hesabın var mı? giriş yap

  • arkadaşlar durun benim de bir anım var.

    kaç senesiydi hatırlamıyorum. abim liseye gidiyor ben de 5. sınıf falanım herhalde. tavuk dönerin ilk çıktığı yıllar ve 1,5 lira veya 2 liradan satılıyor, bilmiyorum. o zamanlar için taşaklı bir yiyecek tavuk döner. abim liseye gidiyor ya, adam benim gözümde dünyaya açılmış. anlatıyor işte, tavuk döner diye bir şey var çok güzel bazen yiyoruz diyor, okuldan çıkınca counter strike oynamaya gidiyoruz diyor. oha hayata bak. iki öte mahalleye gitsem evimden çok uzaklaştım diye heyecandan çişimin geldiği yıllar. bir gün abim diyor, sana alıp getireyim tavuk döner. oo nasıl mutlu oluyorum. sözünü verdiği gibi tutuyor abim. eve geliyor, elinde poşet. içinde bir şeyler var! yoksa tavuk döner mi!!! lanet olsun ki abimin eve geldiği sırada misafirler var, annem kısır yapmış börek yapmış her bi' bok var ama benim aklım tavuk dönerde. hemen abimin elinden poşeti alıp yatak odasına koşuyorum ve onu orada yiyorum. o tavuk dönerin tadını hiçbir zaman unutamam. tavuklar poşetin içine düşüyor, onları elimle ağzıma atıyorum. tavuk dönerin tavuk döner olduğu yıllar işte. benim için hikayesi var şerefsizler.

  • atam

    bir kürt çocuğuyum. annem babam ailem hiçbiri sana düşman değildi. ama hiç biri de senin değerini çok iyi bilmezdi. kendim okudum kendim araştırdım. seni ne annemin ne babamın ne de arkadaşlarım yüzünden sevdim.

    seni yaptıkların, vizyonun ve yapmak isteyip de yapamadıkların yüzünden sevdim. seni okudum sevdim. seni izledim sevdim. seni araştırdım sevdim. atatürkçü olmayan bir ailenin atatürkçü çocuğu oldum.

    dilerim bir gün herkes seni anlamaya çalışır.

    huzur içinde uyu...

    debedit: debeye girmişim nemıssızlar biriniz de demiyosunuz yanlışlıkla denk geldim *

  • sevgilimi telefonuma google diye kaydettim,aradigim hersey onda" diyen insan..."sevgilin dünyanin en büyük motoru farkinda misin?..!

  • insan gibi yağmamaktadır.

    hala işe gidemedim.

    şaka lan şaka sabahtan beri evde oturup, yağan karı izliyorum. işsizim ben.

  • karma ya da yağlı ciltler için toniklerin en güzeli!

    bildiğiniz üzere lavanta hem antiseptik, hem de rahatlatıcı özelliğe sahip bir bitki, üstelik lavanta yağı ve lavanta suyu da yağlı ve karma ciltlerin nem dengesi ve akne oluşumunun önlenmesi için oldukça etkili.

    kendim karma cilt yapısına sahibim, yazın yağlanma, parlama gibi durumlar, kışın ise yanaklarda ve çenede kurumalar oluyor. yazın sıcakladığımda serinlemek için yüzümü yıkadığımdaysa zamanla yağlanma daha da artıyor. bu yüzden günlük cilt bakımı için büyükçe bir şişe lavanta suyunu evde bulunduruyorum, yazları gün içinde ferahlamak için ise küçük bir şişe spreyli lavanta suyunu yanımda bulunduruyorum.

    bir süre önce bitmişti ve ben epeydir kullanmıyordum, dün akşam tekrar yaptım ve gerçekten de tek uygulamada dahi kendini belli ettiğini gördüm. (yalnız cümledeki "kendini belli ediyor" kısmına dikkatinizi çekerim, mucize yaratmıyor, kendini belli ediyor, düzenli kullanımdaysa ciddi anlamda nem dengesi sağlamanıza yardımcı oluyor.) üstelik zararlı kimyasallar içermediği ve nem dengesini sağlamaya yardımcı olup rahatlattığı için cilt temizlendikten sonra tonik olarak da kullanılabiliyor. dün akşam yapıp uygulayınca kendi lavanta suyu tarifimi buraya da yazayım dedim.

    malzemeler;
    - 500ml su
    - 2 çorba kaşığı lavanta
    - 1 tatlı kaşığı lavanta yağı
    - alkol ya da kolonya
    - süzgeç/tülbent/çay poşedi

    öncelikle 500 ml suyu kaynatıyoruz, suyumuz biraz dinlendikten sonra 2 çorba kaşığı lavantayı bu suyun içinde 5-10 dakika demliyoruz. burada lavantaları direkt suyun içine atıp demlendikten sonra bir süzgeçle süzebilirsiniz ya da starbucks'taki gibi çay poşetlerinin içine doldurup demleyebilirsiniz ya da çaydanlıklar için yapılan çay demleme süzgecinin içine koyup demleyebilirsiniz. ben evdeki kullanılmamış çaydanlık süzgeçlerinden biriyle yapmıştım ama çay poşetinin içine koymak en güzel yöntem.

    soğumasını bekliyoruz. elimiz değecek soğuklukta olması gerekiyor.

    sonrasında ise 1 tatlı kaşığı lavanta yağı ve tercihinize göre 1 tatlı kaşığı kolonya ya da 1 çay kaşığı alkolü kaynatıp beklettiğimiz suya ekliyoruz. ben geçen sefer kolonyayla yapmıştım ama bu sefer alkol kullanmadım. alkolü aslında lavanta yağı çözünsün diye kullanıyoruz ama lavanta yağı zaten çözünmese bile nem dengesi sağlayan bir ürün, o yüzden ben hiç alkol dokundurmadım, zaten cilt ürünlerinde alkol cildin sebum dengesini bozduğu için pek taraftarı değilim ama tabii yaklaşık 400-500ml suda 1 çay kaşığı tolere edilebilir bir miktar. yani alkol koyup koymamak tamamen sizin tercihinize kalmış. kendi cildinizin yağlılık durumuna göre alkol ve yağ miktarlarının oranlarıyla da oynayabilirsiniz, benim yazdığım ortalama bir ölçü.

    hemen şişelere dolduruyoruz ve başlarını sıkı sıkı kapatıyoruz, çünkü lavanta yağı uçucu bir yağ. çok uzun olmayan bir süre içinde tüketmeye çalışıyoruz. bu süre zarfında ışık almayan serin ve kuru yerde saklıyor ve kullanırken de öncesinde iyice çalkalamaya özen gösteriyoruz.

    hep ortamlarda servis edilen, şekilli şık şişelerle sunulan lavanta suları gibi saydam bir renge sahip olmaz, konyak rengi ve boz bir yapıya sahip olur. o saydam renkli olanlar ya seyreltilmiş lavanta yağı+alkol karışımıdır ya da su+lavanta aroması karışımıdır. lavanta çiçeği kullanılan lavanta suyu berrak su renginde değil boz açık kahverengi renkte olur ve hayal ettiğiniz gibi güzel değil hafif ekşimsi kokar. eğer kokusundan hoşlanmazsanız marketlerde satılan aromalardan bir-iki damla damlatabilir ya da bir-iki damla portakal veya limon yağı damlatabilirsiniz.

    eğer kuru ya da normal ciltliyseniz bu tarifteki "lavanta" kelimelerinin yerine "gül" kelimesini getirerek siz de kendi gül suyunuzu yapabilirsiniz.

  • duyduğu zaman insanı üzen bir söylem... kardeş biraz daha sabret. daha dün ekonomi bakanımız söyledi. 2,5 milyon kişiyi işe alacaklarmış. ayrıca şubat ocaktan iyi. mart da şubattan iyi olacak. nisan üçünden iyi mayıs alayına haziran hepsine... sonra hepsi bize...