hesabın var mı? giriş yap

  • bazı yazarlarının bile kullanmayı bilmediği bilgi kaynağı.

    bir şehrin başlığına gidip "gelecek hafta gideceğim şehir. neler yapılır bilenler yeşillendirsin." diye yazan embesiller var.

    ulan sığır, o başlık orada niye var?

  • düşünsene; bir akşam araban bozuluyor ve yardım istemek üzere bunların kapısını çalıyorsun. the hostel komedi filmi kalır olacakların yanında.

  • bakın bu listedeki adamların hiçbirinin para kaygısı yok. olmayacak da. sikinde olmasa hayatı hiçbir şekilde olumsuz etkilenmez. aksine olumlu bile etkilenir yani.

    bu insanlar ve adını bilmediğiniz ünlü ünsüz yüzbinlercesi; fakir, durumu olmayan insanlar daha iyi şartlarda yaşasın diye,

    kışın kombinin ayarlarını radyo frekansı hassasiyetinde kısıp da 5 kilo yorganın altında titremeden uyusun diye,

    aptal saptal ezberci bir sistem değil de, adam gibi bir eğitim sisteminde çocukları büyüsün diye,

    kursağında kurbandan kurbana değil de, düzenli ve dengeli et girsin diye,

    yarın mahkemeye işi düşse parası ve nüfuzu olana haklı dahi olsa kaybetmesin diye,

    emekli olunca 200 dolara yaşamaya çalışmasın, ek iş kovalamasın, bir ayağı çukurdayken ev geçindirmek yerine torunlarıyla vakit geçirsin diye,

    belki de hapse girmek, en hafif ihtimalle itibarsızlaştırılmak pahasına bunları söylüyorlar.

    işin acı tarafı ne biliyor musunuz?

    bu korumaya çalıştığı, iyi yaşasın istediği insanlar da "goyduk muah, ayasofyada namaz kılacam ben" derdinde...

    ne denilebilir ki.
    medeniyet öyle her kotun üstüne giyebileceğiniz bir gömlek değildir. her toplum kaldıramıyor işte...

    imla ve çomar update editi: oy oy oy ne kadar düşük iqlu çomar çaylak varsa entry numarasını alan gelmiş yeşile osbir çekiyor.

    bana cahil diyen 80 iqlar;
    olum entrylerinize bakıyorum da, aranızda bahçeli'yi iyi bir siyasetçi diye öven var lan.

    bahçeliyi... mehmet bahçeli evet.

    akdjdkslfl gülmeden yazamadım amk... şimdi sizi kaale alıp bi de cevap mı yazalım mesajlarınıza olum? illa rencide mi edelim? illa kilolarınızla iqnuzla mı dalga geçelim?

    napalım şimdi?

  • şöyle "snapchat üzerinde güzel hesaplarla vakit gecireyim" dedim ama ekşi bunu atlamış. "nasıl olur ki" demeden ilk kurşunu atayım dedim. başlıyorum.

    öncelikle gezi hesaplarından başlayalım.

    - ingiltere'yi özellikle de londra'yı gezip snap atan dave abimiz icin: londongramer

    - yine londra'yı gezip tatlı italyan aksanıyla şehri tanıtan alice bacımız için: alisinworldland

    - ingiltere'de yaşayan ve dünyayı gezen türk dostumuzun snaplari için: spongebck

    - istanbul snapleri paylaşan süheyla hanım için: suonedarling

    - varşova'yı gezen polonyalı dostumuz için: nowawarszawa

    - isviçre alpleri için: ab.sinder

    - kadın gözüyle özellikle medine ve diğer kutsal mekanlar için: myeyesight ve misss2008

    moda, dövmeyle ve fotoğrafçılıkla ilgilenen arkadaşlar buraya

    - dövme yapımı ve dövmeler için: rebellefleurxx

    - moda çekimleri ve dış mekan çekimleri için: irebas

    - ingiltere'de at sahibi olan ve sık sık at yarışlarına giden lystra ablamızın at yarışı kıyafetleri ve ortamları için: lystraadams3

    böyle gidilemeyen, görülemeyen kişi ve yerleri gösteren snap hesaplarına can feda.

    edit: bilgiler güncellendi, yeni isimler eklendi, okumaya uygun hale getirildi. ayrıca kendi snapchat hesabını paylaşan kadın arkadaşımız için bir bu bilgi şurada dursun (bkz: sözlükçülerin snapchat kullanıcı adları)

    edit 2: yeni hesaplar eklendi, popülerliğini yitirmesiyle kullanımı duran hesaplar çıkarıldı

  • bu animasyonun en sevdiğim yanı küçük ayrıntıları. konuyu, subliminali falan geçtim onlar zaten üst düzey. mesela son izlediğim bölümde fin ve jake mega kurbağayı arıyorlar. yollarını kaybetmemek için çamur balıklarının verdiği lolipopları yere atıyorlar*. lolipoplar bitiyor. jake'in elinde poşet kalıyor. jake poşeti katlıyor cebine koyuyor. ben mi manyağım bilmiyorum ama acayip gülüyorum bu tür şeylere.

    ilgili sahne 3:58'den itibaren
    bu arada subliminal demişken 3:40

  • anneme internet şubesinin nasıl kullanılacağını gösteriyorum. şifre koymamız gerekti;

    ben: evet anne şifre istiyor şimdi alakasız bir kelime söyle.

    anne etrafına bakar çiçeklerini görür,

    anne: fesleğen olsun.

    ben: ğ var onda telefondan girerken filan sıkıntı olur başka bir kelime bul.

    anne: ne bileyim ben ya sen bul işte bir şey.

    ben: anne evdeki herkesin hesabını ben açtım, unutuyorsunuz sonra diye de aklımda tutuyorum, bir sürü gereksiz bilgi var aklımda, lütfen kendi şifreni kendin bul.

    anne: bulamadım işte yardım et biraz

    ben: ya böyle seninle ilgili gibi olsun, ilgi alanında olan bir şey hiç unutmayacağım bir kelime

    anne: off, yordum beni, dur dur tamam buldum damat olsun

    ben: olmaz anne saçmalama başka bir şey bul

    anne: damat istiyorum işte şifrem damat olsun

    ben: tamam anne lanet olsun rakam söyle bir tane de

    anne: 2 damat2 iki tane damat istiyorum ( burada kinaye yapmıyor 2 kız kardeşiz)

    ben: of tamam anne şimdi bir kelime daha lazım parola olacak bu da

    anne: kıs kıs güler, kolaymış canım o da torun olsun önce damat, sonra torun ölene kadar unutmam bunları damat2 torun4

    ben:.............

  • sozluk ergenlerinin cig ve seviyesiz yorumlarini bir kenara birakirsak, cok cesur bir adimdir.

    angelina jolie 39 yasinda. annesi, anneannesi ve teyzesi yumurtalik kanserine yakalanip genc yasta olmusler. hatta annesi 49 yasindaymis kanser teshisi kondugunda. doktorlar da angelina jolie'ye kansere yol acabilecek genlerden bazilarini tasidigini, %50 ihtimalle bu hastaliga yakalanacagini ve eger onlem olarak ameliyat olmak istiyorsa annesinin hastaliga yakalandigi yastan 10 sene evvel olmasini soyluyorlar (kanser belirtileri basgostermeden). o da bugune kadar bekliyor ve nihayet ameliyati olmaya karar veriyor. 6 cocugunu kucuk yasta kanser yuzunden annesiz birakmamak icin; yumurtaliklarindan, bir daha gebe kalma ihtimalinden ve ostrojeninden vazgeciyor kadin. ameliyat sebebiyle aninda menapoza girecegini ve vucudu henuz menapoza hazir olmadigindan bu sureci cok agir gecirecegini bilmesine ragmen, henuz 39 yasindayken bu karari veriyor. iste annelik ve kadinlik boyle seyler. kafanizin almadigi konularda yorum yapmayin evladim, gidin az otede oynayin.