hesabın var mı? giriş yap

  • the trilogy part ii

    - - -

    * return of the king (lebron james)

    lebron kendi dediği üzere kanıtlayacak bir şeyi kalmamış durumda. kendi için, arkadaşları için ve memleketi için 3 şampiyonluğu var ve hikayesi şu an bitse tarihin ilk beşinde anılacaktır.
    geçen sene başardıkları ile yaşayan efsane konumuna ulaştı ve kafası sağlam çalışan herkesin saygısını kazandı. bunun sonucunda üzerinden kalkan baskı ile bu sene kariyerinin en güzel ve en olgun oyununu ortaya koydu.
    bundan sonra yapacağı herşey michael jordan'ı geçip geçememek üzerine kariyerini süslemek olacak.
    lebron'dan korkmamak mümkün değil ancak ben gsw'nin yerinde olsam çok çok çok korkardım.

    --- --- ---

    * revolutions (kevin durant)

    kevin durant geçen yaz verdiği kararla muazzam eleştirildi. (bence yaptığı şey daha kötü olmasına rağmen kişisel olarak lebron'un decision dönemi kadar antipatik olmaması ve başka bir antipatik russell westbrook'un dramayı kendi üzerine çekmesi sebebiyle hakettiği kadar eleştirilmedi) sonuçta verdiği karar tarihin en iyi kadrosunun kurulmasına yol açtı.
    bakalım şampiyon olabilecek mi?
    olursa finaller mvp'si olacak mı?
    bunlar olsa bile insanlar bu şampiyonluktan dolayı kendisine ne kadar saygı duyacak?

    ya da dediklerimin tam tersi... ne olursa olsun kd'nin kararı bir devrim niteliğinde sonuçlanacak.

    --- --- ---

    * return of the jedi (stephen curry)

    güce dengeyi getirmek kaderinde yazılı olan parlak çocuk a new hope ile (irving ve love olmayan)death star'ı patlatmıştı.
    empire strikes back için örnek vermeye gerek yok. 7. maçta lebron'un bloğuyla potaya sıkışan top deyince herkes ne demek istediğimi görüyordur zaten.
    sırada jedi'ın dönüş kaldı. steph, kd ve lebron'un önünde bu seriye damga vuracak ve güce tekrar denge gelecek...

  • kızın bunu rahatsız olduğundan değil de 'uff hrks bni svio' tarzı ile paylaşması, doktor olduğunu gözümüze sokmak için steteskoplu profil fotoğrafı tek bir şeyi ifade ediyor.
    (bkz: kezban detected)

  • bundan yakınan insanın ciddi bir sorunu olduğunu düşünüyorum.

    yurtdışına çıkmanın bir numarası, insanı özel bir statüye getirmesi gibi bir şey yok. dolayısıyla yurtdışına çıkmakla hava atmak, bunu herkese duyurmak istemek gibi bir şey de yok. sadece bazı garip insanların kulakları seçici geçirgenlik yapıyor. yurtdışından bir şehir / ülke ismi duyulduğu anda kulaklar dikiliyor, nefes alma sıklaşıyor, dişler bileniyor, salyalar akıyor, yumruklar sıkılıyor, "bir tane ağzına çarpacam o olacak" diye düşünceler geçmeye başlıyor.

    bu ne lan?

    adam gezmiş görmüş, bir şeyler tecrübe etmiş. bunu da paylaşıyor. sırf anlatılan şey yurtdışında geçiyor diye garip garip tepkiler veriliyor. şu iki diyalog arasında (-) tarafından verilen saçma sapan cevaplar dışında bir fark yok mesela:

    - abi saraçoğlu'ndaki atmosfer başka bir yerde yok.
    + ya bırak allah'ını seversen, inönü'ye gel de öyle konuş.
    - hadi len ordan.

    vs.

    - abi saraçoğlu'ndaki atmosfer başka bir yerde yok.
    + abi öyle deme, anfield'da gol oldu mu tribünler kendinden geçiyor.
    - hıamnısktmn.

    veya:

    - olm bu kahve çok iyiymiş ya. hayatımda içtiğim en iyisi olabilir.
    + valla baya iyi evet. ama yine de bence en iyisi bizim evin iki sokak aşağısındaki kafedeki.
    - aa, deneyeyim bi ara.

    vs.

    - olm bu kahve çok iyiymiş ya. hayatımda içtiğim en iyisi olabilir.
    + valla baya iyi evet. ama yine de roma'da bizim otelin oradaki meydanda içtiğim gerçekten bambaşkaydı.
    - hıamnısktmn.

    gibi. bu ne şiddet bu ne celal arkadaş?

    muhabbet dönüyor, konuyla alakalı insanlar başından geçmiş şeyler anlatıyor. herkes konuyla alakalı birşeyler anlatıyor, bir şey yok. birisi konuyla alakalı yurtışında geçen bir şey anlatıyor, auuuvvv.

    anlatmasın o zaman insanlar. bu olaya kıl olan insanlar da mutlu mesut yaşamaya devam etsin, sanki dünya türkiye'den ibaretmiş gibi.

    - ee sen ne yaptın tatilde, nasıl geçti?
    + yoktum ben tatilde falan. hiç var olmadım. aynı seninki gibi çok sıkıcı geçti. haydi benim zamanım keyifli geçmediği için mutlu ol.

  • velkamtı orta doğu ülkesi havaalanlarından birine daha.
    hem diyorsun ki frankfurt gibi bir hub alanı ekarte edecek, hem de koyacağın isme bak.
    aman neyse bu memleket işleri beni çok geriyor.
    gençler öne çıksın, tartışa dursun. ben nohut pişircem.
    ekşi sözlük teyzesiyim.

    not: nohut tarifi istemeyin.

  • 5 yıldır içinde bulunduğum guruh.

    emin olun bir süre sonra sevgilisizlik alışkanlık yapıyor ve karşı tarafa nasıl davranacağını unutuyor insan. en basit yavşama cümlesi bile ağızdan çıkmıyor.

    bu kadar ağır eleştirmeyin lütfen. bizim de bir kalbimiz var. :/

  • herif adam oldurup kacmis, gunler gecmis teslim olmamis; halen empati yapin diyen okuzler var. sizin empatinizi insaniyetinizi esekler siksin.

    normalde daha agir kufrederdim ama akli selim yazayim: hadi diyelim ki olay gercekten kaza, cocuk da ne yapacagini bilemeden korktu kacti; saklanmaya devam etmesi nedir? ailesinin saklamaya devam etmesi nedir?

  • ailesinin öğrettiğini yapan çocuk denmiş. evet tabii ki ailesinin öğrettiğini yapıyor ama dikkat edin etrafta kimse yok. onay verecek ya da takdir edecek bir aile üyesi veya büyük insan yok. kimsenin görmediği yerde yapıyor. bunu bilinçsizce birileri görsün diye değil gerçekten benimsediği için yapıyor. o aileye de o çocuğa da kurban olurum. inşallah benim çocuğum da böyle olur. memleket bok gibi oldu, insanlar bok gibi oldu ama o bayrak ve o bayrağa rengini verenler her zaman bizim için kutsal olacak.