hesabın var mı? giriş yap

  • sevmeye ve özümsemeye kendimi çok zorlasam da bir türlü bende oturmayan grup. yani gerçekten çok denedim ama olmuyor. rica ediyorum ki bana kızmayın.

    ya tamam. bohemian rhapsody gerçekten bir klasik, under pressure müthiş bir parça, we are the champions aşırı damarlı falan. ben de dinlemiyor değilim zaten, you don't fool me belki top 10 listemde yer alabilecek bir parça. müzikten az çok anlarım. okuyan takip eden bilir. freddie mercury'nin yeteneğini de tartışacak değilim.

    ancak ben bu grubun hikayesinde gerçekten ilgi çekici bir yan göremiyorum. çok denedim, filmini izledim, filmi yapamamışlardır dedim; oturdum araştırdım, bilirkişiler tarafından yazılanları okudum. yine de sonuç aynı kaldı.

    işi, şükelada beni oldukça rahatsız eden fanatikliğe de çevirmek istemiyorum ancak dünyanın en iyi grubu olduğunu dogmatik bir şekilde savunmak falan, saçma yani. müziğini çok sevebilir ve beğenebilirsiniz ancak grubun bence kimseyi kendine bağlayacak ve etkileyecek bir hikayesi yok. freddie'nin aids'ten ölmesi falan harbi etkilemiş milleti şaşırdım.

    grubun içerisinde tartışmalar olsa da ayrılmadıkları, beatles ve pink floyd üzerinden kıyaslanarak gösterilmiş misal. kötü örnekler yani bunlar. vokalisti öldükten sonra konserlere devam eden insanlardan bahsediyoruz, e vefa nerde? lütfen burda türk kafasında düşünüp “olm adam ekmeğini kazanmak zorunda ama” cevabını vermeyin, o adamlar o dönemler istedikleri her işi yapabilecek konumdalar o ündeyken. sidik yarışına da sokmak istemem ancak bonzo öldükten sonra hatıra konseri dışında birlikte çalmayan led zeppelin'in falan bahsi geçmiyor üzülüyorum. grubun hiç dağılmamış olması anlamlı mı yani?

    sektörde ayrı bir çağ açtıklarına ben de katılabilirim ancak burada kıyasladığınız adamlar ile de aynı müziği yapmış kişiler değiller, queen bambaşka bir tarz. queen'den hiçbir adam ne shine on you crazy diamond'ı ne de stairway to heaven'ı yazabilirdi, tarzları değil zira.

    müzikal anlamda sevilesi bir grup olsa da en iyisi değil. sahne konusunda rakipsiz olabilir ama en iyisi değil işte. tarafsız olmak adına kendi en iyimi eklemeyeceğim ama cevap belli zaten.

    her şeye rağmen hikayesini benimsetmediği için bir şekilde eksik benim gözümde. made in heaven'daki şarkılar dışında dinlerken bi bağ yok.

    bağışlayın beni…

    debe editi: ya gençler beyler bayanlar romalılar lütfen sakin olalım. entry baştan sona ben ve queen ilişkisinin olamaması ile alakalı. ne müzikalliğine ne de başka bir şeyine laf ediyorum, sadece söylenenin aksine içi boş bir hikayesi var bence grubun, mevzu bundan ibaret. bohemian rhapsody izleyip “vay ag gruba bak nereden nereye” deneyecek bir mevzu yok yani. sizin yazdıklarınız queen'in değil freddie'nin hikayesi. en nihayetinde müzikle içli dışlı biriyim, queen'e alenen laf etmek zaten mümkün değil. çok sevgiler herkese öpüyorum gözlerinizden.

  • 3-4 kişi toplanıp köylü gibi 15 bardak çay, kahve ve soda içilmiş. uzun zamandır bu kadar vizyonsuz bir sipariş görmemiştim. belli ki bolca futbol ve siyaset konuşulmuş.

    gezi'den sonra mado'ya hiç uğramadım, ama hesap diğer mekanlara göre normal geldi.

  • eğer eğitim ile beyin korteksinde nöron iletimini yeterli sayıda arttırmazsan, devreye beynin hayatta kalmayı ve yaşamı devam ettiremeye programlı bölgesi olan "amigdala" girer. amigdala, "oku, öğren, müzeye git, müzik dinle, sinemaya git, işe gir çalış, üret" diyen bir bölge değildir; amigdala "sana tehlike olabilecek canlıyı yok et, senden olmayanı yok et!" diyen beyin bölgesidir. eğitim ile beynin ön korteks- prefrontal bölgeni geliştirmezsen, al sana devreye amigdala bölümü girer, şu an ülkemizde ve coğrafyada olanların bilimsel yanıtı budur!
    dr. bora küçükyazıcı
    nöroterapi uzmanı tıp doktoru
    uzman klinik psikolog & aile danışmanı

  • turnikeden;
    guner umit: siz mi seciceksiniz konuklardan biri mi secsin
    telefonla katilan yarismaci: $amandira bey secsin...(konuklardan biri sihirbaz mandrake idi.)

  • daha önce de söyleyenler olmuştur, ben de söyleyeyim...
    o bırakılan hava bölümlerinin iki ana amacı var.
    1- nakliye, istifleme ve hatta bakkaldan eve taşırken, hem kendileri hem başka şeylerle temas ettiklerinde maruz kaldıkları hafif basınçlar yüzünden kırılıp kırıntı haline gelmelerini (mümkün mertebe) engellemek ; yani bir nevi hava yastığı görevi,
    2- paketin delik patlak olup olmadığını ve dolayısıyla ürünün bayat olup olmadığını anlamak için. bastırırsın paketi hafifçe, baktın bi yerinden hava kaçmıyor, şiş şiş halen, demek ki paket delik değil ve de içindeki ürün bayatlamış değil; bunu anlarsın.
    öte yandan kimsenin de zaten "bu paket ağzına kadar dolu" iddiası yok. içinde şu kadar gram cips vardır yazar üzerinde ve evet, o kadar gram cips vardır. buradaki taahhüt, içinde kaç gram cips olduğudur. paketin boyu değildir.
    sen öyle her gördüğün şeyin boyuna göre karar verip onu ölçü alırsan, işin iş yani.

  • üstün dökmen'in okumadığım kitabı azdır. programlarını da izlerim. başörtüsüne karşı olmadığını çok iyi biliyorum. hoca'nın dediğini anlamayan insanların iq seviyesi de ayakkabı numarasını geçmez.

  • sözlükte yayınlanan bu listeden sonra anladım ki en çok a harfinde yazar olmakla birlikte, j harfi müstesna yerini koruyor. (eheh)
    yazarların %76,4'ü rumuzlarını ikiden fazla heceden oluşturmuş. sonu sessiz harfle biten rumuzlar %56,43 ile daha fazla. (nasıl sallıyorum nasıl sallıyorum)

    rumuzlara göre cinsiyet tahmini yapıldığında ise yazarların %39,2'sinin bağyan olma ihtimali var. her üç rumuzdan biri hanım olduğuna göre, bu hanım kızlarımızın %12,4'ü tatlı göğüslü, boylu poslu olabilir. yine buradan hareketle bu tatlı göğüslü ve herhangi birisiyle ilişkisi bulunmayan ve elbette 18 yaş üstü hanım kız sayısının sözlük geneline göre %2,1'lik bir kısmına tekabül ettiği görülüyor. bu dilimin tahmini 150 bağyandan oluştuğunu hesap edersek, bunların on tanesine yazsam, beş tanesi cevap verse, üçü msn'den webcam açsa...eşim ağzıma sıçar.

  • izlerken garipsediğim olay. tamamen gerçeklik dışı.

    ocak üstündeki lekelerden şikayetçi mesela hanım ablamız. birden mister masıl diye bir herif peydah oluyor poff diye. eüzü besmele çekip balkondan atlaması gereken hanım abla "aaa ne güzel de çıkardı lekeleri bundan sonra hep mister masıl kullanacağım" diyor.

    ulan eve adamı mı attın diye öldürürler kadını be.