hesabın var mı? giriş yap

  • - temel ihtiyaçlarınızı karşılayacak kadar para
    - sevdiğiniz bir mesleği yapmak
    - başkalarına imrenmeyecek kadar gönül zenginliği
    - kimseye zarar vermeyecek kadar vicdan rahatlığı
    - kendini kaptırmayacak kadar usul bir sevgi
    - boş vakitlerden sıkılmayacak kadar hobi
    - göz zevkini okşayacak kadar minimalist ve sade mimari
    - bolca kahve ve tefekkür

  • vardır böyle insanlar. ama benim başıma bundan daha ağırı geldi.

    bir gün aynı ofiste çalıştığım bir kızla iş için beşiktaş'a gittik. arabayı kadıköy'de park edip vapurla geçtik karşıya ve bir saat verip beşiktaş iskelesi'nde buluşmak üzere sözleştik.

    ben saat yaklaşırken başladım beklemeye. sonra saat 5-10 dk geçince aradım bunu ve bana; ayh yoldayım geliyorum, çok sıcak, şöyle oldu, böyle oldu gibi şeyler söyledi. ben de beklemeye devam ettim. 10 dk oldu 20 dk, 20 dk oldu yarım saat... ben bunu tekrar aradım, ne kadar sürer gelmen diye ve yine aynı rahatsız ifade ile 10-15 dk sonra oradayım dedi.

    ben de beklemekten sıkıldığım için barbaros bulvarı'ndaki starbucks'a kadar yürüyeyim hem bir kahve alırım hem de vakit geçer dedim.

    starbucks'a bir girdim ki ne göreyim. bu, masasında bitmiş bir kahve bardağı elinde bir dergi oturuyor. yanına gidip selam verdim sakince.

    beni görünce şeytan çarpmışa döndü ama öyle bir hale geldi ki açıklama bile yapamadı. nedenini bile sormadım çünkü bu kötücüllükte olan insanlara asla "neden" diye sorulmaz.

  • herkesin çok mutlu mesut bir şekilde çok ucuza siparişler verdiği yıllar. sonra akp bu millet niye mutlu lan diyerek vergi getirdi.

  • ofis ortamlarında ayakkabının çok büyük etkisi var bu lanet olası elektriksel olayda. özellikle plastik tabanlı ayakkabı ile parkede biraz da ayaklarınızı sürterek yürüyorsanız tuttuğunuz her metalde bir patlama yaşayabilirsiniz. ben bu korku yüzünden kapıya dokunmadan önce her defasında duvara saklanbaç oynarken tahtaya yazıldıktan sonra ellerimi yukarı aşağı sürtüp önün arkam sağım solum sobe hareketini yapıp çıkıyorum.

  • "korona virüs çıktığından beri bir kere bile test yaptırmadım.halen de yapmış değilim.bu virüsün fazlaca abartıldığını; influenza'dan farklı olmadığını düşündüm"

    annesinin durumunun ağırlaşmasına ve iki defa hastaneye gitmek zorunda kalmasına rağmen halen şu zihniyette olmak gerçekten araştırma konusu olmalı.

    diyabet hastası ve muhtemelen yaşı ilerlemiş olan annen belki de şuan aşı sayesinde hayatta.