecek olarak adlandırdığımız, yaşanmış, yaşanmakta olan ve yaşanacak olan tüm olaylar bu iki uç arasında bir yerlerde gerçekleşmiş / gerçekleşecek demektir.

    göreliliğin buna izin verdiğini, yani bu işin matematiksel olarak mümkün olduğunu aklımızın bir köşesinde bulundurarak devam edelim konuya.

    şimdi biraz daha fantastik bir düşünce deneyi yapalım ve bu prizmayı, ekmek keser gibi istediğimiz şekillerde dilimleyebileceğimizi ve her dilimin, zamanın bir anını temsil edeceğini hayal edelim. tam da burada devreye hareket kavramı girecek. biliyorsunuz (ya da şimdi öğreneceksiniz) zaman, hareket hızına bağlı şekilde deneyimlenir; yani görecelidir. klasik söylemi belki duymuşsunuzdur; ışık hızına yaklaştıkça yahut bir kara deliğin olay ufku yakınlarda zaman durma noktasına gelir denir. işte bu zaman dilimleme olayında, hareketin bu dilimlerin doğrultusunu değiştireceğini aklımızda bulunduralım. ne demek istediğimi az sonra şekille destekleyerek anlatacağım. şöyle;

    görsel

    burada gördüğünüz mavi ve kırmızı arkadaşlar birbirlerine, uzayın milyonlarca yahut milyarlarca ışık yılı uzunluktaki mesafelerine denk gelecek kadar uzaktalar. bu bir düşünce deneyi olduğundan, bu ikisinin tamamen hareketsiz şekilde oldukları yerde durduklarını farz edelim. yani bir başka deyişle birbirlerine göre hareketsiz durumdalar. bu durumda bu iki arkadaşın zaman dilimleri tamamen aynıdır çünkü zaman bunlar için eşit miktarda akmaktadır. görseldeki kesikli çizgi, ikisi için de ortak olan zaman dilimini temsil eder.

    şimdi olaya biraz aksiyon ekleyelim. mavi arkadaşımız kırmızıdan uzaklaşmaya, yani harekete başlasın. kırmızı arkadaş durmaya devam ediyor. bu durumda zaman dilimi nasıl olur? artık zaman, iki arkadaş için aynı tempoda akmayacağı için, zaman dilimleri de ortak olmaktan çıkar ve mesela şöyle bir hâl alabilir:

    görsel

    burada tam olarak ne oldu? daha az önce ortak "şimdi"yi paylaşıyorlardı ama artık zaman ikisi için de farklı akmaya başladı. görsele dikkat edin; mavinin hareketinden kaynaklı sapma, maviye yakın bölgede oldukça ufak olmasına rağmen kırmızıya doğru gittikçe arttı. mavi arkadaşın zaman dilimi artık kırmızının geçmiş dediği bir yere denk gelmeye başladı. bu geçmiş, duruma göre yüzlerce yıl öncesi bile olabilir. harekette ufacık bir değişiklik, zamanda çok büyük bir farklılığa neden oldu.

    buraya kadar tamamsak, şimdi mavi arkadaşımız kırmızıya doğru hareket etmeye başlasın. bu kez ne görürüz? şunu:

    görsel

    mavinin zaman dilimi yine saptı ama bu kez kırmızı için geçmişe değil, geleceğe doğru.

    buradan şu sonuca varıyoruz; benim için geçmiş olan bir şey evrenin bir başka yeri için şu an'a, evrenin daha başka bir yerindeki gelecek, benim için geçmişe karşılık gelebilir. geçmiş-şimdi-gelecek adını verdiğimiz şeyler aynı anda vardır.

    peki bunu neden hissetmiyoruz? bunun nedeni entropi diyebiliriz. "düzensizlik"ten düzen durumuna geri dönemiyor olmak yahut var olan düzensizlik seviyesi içerisindeyken çok daha düzensiz duruma bir anda ışınlanamıyor olmak, geçmişi ve geleceği algılamamızın da önüne geçiyor.

    bu arada, her ne kadar entropi en basit şekilde düzensiz kelimesi ile tanımlanıyor olsa da bu biraz eksik ve göreceli bir tanım. daha detaylı tanım için bu entry belki yardımcı olur.

  • türkiye'ye gelmesi halinde şahsıma cine 5 decoderi aldırtacak dünyanın en iyi savunmacısı.

  • siz çocuksunuz, siz bilmezsiniz, geçmişi biliyonuz mu... ulan hiç mi değişmez cümleleriniz be, hiç mi başka bir bok bilmezsiniz amk zombileri.

  • böyle insanlar gününüzün daha mutlu geçmesini sağlarlar, somurtkan somurtkan yolda yürürken karşıdan karşıya geçmek için beklerken birden bir araç durur ve size yol verir şofürü de genelde eliyle geçiniz şeklinde bir hareket yapar gülümser selam verirsiniz anlık mutlu olursunuz, her şeyin o kadar da kötü olmadığına karar verirsiniz, dünya hala güzeldir.

  • yılını tam hatırlamıyorum ama bayağı eski bir hadisedir. sezen cumhur önal sunuyor: "evet sayın izleyiciler, şimdi gary moore söylüyor, still got the blues, hala bluzunu saklıyorum"