ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
facebook'ta alakalı alakasız yorumlar yapan akraba
-
utançtan yerin dibine sokan yorumlar yapan akrabadır.
türkiyenin en büyük markalarının birinin kampüs marka elçisiydim. markanın yakın zamanda yapacağı bir seminerin organizasyonu üstümdeydi. markanın stajyer adaylarının başvurularını alıp, belli kriterlere göre ön elemelerini yapacaktım. sürekli paylaşımlar yapıyorum facebooktan, twitterdan. işte seminer olacak, cv gönderin, staja başvurun falan. son derece kurumsal ve ajans tarafından belirtildiği şekilde tüm paylaşımlar.
son derece kurumsal nitelikte bir paylaşımımın altına öz dayım gelir ve şu yorumu bırakıp kayıplara karışır:
"naber lan hıyar ağası"
erdoğan'ın ekvador'da protesto edilmesi
-
(bkz: afedersiniz ekvadorlu)
göksel'in okul yıllığındaki fotoğrafı
-
sonra müfredattan evrimi kaldırıyorlar.
var oğlum işte evrim, müfredattan kaldırsanız yüreklerden kaldıramazsınız.göz bu göz!
kırıkkale'de gece otelde odasına erkek giren kadın
-
okuduğumda şok olduğum bir olayı yaşamış kişi.
"...adım kardelen kamişli, elektrik elektronik mühendisiyim. ankara’da yaşıyorum fakat işim nedeniyle her gün kırıkkale’ye gidip geliyorum. bu süreçte de gerek iş gerekse yol yorgunluğundan ötürü kırıkkale’de (otelde) kalmayı tercih ettim.
...işlerimi halledip 01:00 civarında uyudum. saat 02:40 – 02:50 civarında bir anda uyandım ve yatağımda daha önce hiç tanımadığım ve görmediğim bir adamın oturup bana baktığını gördüm..."
tamamı şurada.
odaya giren kişi: seyit muhammet sarı
otelin ismi: hotel carmine [instagram, web site]
merak ediyorum... acaba bu kişi daha önce başkalarının da odasına girdi de kimsenin haberi olmadı mı? haberi oldu da ses çıkaramadı mı?
edit: @ayayayayayaya bildirdi: " 2-3 hafta önce iş için gittiğimizde o otelde kaldık ve aynı olay başka odada kalan kız arkadaşımın başına geldi. odası zorla açılıp biri girmeye çalışmış. şikayet edince kız arkadaşımın kaldığını unuttuklarını, önceki müşterinin odada bir şey unuttuğunu o yüzden kartı verdiklerini söylediler." [arkadaş daha sonra olayı entry'de anlatmış: (bkz: #112789450) ]
edit2: insanın aklına kurt düşürüyor. acaba daha önce odasına birinin girdiğini fark etmeyen/edemeyen kişilere ne yapıldı? taciz mi edildi, fotoğrafları mı çekildi veya odadaki parası ya da değerli eşyaları mı çalındı? fark edemeyen kişilerin başına ne geldi? bu olay hepimizin bir otel odasında rahatça uyuma özgürlüğümüzü elimizden almıştır. bundan sonra bir otel odasında kalacak olursam kapının kilidine güvenmeyecek ve kapının arkasına sandalye vb. koyacağım. hiç olmazsa birisi odaya girdiğinde çıkacak sesle haberimiz olur!
edit3: otelin google yorum sayfası şurada, ama arkadaşların dediğine göre yorum yazılamıyormuş (yayınlanmıyor, gizleniyor?). hayırdır, gecenin köründe misafirinizin odasına insan girerken sorun yok da, google'da yorum yazılınca mı sorun oldu?
edit4: valilik açıklama yaptı.
edit5: otelin açıklaması. yorumlara kapatmışlar. gece misafirin odasına hiç tanımadığı kişi girsin, ama instagram fotoğrafının altına yorum girmesin :))
edit6: otel instagram hesabını "gizli" yaptı.
türklerin japonlar hakkında bildiği yanlışlar
-
japonlarin tenasul organlari mozaik seklinde kare kare degildir...
askerde tüfek uzatılınca hayır teşekkürler demek
-
tahminimce ekim 2015'de askeri hastaneden taburcu olmanızı sağlayacak süper olay.
nikah masası ii
-
ümit besen den beklediğimiz bir atak. atmalı şu gölü artık. millet affedilmeyenin üçüncü versiyonuna geçiyor, biz hala tek bir nikah masası na sahibiz. olmaz! kendi yaratıcılık damarları tıkandıysa alsın benden söylesin:
dul kaldın sen seneler önce
unutmadım ben seni ömrümce
bekledim benim olursun diye
girersin kapımdan gelinliğinle
ne derlerse desinler senin için
dul kalmış olsan da sen benimsin
çocuğuna da çocuğum bilirim
yeter ki sen benim ol biriciğim
bunları derken aldım ben haberini
gelin oluyormuşsun etti mi iki
damat yine ben değilim başka biri
bu şarkının ismi nikah masası iki
nikahına beni çağır sevgilim
istersen şahidin olurum senin
bu adam kim diye soran olursa
allahın piskopatı dersin sevgilim
yaran fıkralar
-
bir adam bir gün bir petshopa giriyo kendisine en yakın duran papağanı gösterek
-pardon bunun fiyatı nedir diyor
-10000$ efendim
-neden bu kadar pahalı peki
-efendim o 300 tane kelime biliyor
biraz uzaktaki papağanı işaret ederek
-peki bunun fiyatı nedir
-20000$ efendim
-peki bu neden pahalı
-o aynı kelimeleri hem ingilizce hem türkçe söylüyor
onun yanındaki papağanı göstererek
-bunun fiyatı nedir
-30000$ efendim buda kelimeleri her dilde söylüyor
adam biraz daha bakındıktan sonra dükkanın yüksek bir yerinde asılı olan papağanı görüyor ve soruyor
-bunun fiyatı nedir
-100000$ efendim
-bunun özelliği nedir
-valla bu pek konuşmuyo ama ordaki 3 papağan buna "hocam" diyorlar
behzat ç.
-
emrah serbes, son hafriyat'ında, behzat'ın sorgusunu yapan mülkiye müfettişine betty der. buyrun betty'nin ağzından behzat ç.:
"askeri lisedeyken yüzbaşına fiili saldırı. askeri okuldan atılmışsınız. siciliniz emniyete sizden önce gelmiş. herhangi bir okuldan disiplin suçuyla atılanlar polis akademisine giremez. ama babanız emekli albay olduğundan araya hatırlı kişileri sokmuş. kayıt dosyanıza ufak bir 'sakıncalıdır' notu düşüp akademiye girişinizi yapmışlar. öğrenciliğinizde ve mesleğe başladıktan sonraki ilk on senenizde fazla göze batan bir durumunuz olmamış.
sene 95. zamanın ankara emniyet müdürü yanınıza gelip 'iyi misin?' diye sormuş. 'saçma sapan konuşma' demişsiniz.
savunmanız 'o sorudan nefret ederim.'
hatırlı kişiler araya girmiş, 2 yıl kıdem tenzili, 2 maaş kesinti, olay kapanmış.
aynı sene ekip aracında alkol alırken yakalanmışsınız.
savunmanız 'karımdan yeni boşandım.'
yine hatırlı kişiler araya girmiş,kınama cezası, yarım maaş kesinti, olay kapanmış.
sene 96. dördüncü sınıf emniyet müdürüne fiili saldırı.
savunmanız, 'terbiyesizlik yaptı.'
yine hatırlı kişiler, 1 yıl kıdem tenzili, 2 maaş kesinti, olay kapanmış.
sene 97. asayiş şube müdürüne sözlü saldırı. parantez içinde okuyorum 'çok konuşma lan' demişsiniz.
savunmanız ' işime karıştı.'
kınama cezası, 2 yıl kıdem tenzili, müdürlere gıcığınız var herhalde?
sene 98. hizmet içi eğitim kapsamında, başkomiserler arasında yapılan bir ankette, 'polis olmasaydınız ne olurdunuz' sorusuna verdiğiniz yanıt: 'katil olurdum.'
savunmanız, 'hayatımda böyle saçma sapan anket görmedim.'
kınama cezası, 2 yıl kıdem tenzili.
sene 99.yılbaşı gecesi bir vatandaşın işaret parmağını kırmışsınız.
savunmanız, 'meskun mahalde ateş edecekmiş gibi bakıyordu.
sene 2000. gençlerbirliği idari menajerine silah çekmişsiniz.
savunmanız, 'kapıları vaktinde açtırmadı, vatandaş dışarda kaldı.'
ve daha bir sürü sayamadığım şey. bunlar ilk gözüme çarpanlar. görev yerini terk etme ve rüşvet alma dışında, disiplin yönetmeliğindeki hemen hemen bütün suçları işlemişsiniz. 22 yılda 213 soruşturma. toplamda 16 kıdem tenzili, 22 maaş kesinti, 10 kınama cezası, 7 sefer açığa alınma. 161 yıllık polis teşkilatının yetiştirdiği sicili en kabarık başkomisersiniz. meslek hayatınız, polis koleji öğrencilerine kötü örnek olarak okutulabilir. ve şimdi susma hakkınızı kullanıyorsunuz."
yabancıymış gibi duran türk markaları
-
mavi..amerika'da dunyanin en kocaman markalariyla ayni standlarda yilda bigun bile yuzde bir indirime girmeden gorebilir, gururla 'iste bu da meyd in torkiy' diye dolanabilirsiniz..