hesabın var mı? giriş yap

  • pasaport kontrolü için herkes gibi sıraya gireceğine, polisi ayağına getirten şarkıcı. ne zaman şu 3. dünya ülkesi ezikliğinden kurtulacağız merak ediyorum. çocuk, 13 kişilik orkestrasıyla pasaport kontrolüne girmeden, bir nevi direkt kaçak olarak ülkeye giriyor; bizimkiler de işlem yapacaklarına, arabasına kadar gidip, kontrolü orada yapıyorlar.

    herhalde türk polisinin atarı ancak işçilere, gazilere, eli bayrak ve atatürk posteri tutanlara...

    http://www.hurriyet.com.tr/…gazinhatti/23184774.asp

  • arayüz nedeniyle satılan ürünü bulmanın zorluğu.

    ürünü google'da filanca ürün amazon şeklinde aratarak bulabiliyorum.

  • aynı adam:

    -rohan gondor koalisyonu bu ülkeyi krize sokar. sauron yiyor ama ekonomimiz de bir yandan büyüyor.

  • il, ülke, sınır, mesafe demeden istisnasız her ilde ikamet eden birkaç arkadaşı bulunan şahıs. örneğin;

    uğurkan: ayselcim nereden katılıyorsun yarışmaya ?
    aysel: hataydan geliyorum.
    uğurkan: hatay'da yaşayan çok değerli bir arkadaşım var kendisine ve hataya buradan bol öpücükler gönderiyoruz.

    uğurkan: mervecim nereden geliyorsun ?
    merve: seattle'dan geliyorum.
    uğurkan: seattleda yaşayan çok yakın bir dostum var, rahşan dağakaçan, kendisi bülent ersoy'un şapkalarını dikerdi eskiden kendisi fevkalade bir insandır ona burada bol öpücükler yolluyoruz.

    uranüsten katılsalar yarışmaya illa öpücük gönderecek amk.

  • sabah sabah beni hüzünlendiren fotoğraf.

    çok kar yağdığı için evde mahsur kalmıştık o günlerde. sonra "amaaan nolcak ya" diyerek çocukluk arkadaşımla beraber barcelona pastanesine gidip çilekli tart almıştık, kaç kere düşme tehlikesi geçirdiğimizi, gülme krizlerimizi eve gelip kutuyu açınca tartların tepetaklak halini hatırladım.

    sonra da istiklal caddesinin 90'lı yıllardaki halini hatırladım. içim buruldu, üzüldüm yine...

  • çok saygı duyduğum bir kişiydi. çok üzüldüm. müslüm gürses'i dinleyip tüylerim diken diken olduğunda, içimden ali tekintüre ve burhan bayar'a da saygı duyardım. yeteneğini ve müzik piyasasının son dönemdeki halini son röportajında şu sözlerle dile getirilmişti;

    "insanlar birtakım şeyleri zor elde ederse onun kıymeti olur. şimdi her şey elinizin altında. insanlar işin kolayına kaçıyorlar; arayış yok, ruh zenginliği yok… yani ‘sevgiyi’ anlatırken artık o derinliği yaşamıyor insanlar. şimdi şarkı sözü yazanlarda işin kolayına kaçıyor. kendileri ruhlarından bir şeyler katacaklarına, bizlerin yaptığı şarkıların sağından solundan alıyorlar. bu kolaycılıkla iyi şarkı çıkar mı? ancak günlük dinlersin, oynarsın. şimdikiler hep oyun havası, ritim ya da dans müziği… bu durumun etkilerini 20 sene sonra göreceğiz; kültür boşluğu olacak. yaklaşık 10 senedir geleceğe taşınacak bir tane şarkı bulamazsınız.

    artık duygu dünyası da değişti. bazı şeyler çok kolay elde edilir hale geldi. kolay elde edilen şeylerin kıymeti olmaz. bundan sonra kolay kolay ne bizim gibi yazanlar gelir ne de öyle okuyanlar… çünkü o zamanın, o ortamın içinde yoğrulmuş insanlardık biz. bugün bilgisayarla, internetle yoğrulan insanın duygusundan fazla bir şey bekleyemezsin."
    toprağı bol olsun, geride kalanlarına sabır dilerim.