ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
uğur ışılak'ın şehitler için yazdığı şiir
-
uğur sende yok kalibirasyon
yazmışsın şiir yine atmasyon
inanmıyor artık size bu populasyon
utandırma şehitleri yapma ajitasyon.
yaran facebook durum güncellemeleri
-
"bim'den alışveriş yaptık, fiş iddaa kuponu gibi... en yükseği çerezza 1.95 o da handikaplı galiba.."
pamela'nın karşısına çıkan otuz yaş üstü adamlar
-
muhtemelen kendilerine (bkz: 28 aralık 2022 eyt kararı) sonucu emeklilik şansı çıkmıştır.o yüzden istanbul artık kendilerini hapsetmek zorunda değil. memleketlerine dönebilirler.
5 liraya 5 yıl hapis cezası almak
-
(bkz: gasp)
öyle bir yansıtılıyor ki;
gasp ettiği kişinin 5 bin lirası olsa, 4995 lirayı bırakacaktı sanki.
hollanda'nın referandum etkinliğini yasaklaması
-
"siyasetinizi ulkenizde yapin, bize bulasmayin" demektir. buna turk dusmanligi deyip kendisini dunyanin merkezinde gorenler yalnizca ve yalnizca siyaseti okumayi bilmeyenlerdir.
lapis lazuli
-
mısırlılar'ın özellikle kutsal saydıkları scarab (bokböceği) heykellerinde kullandıkları değerli bir taş. en kıymetlileri, tarif edildiği üzere, içinde altın damarlar taşıyormuşçasına prit içerenlerdir ve irice yuvarlak bir yüzük formundaysa misal, yıldızlı bir gökkubbeyi elinizde taşıyormuşsunuz hissi verir. ayrıca yeşil, mavi, kırmızı, kahve pek çok taş olmasına rağmen, böyle bir lacivertliğe sahip başka bir taş yoktur. ayrıca, diğer kristal bazlı taşlardan farklı olarak (aquamarine, quartz, amethyste gibi) elinizde kristal ışıltısı vermez, daha mat, daha yuvarlak dokulu bir taştır.. tıpkı denizde cilalanmış deniztaşları gibi, elinizde serin, kaygan, hoş bir his bırakır.
bir de, bu taşın adını ilk öğrenişim şöyledir ki, ortaokulda okuduğumuz, yanlış hatırlamıyorsam express publishing'e ait, yine yanılmıyorsam "blue scarab" adlı ince bir hikaye kitabı vardı 10 chapterlık. hani böyle, alıştırma kitabı filan da olan, reading and listening derslerinde okutulan cinsten... hah işte o kitapta, babası arkeolog olan ve bir kazıda ölen bir kızceğiz, garip bir dükkana giriyor, lapisten yapılma bir scarab alıyordu ve başka birkaç kişiyle birlikte öte dünyayla iletişim kurmaya başlıyorlardı... şimdi düşündüm de, o kitaplar da hep gerçeküstücü oluyormuş o yayınevinin, nitekim bir diğeri de ruhun evi terk etmediği hampton house hikayesiydi ki, hala üzülürüm o kitapları kaybettiğime...
serdar ortaç ilköğretim okulu
-
-hocam ders programı neden belli değil?
+topu topu 7 ders var kaç farklı program olabilir ki?
kaçak elektrik kullanamıyorsak elektriğimizi kesin
-
2002 de kiraladığım evin sayacıyla (bkz: röntgen filmi)oynanmıştı.daha yeni evliyim. haberimiz yok 30 40 neyse ödüyoruz. yılbaşı akşamı hatunla alışveriş yaptık, eve geldik. kesilmiş, bir baktık sayaç yok. neyse, ispat falan edemedik 80 gün hapis (ertelendi),geriye dönük ödeme 2000 tl. civarı girdi. yani batıda efe olanlar, doğuda kuzu amk. gücünüz dürüst adama yetiyor.
ingiltere başbakanı ile sokakta tartışan vatandaş
-
yukarıdaki arkadaş türkiye'de bir vatandaş bunu yapsa kendini silivri'de bulur demiş ama, türkiye'de bir vatandaş zaten o kadar yaklaşıp tartışma şansı bile bulamaz
arda turan'ın 2014'te giydiği takım elbise
-
lost gibidir. sonunda sıçmıştır.
fatih altaylı'nın milli takım'a verdiği ayar
-
''sanatçıya bir şey söyleyeme, siyasetçiye bir şey söyleyeme, sporcuya bir şey söyleyeme, nasıl ülke kardeşim burası?'' diyerek duygu ve düşüncelerime tercüman olmuştur.
ayrıca yalnız milli takıma değil aynı zamanda nepotizme, faşizme ve iş ahlâkından yoksun herkese verilmiş; sosyal nitelik taşıyan bir ayar olarak da kabul görebilir.