hesabın var mı? giriş yap

  • altmış bin kişinin bir saniyede yok olduğu bu felaketin dinsel inançlarını nasıl sarstığını johann wolfgang von goethe şöyle anlatır:

    “almış olduğu ilk din derslerinde o kadar düşünceli ve merhametli olarak tasvir edilen, yerle göğü yaratan tanrı, kötülerle birlikte iyileri de aynı felakete maruz bırakmakla, hiç de bir baba gibi hareket etmemişti. çocuğun genç ruhu, bu tesirlerden kurtulmak için, boş yere uğraşıp duruyordu; zira böyle bir hadisenin nasıl telakki edilmesi gerektiği hususunda, bilgelerle fıkıh alimleri bile anlaşamadıklarından, bu âdeta imkânsızdı.”

    kaynak: salah birsel (goethe) broy yayınları

  • magicsound42; cinsiyet: kadın; yaş: 33; il:konya
    anneannem köpeğimi zehirlemişti. ben köpeğimin başında ağlarken, "iyi oldu. eve melekler girmiyordu, namaz kabul olmuyordu" demişti. nur içinde yat anneanneciğim!

    meali : `anneannem kopegimi zehirlemisti ben de onu zehirledim`

  • kablelvuku tarafından (bkz: #53466324) 3 yumurtayı 2 yumurtaya düşürmeden de ticari kazanç (ya da kayıp) sağlayabileceğini öğrenmiş bir patrona sahip firma. patron öğrendiği şey için kablelvuku'ya borçlu iken, sanırım bu entry'i sildirmeye çalışıyormuş. patron'un orada lafı geçiyorsa, kablelvuku'nun da burada lafı geçiyor. orada pozisyonun yüzünden senin nazını çeken kablelvuku iken, burada da pozisyonun itibariyla sen onun nazını çekiyorsun. demek ki neymiş;

    1- insan ilişkilerini -pozisyonun ne olursa olsun- mesafeli, saygılı yürütecekmişsin, paranın ve makamın getirdiği güç ve itibarla başkalarının onuruyla, gururuyla oyun hamuruyla oynar gibi oynamayacakmışsın, zira fernando pessoa ne demiş:

    ''kimseyle alay etme, asla kimseyi gülünç duruma düşürme, kalbinin en ücra köşesinde bile yapma bunu. insan yaşamı alaya alınmayacak kadar hüzünlü ve ciddidir.''

    2- sana para/itibar kazandıran şey sadece çalışanların değil, bizzat senin tavırların imiş. an gelir, senin tek bir mimiğin, sana çalıştırdığın x işçinden daha fazla kazandırır ya da kaybettirir.

    hayat mücadele. hayat zor.

  • bir yerlerde aşı olan pozitif çıkmaz diye bir şey yazıyordu da ben mi kaçırdım lan? bir aşı bu kadar yanlış anlanır mı?

  • comotellamas; cinsiyet: kadın; yaş: 22; il: ankara
    takım tutmayan erkekleri sıkıcı, milli takımı tutanları cesaretsiz, beşiktaşlılar'ı eğlenceli ama biraz gıcık, galatasaraylılar'ı centilmen ama kibirli, fenerbahçeliler'i dikkat çekici ama kompleksli, anadolu takımlarını tutanları ise değerlerine bağlı ama kendine güvensiz buluyorum.

    meali: öyle takımlar tuttum ki bu işin uzmanı oldum.

  • 3 yıl boyunca sıfır araçtan daha pahalıya 2. el araç sattılar kazanacaklarını çok çok fazla kazandılar daha ne istiyorlar. kimsenin ekmeğinde değilim ama beter olsunlar.
    edit: hızımı alamadım geçirmeye devam edeceğim. bir gece de vergi artışlarıyla ellerindeki arabların fiyatları arttı. dolar kuru arttı saniyesinde dolar olarak aracın fiyatını arttırdılar ama dolar düştüğünde araç fiyatları yerlerinden kıpırdamadı. dola 25 aralıkda 18'den 11'e düştü ve doların tekrar 18'i görmesi 7 8 ay kadar zaman aldı. anasını satayım hangi aracın fiyatı düştü amk. ulan 1 yılda baktığım aracın fiyatı 30.000 $ 'dan 40.000 $ 'a yükseldi. doların yıllık enflasyonu en fazla yüzde 8'i gördü. bu artış ayıptır başka bir şey değildir. sadece oto galericiler değil bayiler de çok büyük suçlu bu konularda ama galericilere dediklerim konusunda onlarda üzerlerine alınırlar umarım.

    bak yine geldiler bana. mercedes bayilerin araç liste fiyatlarının çok üzerinde satmaları ve galericilere araçlarını vatandaşa göstermeden direk olarak vermelerinden dolayı mercedes kendi sitesinden araç satmaya başladı. bayileri aradan çıkarttı yani. bu oto galericiler ne yaptılar. gittiler sağlam bir yazılım yaptılar mercedes sitesinde araç stoğu gözüktüğü an yaptıkları yazılım sayesinde otomatik aracı siteden satın aldılar. sonra koy üstüne 300 500 bin aracı sarı siteye koy. insanlık mı bu anasını satayım. toptan beter olsunlar zerre acımam.

  • yıllarca posterleri odamın duvarlarını süsledi...

    yok yahu dinlediğimden falan değil. aklım sıra dalga geçmek için. ben ağır metalciydim. elimde gitarım, saçlar belime kadar, aman da ne karizmatiktim. ama o öyle miydi? bıyıklı bi kıronun tekiydi gözümde. beni ziyarete gelenler "bu posterler ne lan? hahahah" falan derdi. bakıp bakıp gülerdik o komik resimlere. aykırıydım ya ben, espiri anlayışım da aykırı olmalıydı... eh kendi çapımda çok ekmeğini yedim bu salaklıkların itiraf etmeliyim.

    şimdi şu adamın alçak gönüllülüğüne bakıyorum, belki de o zamanlar odamın halini görse en çok kendi güler, posterleri imzalardı. yorumculuğuna bakıyorum, ulan allahına kadar okuyor. hoşgörüsüne bakıyorum, evliya mübarek...

    kusura bakma müslüm baba. bir cahillik ettik. kusura bakma...

  • ukrayna ile vizesiz seyahatin 30 gün mü 60 gün mü olacağı konusunda yaşanan, erdoğan'ın derin rusça bilgisi ile damgasını vurduğu pazarlıkta ortaya çıkan durumdur. ukraynalı lider yanukoviç "30 gün olacak" demiş, başbakan "hani 60 gündü?" demiş, yanukoviç "haaa tamam o yönde çalışıyorz" deyince bizimki engin rusçasını ortaya dökmüş

    "da"

    işte habercilik, başlık atma sanatı böyle bir şey. adam "da" dedi diye, rusça pazarlık diyebilirsiniz. demek ki bir de davay deseydi ortalık yıkılacaktı kodumun yerinde.