hesabın var mı? giriş yap

  • "sokağa sıkıyönetim getireceği eleştirileriyle karşılaşan kanun teklifi tbmm genel kurulu’ndan 17 ret oyuna karşı 211 oyla geçti."

    tıpış tıpış sandığa gitmemizi isteyenler bir zahmet tıpış tıpış meclise gidip adam gibi muhalefet yapsınlar dedirten pakettir.

  • bbc reklamsız olarak yayın yaptığı için kesilen vergidir. türkiye'de trt hem reklam alır hem de vergi alır. yine de maçlarda bir senkronu bile tutturamazlar. zaten maç dışında da izlenmez.

  • milli takımın başına geçmesi muhtemel değildir. beşiktaş'ı bırakacağını sanmıyorum. düzenin iyi işlediği, 2 yıldır şampiyon olduğu bir takımı bırakacak kadar düşüncesiz değildir şenol hoca. milli takım öyle bi sen geç bi ben geçeyim hadi biraz da şu yönetsin diye dalga geçilecek bir mecra değil. iyice mahvettiniz milli takımı bari ömrünüzde bir kere akıllı bir iş yapın şu milli takıma adam gibi bir hoca getirin, yeni yapılanma oluşturun. bir beşiktaş taraftarı olmayan ben ne şenol hocanın beşiktaş'ı bırakmasını isterim ne de milli takımın başına geçmesini. başarılı olur orası ayrı ama adamdaki beşiktaş motivasyonunun aynısını milli takımda sağlayabilmesi çok ciddi konsantrasyon ister ki bu adamlar insan robot değil.

  • kaleciliğini falan geçtim can adamdır.
    antalya'da akdeniz üniversitesi'ndeki maçtan sonra omuzumdaki oğlum uzaktan takım otobüsüne bakıp el sallarken, bize aşağıya iniyorum diye işaret etmiş, sonrasında yanımıza gelmiş, çocuğu kucağına almış, fotoğraf çektirmiştir.
    yüzündeki o gülümseme asla sahte değildir.

  • şu an elimde "lost ve felsefe" isimli kitap var. yaklaşık 330 sayfa. kitabı 15 liraya aldım.

    anlayarak okuma sürem sayfa başına ortalama 90-95 saniye. bu, kitabın türüne, içeriğine ve diline göre 120 saniyeye kadar çıkabiliyor ve 80 saniyeye kadar inebiliyor. yani 330 sayfalık bu kitabı yaklaşık olarak 9 saatte okuyacağım. her gün ortalama 1-1,5 saat okuma yaptığım düşünülürse kitabı takribi 7-8 günde bitireceğim demektir. 15 liraya aldığım bu kitabı 7 günde bitirsem kitap okumak için her gün yaklaşık 2 lira harcamış olacağım. bu da aylık kitap okuma "masrafım"ın 60-70 liraya denk geleceğini gösterir.

    sanki pek de pahalı değil ha, ne dersiniz?

    not: kitaplığımdaki kitapların ortalama maliyeti gene 15-20 lira aralığında ve bu hesaplama "okuma kitapları" içinde geçerli. ders kitapları konumun dışındadır.

  • anket sonucu tahmin etmeye çalışan insanları göstermiştir. seçim sonuçlarını tahmin etmeyi anlarım da anket sonuçlarını tahmin etmek ne oluyor?

  • türkiye'nin son yıllara kadar iyi kötü oturmuş bir aşı politikası vardı, hala da var bir şekilde. bu ülke önlenebilir birçok hastalığı aşı ile bitirmiş, bir çoğunun da etkisini ya da vaka sayısını azaltmıştı. hatta bazı hastalıkların vaka sayısı 0 olduğu için aşı takviminden bile çıkarıldı.

    sonra bir gün türkiye'ye, aşı politikası ve takibi olmayan komşusu suriye'den mülteci akını yaşandı. bu kontrolsüz girişler yüzünden, ülke on yıllar önce bitirdiği ve yıllardır vaka görmediği hastalıkları tekrar görmeye başladı, bazı hastalıkların görülme sıklığı olağanüstü oranlarda arttı.

    aşı yaptırmamayı savunan zihniyet ve hareketlere bu açıdan bakmak daha sağlıklı olacaktır. çünkü aşı yapmak ile yapmamak arasındaki fark türkiye ile suriye gibidir aslında biraz. laiklik gibi, değerini kaybedince anlarsınız.

  • saat 01:30 civarlarında balat'ta asayiş polis birimine bağlı bir polis otosunun çevirmiş olduğu taksi şoförüne dayak atması olayıdır.

    taksiyi durduran polis taksiciyi aşağıya indirir, aralarında bir konuşma geçer sonrasında taksici trafik polisi değilsiniz der bu kısmını duydum ben ki taksici haklıydı polisler asayiş birimine bağlılardı. sonrasında üç polisten birisi taksicinin kafasına durup dururken yumruk atar ve tokat atmaya başlar, diğer arkadaşları ayırmaya çalışırken bu polis tekme atmaya devam eder. tam o sırada biz ve bir kaç kişi aşağıya iner ancak sanki mahalle kavgasına yetişirmişcesine başka bir polis aracı gelir. orada olan hiçbir insan müdahale edemez taksici tartaklanarak arabasına bindirilir ve yoluna devam eder. ancak giderken arabasının camını açar ve şu lafı der "teröriste gelince kaçarsınız, bize gelince vurursunuz taksiciyiz ya biz".

    etrafta olan hiçbir insan polislere bir şey diyemez çünkü bunu yapan polisler bence terörist kadar tehlikelidir hiç kimse hatta kanun bile onlardan güçlü değildir. video çekmeyi akıl edemedim ancak sinirden elim ayağım titrerken bunu yapanların plakasını alabildim bununla ne yapabilirim hiç bilmiyorum. ne yapmam gerektiği konusunda yardım edebilecek olan varsa çok mutlu olurum çünkü vicdanım çok sızlıyor.

    edit: temmuz değil ağustos olması gerekiyor, sinirden ne ay kalmış ne başka bir şey.

    edit2: 34a80163 bunu yapan polislerin aracının plakası.

    edit3: ispiyonlamışlar ama kimse kusura bakmasın kafasına göre adam döven, silah çekip vuran polis benim için terörist kadar tehlikelidir. ben genelleme yapmıyorum sadece bunu yapan polisler olduğundan bahsediyorum.

    edit4: ayrıca bu entryi girmemden sonra beni seri eksi oylayan arkadaş, umarım sen veya ailenden biri bir gün o taksicinin durumuna düşmez.

    yıllar sonra gelen edit: çok isterdim gerçekten o polisi bulduk ve gerekeni yaptık demeyi o yüzden söylüyorum.