ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
abd'li savcının rte'ye dokunabileceğine inanmak
-
(bkz: dokunamadı, mal varlığına el koydu o da olumlu)
gg not:burada mal varlığına el koyulabilir şekilde bahsedilen, reza zarrab'tır, herkesce malum olduğu şekilde sayın cumhurbaşkanımızın mal beyanına göre amerika'da mal varlığı yoktur. yatırım tavsiyesi değildir..
sen serenay'sın ne giyersen o
-
gelmiş geçmiş en başarısız reklam repliği. ürün reklamı mı yapıyorsun serenay reklamı mı? madem serenay her türlü güzel senin ürününe ne gerek var?
topuklu ayakkabı sesinin erkeği tahrik etmesi
-
flashback: 90lı yıllar. star 1 televizyonu. boş bir koridor ve gittikçe yaklaşan topuklu ayakkabı sesleri.
tak.... tak.... tak... tak.....
sonrasında bülent ersoy. ablanız kurban olsun size...
dolly
-
1997 yılında dünyayı çoğaltımsal klonlama ile tanıştırdı. o bir klondu, çünkü o ve annesi aynı çekirdek dna’yı paylaşıyorlardı. diğer bir ifadeyle, hücreleri aynı genetik maddeyi taşıyordu. farklı nesillerde büyütülen tek yumurta ikizleri gibiydiler.
vücudunun belli bir göreve hizmet eden bir parçasından alınan bir hücrenin tümüyle yeni bir organizma yaratmak için kullanılabileceğini bilim camiası dolly ile öğrendi, daha önce neredeyse tüm bilim insanları, bir hücrenin belirli bir görev edindikten sonra ancak aynı göreve hizmet eden hücreler üretebileceğine inanıyorlardı; bir kalp hücresi sadece kalp hücreleri, bir karaciğer hücresi sadece karaciğer hücresi yapabilir gibi...
caanım dolly, genel olarak normal görünmesine rağmen, akciğer kanseri ve felç getiren romatizmanın neden olduğu acılardan sonra ötenazi ile hayatına son verildi.
burada şöyle bir şey var, klonlamanın başarı oranı gerçekten düşük olduğu için -%1’den daha küçük- dolly’nin yaşaması mucize sayılabilir. 11-12 yıl yaşayabilen bir canlı normalde, dolly’nin hayatına kaç yaşındayken son verildi bilmiyorum ama sebepsiz seviyorum kendisini. mentos koyununu filan çağrıştıyor bana, şimdi görsellere baktım, bayağı da normal bişey aslında, ne bileyim, ben bazen hiç bilemiyorum
anıtkabir'in sabaha kadar ziyarete açık olması
-
az önce gittim muhteşem bir insan seli genci,yaşlısı,çocuğu,bebeği herkes orada..insan, o kadar insanı bir arada atatürk'ün huzurunda görünce umutlanıyor,bu millet daha bitmemiş ulan diye bağırasım var...
eğer ankarada yaşıyorsanız mutlaka bu gece ziyaret edin..
atatürk'ün maaşı
-
atatürk'ün kınanması gerekir. sen tut bugünün parasıyla 620.000tl al sonra vefatının ardından tüm mal varlığını türkiye cumhuriyeti'ne bırak. olacak iş mi bu şimdi.
asansörde yiyişen türbanlı
-
(bkz: o son ayranı içmeyecektik)
muharrem ince'nin elini sıkan sandık görevlisi
-
muharrem ince yalova’da oy kullanmak için sandık başına gelirken etrafındaki herkesi o harika gülümsemesiyle selamlar. o esnada bir “canlı” da hemen önünde beklemektedir. muharrem ince bu mahlukun görüntüsüne aldırış etmeksizin elini uzatır. kadın, tam bu esnada, bu ülkede dindarlar tarafından 16 yıldır oluşturulan tiksintinin arayüzü olur.
14 haziran 1995 ryu ken maçı
-
cok rahat kazandigim mac
son 10 yılda sigaraya harcanan 257 milyar tl
-
ödenen paranın yarıya yakını vergi olduğu için "havaya uçtu" ifadesi doğru haber.
yalnızlık
-
kordon bağının kesilmesiyle başlar.
rosalinda izleyerek büyümüş efsane nesil
-
sarkisini da sacma sapan ezberlemis nesildir. hatta unutup yuksek sesle soyleme gafletinde de bulunmustur bu nesil. uhuhuh bu konuyla gundeme gelmek istemiyorum
müşteri memnuniyetinin sıfır olduğu şirketler
-
(bkz: metro turizm)