hesabın var mı? giriş yap

  • ölüm vadisi'nin en sıcak günlerinden birinde dışarı çıkacak olsanız, terlediğinizi hissetmezsiniz. çünkü teriniz anında buharlaşır. california ve nevada sınırı boyunca uzanan bir çöl vadisi olan ölüm vadisi'ni çevreleyen yüksek sıradağlar, yaz mevsimi boyunca yoğun sıcağı hapseder. burada yılda beş santimetreden daha az yağmur yağar, bu nedenle zemin hızla ısınır ve dağların arasında yüksek sıcaklıklar ortaya çıkar.

    bu vadide, gölgede hava sıcaklığı genellikle 49 derece civarında. dünya'da kaydedilen en büyük sıcaklık rekoru da 57 derece ile ölüm vadisi'ne aittir. bu rekor, 10.07.1913 tarihinde furnace creek'te gerçekleşti. dünya'nın değişen iklimi daha yüksek sıcaklıklar ürettikçe, ölüm vadisi'nin sakinlerinin klimalı evlerde geçirmek zorunda kaldıkları gün sayısı artıyor. adının aksine, ölüm vadisi'nde yaşam var. burada yaşayan en yaygın hayvanlardan, road runner kuşu. road runner kuşları, vadinin sıcağına dayanmalarına yardımcı olan yüksek vücut sıcaklıklarına sahip. vücut sıcaklıkları doğal olarak 40 santigrat derece olduğu için, yoğun sıcaklık biyolojilerini çok fazla etkilemiyor.

    dip not: ölüm vadisi, kuzey amerika'nın rakımı en düşük noktasıdır.

  • cinsiyet anormallikleri de bir hastalık sayılır. ameliyatın 2.5 milyon tl olması ise tamamen uydurmadır. çünkü böyle bir masraf yoktur, ameliyat tıp fakültesinde veya devlet hastanesinde oluyorsa bu ameliyatı yapan doktorun cebine girecek maksimum para 1000 tl'dir.
    baştan sona yalan beyanlarla dolu bir konuşma. hiç bir kanıt yok, sallamış beyefendi.

    edit: pek çok mesaj gelmiş, arkadaşlar bu ahmet akın denilen yalancı adam tıp doktoru değil psikoloji profesörüdür. söylediği sayılar tamamen uydurma ve mesnetsizdir. ameliyat fiyatlarını merak edenler ilgili hastanelere başvurup öğrenebilirler.

    'hormon haplarını katarsanız 3-4 milyona çıkıyor' demesinden uyanmanız lazımdı. artık mesajla rahatsız etmeyin lütfen.

  • einsteina "izafiyet teorisini kısaca nasıl anlatırsınız?" diye sorduklarında;

    "elinizi bir dakikalığına sıcak bir fırının içine sokun, sanki bir saatmiş gibi gelir. güzel bir kızla bir saat kadar zaman geçirin, bir dakikaymış gibi gelir. izafiyet budur." demiştir.

  • toplu taşımayı sık kullandığım dönem bu olayın tam tersi benim başıma gelirdi. otobüsün neresinde oturursam oturayım otobüse binen yaşlı teyzeler/amcalar doğrudan sanki benim oturduğum koltuk boşmuş gibi bana doğru yürür ve biraz girişken olanı "kızım yer vercen mi bana" şeklinde konuya girerken, daha çekingen olanı da koltuğa abanma, bana abanma, kucağımdaki çantaya abanma, oflama poflama modunda o koltuğu bir şekilde benden alırdı. sadece o değil, "eskiden böyle miydi, şimdiki gençler vatan haini, yer vermiyo" şeklindeki tiplerin ilk hedefinde de hep ben vardım. ufak tefek yapımdan mıdır bilmiyorum ama genelde otobüse bineni göremeyecek kadar yorgun olduğumdan bu yer vermediği için ayıplanma olayına çok bozulurdum. okuldan eve dönüşüm 4 saat sürüyordu çünkü normal şartlarda. sabah 5te uyanıyordum okula zamanında gidebilmek için. yaşımdan ve minyon olduğumdan beni olduğumdan daha küçük sanıyorlardır yorgun gözükmeme rağmen diye kendimi teselli ediyordum. yıllar geçti, en son yine tramwaya bindiğimde bi teyze hedefe kilitlenip dizimin dibine kadar geldi. tramwayda her yaştan insan doluydu, özellikle baktım. teyze dizimin dibine varınca geç otur teyze diyerek kalktım. teyze teşekkür bile etmeden şöyle dedi:
    "kızım sen de yorgunsun tamam ama ben bi de yaşlıyım..."
    sesinde sadece kızgınlık vardı. "eski gençler böyle miydi hiç!"

  • 700 ilan değil, önceki yıla göre 700 fazla açılmış. 2022 de 267.000 ilan açılmış.
    kıt ingilizce ile bu kadar oluyor demek ki.

  • oğlum tamam yazar adam yanlış yapmış olabilir ama, bir sene önceki entry'i bulup hataları ortaya çıkarıp bir de başlığını açmak kişisel bir garez gerektirir.

    debe editi: bu topraklar üzerinde haksızlığın karşısında olduğu için zarar gören,hayatını kaybeden hiç kimse unutulmayacaktır.

    (bkz: cem garipoğlu'nun suç ortakları)

  • bu insana yüklü miktarda borç verebilir, ortak dükkan açabilir, tatile ve aynı eve çıkabilir, dolu cips paketiyle yalnız bırakabilirsiniz. öyle müstesna, öyle kadirşinas bir karakter.

    bu insandan kimseye zarar gelmez. etrafındaki insanlar için fedakarlığı enayilik raddesine kadar gelebilir. umarım iyi niyetini suistimal etmeyen kişilerle beraber olur. müsadenizle kendisinden makas alıyorum.

  • defalarca söylendiği gibi gerçekten müthiş bir kahve demleme ekipmanı. inverted method (başaşağı olacak şekilde) ile demleyerek denediğim bir karışımı da paylaşayım tam olsun:

    - medium-fine arası çekilmiş 8 gram kenya muthuaini ve 24 gram dark roast espresso kahve hazırlayın.

    - 440 ml su (sıcaklığı 80 derece celcius civarı olsun).

    - tüm kahveyi aeropress haznesine koyduktan sonra yavaşça suyu ekleyin (kalem gibi incecik dökerek ve gezdirerek ekleyin, önemli bu pouring kısmı). yaklaşık 220 ml su alacaktır hazne; suyu ekledikten sonra kendi aparatıyla kahve su karışımını nazikçe karıştırın. çay bardağında şeker eritir gibi değil de doğu-batı, kuzey-güney olacak gibi yön vererek 8-10 sn hafifçe karıştırın, soğutmayın kahveyi.

    - filtresini kapatıp 90 sn demlenmesini bekleyin (kağıt filtreyi yuvasına koyduktan sonra sıcak su ile ıslatmayı unutmayın).

    - ters çevirip 30 sn sürecek şekilde press işlemini gerçekleştirin.

    - demlediğiniz kahveye elinizde kalan 220 ml suyu da ekleyerek 2 kişilik miktara çıkartın (kahveye sonradan su eklemek çok önerilmez fakat deneyince pişman olmayacaksınız. tabii ki tüm malzemeleri yarı oranında azaltarak tek kişilik de hazırlayabilirsiniz).

    umarım beğenirsiniz.

  • o da bir şey mi!

    fındık, incir ve kayısı üretiminde dünya 1.
    antep fıstığı üretiminde dünya 2.
    ceviz üretiminde dünya 4. süyüz.

    ama halkımız bunların tadını unuttu maalesef. sebebi, yanlış politikalar sonucu liranın değersizleşmesi ve sonucunda alım gücünün azalışı. hepsi ihracata gidiyor.