hesabın var mı? giriş yap

  • serdar kuzuloğlu bu konuyla ilgili çok tatmin edici açıklamalar yapmış.

    bir kere, yeni nesiller gerçekten hiç yokluk görmedi. ya da hiç kendileri "elde etmeyi" bilmedi. her şey hazır. her şey önlerinde. tek hırs sosyal medya üzerine kurulu şu an. ne kadar like'ı varsa o kadar mutlu. ne kadar takipçisi varsa o kadar tatmin olmuş. ama anlık bu mutluluk ve tatminler. sonrasında hemen boşluğa düşüyorlar işte.

  • bir yazarın yeterince kişi tarafından troll olarak gösterilmesi halinde otomatik olarak çaylağa düşürmesini, bu kişilerin de ancak moderasyon tarafından incelendikten sonra da ya uçurulması, ya da çaylaklıktan çıkarılmasını dilediğim yeni sözlük fasilitesi.

  • tehlikeli bir kimyasaldir ancak kontrolu mumkundur.
    ızmir'de bir kimya ogrencisi internetten siyanur alip evde deney yaparken siyanur yere dokulmesi sonucu anne ve babasi oluyor, digerleride hastaneye kaldiriliyor.

    siyanur insanlari nasil olduruyor? basitce anlatmak gerekirse, gaz halindeki siyanur (ornegin hcn :hidrojen siyanur) akcigerlerden kana karisiyor ve hemoglabinleri bagliyor. kanda oksijenin tasinmasini gerceklestiren hemoglabinler bagli oldugu icin oksijen baglayamiyor. oksijensiz kalindigi icin de olum gerceklesiyor.

    peki bu siyanur kati haldeyken gaz ortaya cikar mi? havadaki nem ve diger gazlar ile tepkimeye giren bir miktar siyanur gaz olarak saliniyor. ama normal havalandirilan bir ortamda bu buyuk bir sorun degil. asil sorun olan dusuk ph'li solusyon halindeki siyanur. dusuk ph'li solusyonlar hidrojen atomunca zengin ve siyanurle birlesip hcn gazi olusturuyor ki bu en tehlikeli hali. ph 7 ve alti olmasi durumunda butun siyanur gaz haline donusuyor. hcn-cn vs ph iliskisi

    ben bu kazanin sadece yere dokulen siyanur sebepli olmadigini (en azindan bu kadar basit degil), daha farkli hatalarin bir araya gelerek bunu olusturdugunu dusunuyorum.

    ayrica siyanur'un satisi normalde siki denetim altinda olmasi gerekirken internetten buna ulasmak nasil bu kadar kolay bilemiyorum.

    kaynak link

  • lan helal olsun adamlar siyasal islamı kullanarak bayat ekmekleri bile cahil kesime itelemenin yolunu bulmuşlar*

  • bu cervantes denen amca osmanlıya karşı savaş vermiş bir kişidir. ama ne olmuş osmanlı donanması kendisini esir almış ve türk gemilerinde forsa olarak yaşamış. forsanın özgürlüğüne kavuşabilmesi için tazminat ödenmesi gerekiyor. bildiğin esir çünkü. cervantes amcanın annesi de hali vakti yerinde bir insan. ancak koca osmanlıya tazminat ödeyecek kadar eşek yüküyle altın sahibi değil. ancak ufak bir ayrıntı var ki cervantes ile birlikte esir düşen asilzadeler için ispanya gerekli tazminatı ödeyip esirlikten kurtarır. neyse gel zaman git zaman cervantes forsa olarak yıllarca gemilerde kullanılır. bir gün bir şekilde kaçma şansı bulur ve ispanya'ya döner.

    işte don kişot, cervantes'in bu dönüşümünün hikayesidir. cervantes ispanya uğruna savaşmış, ispanya'daki sistem için canını ortaya koymuştur. oysa ispanya cervantes'in canını hiçe saymıştır. işte don kişot biraz da "madem öyle, işte böyle" kitabıdır. "bu nasıl bir sistemdir, bu nasıl çürümüş bir düzendir" diye düşünür ve oturur don kişot'u yazmaya koyulur.

    don kişot, var olan sistemden rahatsızlık duyan ispanya halkını temsil eden bir karakterdir.
    yel değirmenleri ise ispanya'daki sistem. kocaman, güçlü bir dev.
    sancho panza ise sistemle barışık yaşayan, "aman boşver" diyen kesim.

    don kişot, tek başına kaybedeceğini bile bile yel değirmenlerine yani sisteme saldırır. "belki sistemi çökertemiyorum, ama bak, en azından bir tane pervanesi zarar gördü. sen de bir pervaneyi kırabilirsin, öteki de bir tanesini kırarsa sistem işlemez hale gelecektir" der.

    don kişot bu alt metniyle edebiyat tarihinin en önemli eserlerinden biridir.
    yoksa adamın birinin yel değirmenlerine saldırması çocuk masalı olmaktan ne kadar öteye gidebilir ki?