ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
the matrix
-
inception'ın babasıdır.
75-90 arası doğanların vasıfsız olması
-
yks mi kötü geçti ne oldu abisi?
53 lira hesap kitlenen dh ölücüsü
-
eleman salakmış kızlar da çakal
vahşi savana'da kıran kırana bir mücadeyi minik ceylan kazanmış
pozisyon temiz, devam kararı doğru.
cizre'ye nasıl girildiyse odtü'ye de öyle girilir
-
- cizre'nin taban puanı kaç?
yaran facebook durum güncellemeleri
-
"acaba o mesajlari 10 kişiye göndermedik diye mi bu haldeyiz lan?"
senin pis etini görmek zorunda mıyım
-
ortadoğu çöplüğünde yeni bir gün.
(bkz: çomaristan)
ben ufakken bizim ülkeyi vallahi böyle hayal etmemiştim.
burhan altıntop
-
türkçeme bebişim ve okeyto laflarını katmış, gerçek olmasını dilediğim, hiç bitmesin dediğim kraker.
burhan: şu anda bütün kozlar bende sa-cıt, adeta kozyatağındayım.
arda turan'ın 13.9 milyon dolar dolandırılması
-
3 ayda 10 yıl yaşlandı adam.
herkesin her istediğini yapabileceğini düşündüğü bir ülke yaratılmasında katkıları, dönüp dolaşıp kendisini vurmuştur.
al sana daha güçlü bir türkiye.
bahçeli'nin danışmanının vedat milor'e sataşması
-
bahçeli'nin kebapçıları bölücü-terörist ilan etmesinden sonra vedat milor twitter'dan şu açıklamayı yapmıştı.
"güncellemenin ardından kebap değerlendirme kriterlerim aşağıdadır:
- zırhla mı çekilmiş?
- kuyruk yağı var mı?
- işletmeci bölücü mü?"
bunun üzerine bahçeli'nin danışmanı yıldıray çiçek vedat milor'a
"bugüne kadar "ne şiş yansın, ne kebap" hayat yaşayan vedat milor için değerlendirme kriterim:
- dinlediğini, okuduğunu anlıyor mu?
-muhaliflere kuyruk yağı mı olmak mı istiyor?
- kebap yanında aşırı alkol mü aldı?
@vedatmilor" şeklinde cevap vermiş.
ilgili tweet linki
ayrıca vedat milor'un okuduğunu anlayıp anlamadığının tespiti için kendisine ait vikipedia sayfasından alınan eğitimine ilişkin bilgiler şu şekildedir:
"galatasaray lisesi'nden sonra boğaziçi üniversitesi ekonomi bölümü'nü yüksek şeref derecesi ile bitirdi. bir dönem londra ekonomi okulu'nda eğitim gördü. amerika'ya kaliforniya üniversitesi, berkeley'ne gitti, sosyoloji doktorası yaptı. 1986 yılında doktora tezi için bir yıl fransa'da kaldı. doktora tezi "planning and economic development in turkey and france: bringing the state back in", 1990 senesinde amerika'da, american sociological association tarafından senenin en iyi doktora tezi seçildi. doktorasını bitirip, askerliğini de tamamladıktan sonra dünya bankası'nda işe başladı. iki yıl süren görevinde bir süre de kemal derviş'le çalıştı. sonra brown üniversitesi'ne, sosyoloji bölümüne yardımcı doçent olarak girdi. princeton'da ınstitute for advanced study'ye davet edildi, bir yıl misafir öğretmenlik yaptı. stanford üniversitesi'nde hukuk okudu. ilk yüzde 10'a girerek bitirdi. aynı okulda doçent olarak çalıştıktan sonra bir ara bir şirketin hukuksal işlerine baktı. daha sonra georgia teknoloji enstitüsü'nde, öğretim üyeliğine başladı. milor orada politik ekonomi, istanbul koç üniversitesi'nde ise uluslararası ilişkiler dersleri verdi."
viki linki
vedat milor'un başarı ile bitirdiği okulları aynı cümlede bile kullanamayacak adamların, vedat milor'a sataşarak prim yapma çabası sizce de çok komik değil mi...
hepsiburada.com'da satılan tanga
-
tanga mı yoksa fileyle taşak mı satıyorlar kafa karışıklığı yaratmıştır.
boğaziçi üniversitesi
-
bu okulla ilgili tek anım, 2005 yılında endüstri mühendisliğini yaklaşık 100 puanla kaçırmamdır :(
italyan kahvaltısı
-
otelinizin muazzam bir kahvaltısı var diyen italyan arkadaşa sövmekle geçmişti ilk günkü italya kahvaltım. espresso, her çeşit kruvasan, bin çeşit kadar marmelat ve reçel. kolay adapte olan bir insan olduğum ve tatlıyı sevdiğim için alıştım ikinci gün.
yine de merak edip klasik italyan kahvaltısı hep böyle midir, diye sordum 70'lerindeki meslektaşıma. böyle derken? dedi. işte kruvasan, marmelat ve espresso böyle boktan mıydı hep geleneksel italyan kahvaltısı, dedim. yok benim gençliğimde farklıydı her şey, dedi. nasıldı, dedim. kahvaltı sadece espresso ve sigaraydı, çok güzeldi, dedi.
sonra beatles'ın 1965 yılındaki velodromo vigorelli milan konserine gitmek için evden nasıl kaçtığını anlatmaya başladı.
(bkz: ipek'e yardım elini uzat)