hesabın var mı? giriş yap

  • ülkedeki en üst seviye, en elit, en donanımlı isimleri hatırlamaya çalışın. misal, benim aklıma ilber ortaylı geliyor. ya da ikna edip isviçre'den getirip gazi yaşargil'i urfa'dan aday yaptığınızı düşünün. ya da deyin ki yöre halkı bağnazdır, islamcı olmadıkça oy vermez. gidin getirin ekmeleddin hoca'yı. sizce urfa'dan seçilme şansları var mı?

    ama koy oraya bir aşiret reisini ya da yakınını; en azından şansını zorlamış olursun. bu ülkede liyakata niteliğe değil adayın "bizden" olup olmadığına bakılır. chp bunu geç de olsa öğrendi. millet de bunu eleştiriyor, sanki urfa halkı çok kaliteli adaylar olsun istiyordu da..ulan ibrahim tatlıses'in bir takla atmadığı kaldı adaylık için. akape onu aday gösterse muhtemelen türkiye rekoru kıracaktı, enayi islamcıları kerizlemesiyle meşhur fadıl akgündüz siirt'ten milletvekili seçildi. daha ne olsun?

    edit: düzeltme

  • deney ve sonuçları okumak bile insanda kalici hasarlar yaratmakta, insanliga olan inancini derinden sarsmakta.

    deney düzeneği kabaca şöyle,
    denek deneyin yapılacağı yere gelir. yanında 47 yaşlarında güleç hafif kilolu bir adam vardır. diğer adamı da denek sanar. deneyi yapacak kişiler bunun ogrenme uzerine bir deney oldugunu soylerler ve denekler arasinda bir seçim yapilirmiş gibi davranirlar. gerçek denek ogretici, 47 yaşindaki ekipten adamsa ogrenen rollerine seçilmiş gibi davranılır.
    gercek denekle adam bir paravan yardimi ile ayrilir.

    denek adama bir takim kelimelerle ilgili sorular sorar. her yanliş cevapta denege elektrik şoku vermesi gerekmektedir. yanliş verilen her cevapta verilecek olan şokun değeri 15 volt artilir. deneğe bunun ne kadar can acıtabilecek bir şey oldugunu gormesi için 40 voltluk ornek şok uygulanır.

    deney başlar.
    ilk bir kaç soruya dogru cevap gelir. denek diger kişinin dogru cevap verip vermediğini onundeki işiklarla gorur ancak adamla gorsel temasi yoktur, sadece sesini duyar. az sonra adam ilk yanliş cevabini verir adam ve deneğin 75voltluk elektrik şokunu uygulamasi gerekir. aslinda elektrik şoku filan yoktur 47 yasindaki adam oyuncudur, ancak denek karsi tarafa elektrik soku verdiği konusunda ikna olmuştur.

    denek uygulanacak gerilimi yukseltme konusunda her tereddut ettiğinde ağagıdaki cumleler sırayla soylenir
    1- lütfen devam edin
    2- deney devam etmenizi gerektiriyor.
    3- devam etmeniz deney için çok önemli
    4- devam etmekten başak çareniz yok, devam edeceksiniz.

    adam ilk yanliş cevap verdiğinde onundeki dugmeden 75 voltluk gerilimi uygular ve her yanliş cevapta gerilimi artirir. her tereddüt ettiğinde yukaridaki cumlelerden once ilki sonra digerleri soylenir.
    75 volt'ta adamdan "ahh" sesi çikar
    90 volt'ta ayni ses tekrarlanir.
    105 voltta ses yukselir
    120 voltta adam çok acıyor der.
    denek bu noktadan itibaren elektrik şoku vermek konusunda tereddut etmeye başlayabilir.
    135 voltta kuvvetli bir inilti sesi gelir
    150 voltta denek bağırmaya başlar, deneyin kesilmesini ister. kalp hastasi oldugunu soyler. devam etmek istemedigini soyler.
    165 volta geçilir, denek çiğilik atar
    180 voltta denek acıya dayanamadığını, devam edemeyeceğini bağırarak tekrar eder
    195 vollta denek durmaksizi bağirir beni çikarin, kalbim sıkışıyor diye bagirir.
    210 voltta cevap vermiyorum, bırakın beni diye şiddetle bağirir.
    225, 240 ve 255 volttlarda sesi gittikçe yükselir
    270 voltta aci içinde ağlamaya başlar.
    285 voltta çığlıklar atar
    300 voltta çığlık atıp durmaları için yalvarır.
    315 voltta sesinin son raddesinde yalvarir
    330 voltta durmaksizin yalvarip durmlarini kalbinin sıkıştığını soyler.

    olayin tum ciddiyetine karşin deneklerin yuzde altmişindan fazlasi, karşilarinda kalp hastasi bir insan oldugunu düşünmelerine rağmen 450 volta kadar elektrik şoku uygulamayı kabul ederler. emir ve komuta zincirine girilip kesin emirler alinca çok az kişi uygulamayı reddeder.

  • küçük kardeşlerin dünyaya geliş amacı abla ya da abilerine hizmet etmek; anneler sizi biz yalnız kaldık diye doğurdu, lütfen işinizi yapın.

  • ilginç bir kavim. pek çok devlet kurmuş bir kavim. savaşçılık yetenekleri bakımından dünya tarihinde rakipsiz bir kavim. kökenleri konusunda %100 netlik yok, ancak çoğunluğu çin kaynaklarına ait belirli bilgiler var.

    tarihsel olarak "moğol" kavminin ilk kökenlerinin, ilk kez milattan önce 7. asırda kayda alınan donghu olarak anılan kavimler konfederasyonunda olduğuna inanılır. donghu, eski çince'de "doğulu yabancılar" gibi bir anlam ifade eder. donghu konfederasyonu, bugünkü çin moğolistan'ı ve kuzeydoğu çin yöresinde yerleşmiş göçebe bir kavimler grubudur. bu kavimler grubu, m.ö. 2.-3. asırda (tam da asya hunları'nın ilk duyulmaya başladığı dönemlerde) çince'de xiongnu olarak anılan ve kendisi de bir kavimler konfederasyonu olan asya hunları tarafından (bizatihi mete han da bunlarla savaşmıştır) dağıtılmış, akabinde wuhuan ve xianbei (hsien-piadıyla da bilinir) adı ile iki ayrı konfederasyona ayrılmıştır. çin kaynakları bu iki ayrı konfederasyonun aynı dili konuştukları ve aynı kültüre sahip olduklarını ifade ederler. wuhuan daha güneyde, xianbei ise kuzey tarafında konumlanmıştır.

    xianbei konfederasyonu, asya hunları'nın (xiongnu) daha kuzeyine ve doğusuna yayılmış, yine göçebe olan bir mongolik konfederasyondur. xiongnu ile xianbei arasındaki ayrımın dilsel nitelikte olması muhtemeldir (birisi türki, diğeri mongolik unsurları içinde barındıracak şekilde). bölgedeki türki ve mongolik kavimlerin dip dibe yaşadıkları bilinmektedir ve konfederasyon düzenleri içinde birbirlerinden ögeler taşımaları muhtemeldir. tam olarak aynı dilleri konuşmasalar da, türki ve mongolik diller birbirlerinden farklı olsalar da, uzun yıllar süren bir kültürel ve dilsel etkileşim içinde oldukları ve yakın toplulukların bir şekilde ortak bir dil bularak anlaşabildikleri aşikardır (dillerin kendilerinden de bellidir -- keza cengiz han döneminde dahi bölgedeki türki ve mongolik ögelerin pek zorluk çekmeden bir arada bulunabildikleri veya diplomasi yürüttükleri bilinir).

    xianbei uzun yıllar kuzey çin ve moğolistan yöresinde yerleşik halde gezinmiş ve akabinde xianbei'nin bir güç ortaya çıkışı asya hunları'nın tarih sahnesinden silinmeye başlamasıyla paralel olmuştur. xianbei de tıpkı asya hunları gibi bir devlet kurmuş, uzun yıllar boyunca akınlarıyla çin'i hırpalamış; ancak bu devletin de sonu hunların devletiyle benzer olmuştur. zaman içinde bölünerek dağılmışlardır. yan , wei gibi kısa süreli devletler kurmuşlarsa da nüfuslarının belirli bir bölümü zaman içinde çin'e entegre olmuştur. kalanı ise zaman içinde yeniden toparlanmak üzere sıralarını beklemeye koyulmuşlardır.

    ancak sonrasında bu xianbei konfederasyonun ardılları, çin'e ve dünyaya uzun asırlar boyu (en az bin sene) damga vurmuştur. bu hikaye avarlar (rouran veya juan-juan diye de anılırlar) ve kitanlar ile başlamaktadır.

    sonrasında moğol imparatorluğu ile dünyaya nam salmışlardır.

    arkası yarın..

  • "vatanseverler ıstanbuldan samsuna yola cıkmıs" cumlesiyle dusa sokan dizi.

    atam geliyor amk.

  • sözlük sayesinde tarihe karışabilecek bir his.

    üşenmedim okudum hepsini ve diyorum ki ''bu kadar yalnız varken, niye bu kadar yalnız var?''
    sözlük elinizin altında. tanışın, kaynaşın, evlenin be kardeşim.
    tanımaksa tanımak işte. bu başlık yetmezse evlilikle ilgili diğer başlıkları kurcala ne bileyim... armut piş ağzıma düş mü var? evlenmek isteyen ama ''şu şu şu sebepten olamadı'' diyen yazarın profiline gir, bak anlatmıştır kendisini, şöyle biriyim böyle biriyim diye satır aralarında en azından. az çok nasıl bir dünya görüşü var anlarsın. sonra da at mesajını gitsin. yansın mesajınız var yeşilleri, çalsın davullar.

  • gereginden fazla cesur davranmak.
    birseyin olmayacagini bildigi hatta emin oldugu halde, olabilirlige inanip, fazlasiyla caba harcamak.
    cok dusunmek, cok ince dusunmek.
    tum sevdiklerini ayri ayri dusunmek.

    kendilerini yipratmak.