hesabın var mı? giriş yap

  • devam edelim nasihat silsilesine:

    - doneri cok olan iste "guvenilir" unu edinin. unutmayin, siz tek kisilik bir sirketsiniz, isminiz markaniz. bu unu edinmenin onemli kismi isinizi vaktinde hakkiyla teslim etmekten, gerisi de is esnasinda pozitif intiba birakmaktan gecer (telefona vaktinde cevap vermek, toplantida dakik olmak, iyi giyinmek, efendi olmak ama silik olmamak vs).
    - zor isler yapiyorsaniz belli bir konuda uzmanlasin. basariyla kendinizi pazarlayabilirseniz bir sure sonra isleriniz arasindaki sure artmasina ragmen gelen islere dilediginiz fiyati bicebildiginizi gorursunuz. bu yurumek icin ince bir cizgidir, cunku hem uzmanlik dalinizin zamanin gerisinde kalmamasina, hem de surec boyunca gelirinizin artmasina dikkat etmenizi gerektirir. en saglami uzmanlik dalinizi onde bir "marka" olarak tutarken (ve etinden sutunden faydalanirken) diger "yan" becerilerinizi bilemeye devam ederek isinizin surekliligini saglama almaktir.

    ..firsat buldukca ve aklima geldikce devam edecektir.
    tbc.

  • nasıl bir konfor alanı lan bu dedirten vazgeçiş.

    hiç mi ailenin yanından ayrılmadın bu yaşa kadar? ne yaşadın da 48 saate türkiye'ye geri dönme kararı aldın? büyük konusmayayim ama; adımımı londra'ya atar atmaz beni zikmeleri, ve orada kaldığım müddetçe her gün zikeceklerini beyan etmeleri lazım dönmem için.

  • bazılarına inat büyük bir heyecanla kutlayacağım gün, günüm!

    "cesareti mete han'dan, intikamı attila'dan
    destanı bilge kağan'dan, gücü alper tunga'dan
    umudu kürşad'tan, inancı alparslan'dan
    kararlılığı fatih'ten, mücadeleyi atatürk'ten

    öğrenenlere, bilenlere selam olsun..."

  • en basit şekilde ifade etmek gerekirse tolkienin orta dünyasında ancak bir cümle olur game of thrones.

    debe editi: ortalama iki yılda bir okuduğum yüzüklerin efendisi serisinin, hobbitin ve silmarillion'un yazarı tolkien'e bunaldığım zamanlarda kitaplarıyla yanımda bulunduğu ve bugün beni debe'ye sokarak onurlandırdığı için teşekkür ederim, bu debe'yi tolkien'in ruhuna bağışlıyorum.

  • iyi yapmış

    e: mesajlar sonrası ekleme ihtiyacı duydum, bu sapık soysuzlara kim acıyorsa, 7 sülalesinin bu görgüsüzler tarafından tecavüze uğraması tek dileğimdir.

  • - yok sapik sanacak, yok abazan sanacak, yok sarkiyorum sanacak hic kasmam direk..
    ''hele cekil kenara bacim''...
    diyerek musaade bile istemeden kaparim elinden..
    onun saskin ve minnettar bakislari uzerimde, karizmam tavan yapmis, magrur ve asil bir sovalye edasi ile tasirim..
    - ayyy.. cok sag oluuunnn.. size zahmet oldu..
    dediginde..
    tozlu yollarin cilekes dolmus soforu edasi ile yine ayni karizmam ve hafif kistigim gozlerim, yuzume inen magrur bir gulumseme ile..
    eyvallah bacim.. der giderim..

    12 yıl sonra gelen elit..
    artık pembe günler çok geride kaldı.
    ülkemi öyle bir hale soktular ki, bırak bir kadının çantasına, bavuluna yardım etmeye otobüste yer verirken bile çekinir oldum.
    yanlış anlaşılma olmasın kadınları suçlamıyorum bu konuda.
    her ay onlarca kadının öldürüldüğü, şiddet gördüğü, çocukların gelin edildiği, sadece kız değil erkek çocuklarına bile tecavüz edildiği ve kimsenin hesap vermediği bir ülke oldu burası.
    hadi bizi boş ver de geleceğimize yazık oldu.
    paranızı, hayatınızı, çalabilirler çalışırsın yerine para koyarsın. uğraşırsın yeni bir hayat kurarsın.
    ama bizim umutlarımızı, gülümsememizi çaldılar.
    paranoyak ettiler hepimizi.
    her şeyi affedin ama umutlarınızı, gülümsemenizi çalanları asla affetmeyin.

  • yazılanlardan görebildiğim kadarıyla çok da gerekli olmayan bir eleştiriye ayarsız bir cevap vermiş olan işletmecilere sahip otel.

    sorun "üç kuruş fazla verdim otel benim" diyen misafirlerden çok, "sen kimsin lan benim butik otelim var" diyen işletmecilerden kaynaklanıyor gibi.

    zira misafirini beyoğlu'nun arka sokak otellerinde kalmaya layık görmenin başka bir açıklaması yok.

  • fatih altaylı hatay'ın artık araplaştığı ve türk nüfusun azınlık kaldığını söylüyor. adam olabilir, olabilir diye cevap veriyor. fatih, yarın öbür gün bir referandum yapıldığında kaybedebiliriz diyor, bu tipi tip de keh keh gülüp yok artik diyor ve bu soruya endişelenen ve gözleri dört dönen yanındakine* başka bir muhabbet açıyor apar topar.

    ne yok artık
    ne yok artık...

    geberemediniz gitti osmanlıcı manyaklar, hala bilir kişi olarak konuşuyorsunuz aynı mantıkla. ülkenin çivisi cıkmış bunların nasil haberi yok da hala bu soylemin mesrulastiricisi olabiliyorlar.

  • bütün fakirlerin hırsız olduğunu iddia eden tiplerin iddia ettiği burukluktur.
    alnının teriyle kazanıp burslu okuduğu okulda, annesinin helal parasıyla yediği yemek burukluk değil gurur kaynağı olabilir mi? hiç böyle düşünmüş müydün?

    yıllar sonra gelen edit: başlık sahibi umuyorum ki yazdıklarından utanmış ve kaçmış.