ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
mesleklere göre psikolojik rahatsızlıklar
ateistlerdeki otobüste su içmezse ölecek hastalığı
-
sadece oruç tutulurken aç ve susuz kalınacağını düşünen zihniyet beyanı. sen sokaktaki açları düşünerek(!) bir ay oruç tutuyorsun ama kalan 11 ay, o açların yüzüne bakarak su içip yemek yemesini biliyorsun. onu napıcaz?
bim'in ceo'su denen cino sana haddini bildireceğiz
-
amk ülkede mikrofon uzatılan insanlara bir bakar mısınız ya.
evlilikteki en büyük sorun
-
yanlış insanla evlenmiş olmaktır.
evlenme teklifi için 7 bin kilometre yürüyen erkek
-
japonca yerine neden ingilizce kullandığını merak ettiğim adamdır.
makaralı teyp
-
1964 yılında bir devlet dairesinde işe girdim. ilk işim, taksitle grundig marka tk19 model
bir makaralı teyp almak oldu. o yıllarda çok pahalı bir aletti. maaşım 395 lira 20 kuruştu.bu alete 10 ayda 2.150 lira ödedim. aylığımın yarısından fazlası bu alete gitti.
ödemem bitti, 6 ay sonra işten istifa ettim.
path of exile
-
nasıl bir oyun diyenler için özet geçeyim:
10 yıl boyunca bıkıp usanmadan diablo oynadım. 10 yılım diablo 3 hayalleri kurmakla geçti. 10 yıl sonra blizzard "diablo 3" diye tanıttığı casual rezilliğiyle tüm hayallerimi çaldı benden. ardından grinding gear games diye bir oyun firması çıktı ve path of exile'la tüm hayallerimi geri verdi.
kaşarlı poğaçadaki kaşar miktarı
-
felsefe konusudur.
(bkz: hangi kaşar?)
teorik deneyleri vardır. poğaçanın içinde kaşar olduğu ihtimali %50'dir ama asla poğaçayı açmadan bilemeyiz.
(bkz: schrödinger'in kaşarı)
psikolojik etkileri vardır. içinde kaşar olduğuna inanarak kaşarlı poğaça yediğinizi hissedersiniz.
(bkz: placebo etkisi)
kadın sürücüye paniklesin diye korna çalmak
-
trafikte sürekli basıma gelen olaydır.
başlarda gercekten özgüvenim olmadıgı icin kusurluyumdur benim hatamdır diye düsünüp hemen sag seride dogru kayıp insanları rahatsız etmeden gitmeye calısırdım.
böyle böyle yüregim agzımda araba kullanmaya basladım ve bu durum acayip canımı sıkmaya baslamıstı. kafaya taktım bu mevzuyu
sonra bir gün canım yine sıkkın bindim arabaya yürü kızım dedim bugun kesinlikle biriyle kavga ediceksin hadi bakalım. neyse bastık gidiyoruz basladı haydutun biri korna calmaya camdan elimi uzattım hayırdır isareti yaptım bi yanıt alınca hemen yanıma dogru sürdü aynı hizada gidiyoruz. hafif de gülüyo gevsek hosuna gitti heralde. ben göz kırparak hayırdır diyorum o da göz kırparak gülüyo neyse kırmızıda durduk boş boş gülmeye devam ediyo.
velhasıl orda anladım bunun da yine bu erkeklerin can sıkma merakıyla ilgili oldugunu ve hicbir hatam olmadan kusursuzca araba kullandıgımı.
yapmayın etmeyin kardesler kimsenin karısına kızına korna calıp da cesaretini kırmayın bırakın biz de sol seritte özgürce akıp gidebilelim..
tarkan'ın avrupa ve dünyada tanındığı yalanı
-
daha dün gece washington dc'deki bir bilardo salonunda müzik kutusuna coin atıp milleti tarkan'la coşturdum desem.
ilk bir dakikada yanıma gelen genç, orta yaş ve ileri yaş grubundan 3 kişinin “is that tarkan” sorusunu saymıyorum bile.
had bilmek önemli. tarkan iyidir kötüdür ama türkiye'nin en bilinen tanınan insanlarından biridir. keşke sporda sanatta edebiyatta daha da iyileri çıksa dersin o başka ama tarkan için tanınmıyor demek hadsizliktir.
ercüment ovalı
-
bence olay şu şekilde gelişti. dünyada bir çok çalışma başlatıldı, harıl harıl farklı ilaçların covid19 üzerinde etkileri araştırılıyor. dornase alfa da bu ilaçlardan biri. hoca ve ekibi gizlice bu ilaç üzerinde çalışıyorlardı ve 23 nisan tarihinde hızlıca yayını yapıp duyuracaklardı. ancak 16 nisanda şöyle bir makale yayınlanmış;
makale
bu makalede dornase alfa'nın tedavi sürecinde etkisinden bahsediliyor sanırım, konunun uzmanı değilim. hatta alidornase alfa diye bir ilacın potansiyelinin daha da yüksek olduğundan bahsediliyor.
hoca da yayın mayın beklemeden bak biz demiştik diyebilmek için twitter'dan apar topar açıklamayı 17 nisan'da yapıyor belki yayın arkadan gelir.
şahsi kanatim, tıp sektöründe olmasam da yayın, makale vb. nedir bu konularda tecrübeliyim. bir çalışman varsa verileriyle ortaya koyarsın, yayınını yaparsın. eğrisiyle doğrusuyla incelenir, belki eleştiriler gelir. nihayetinde litetatüre bir katkın olur. her laboratuvara deneme için giren çıkınca twitter'a bir ilaç ismi yazarsa, panikle ilacın stoklarının hızla tükenmesinden ve yerli yersiz kullanılmasından başka birşey elde edemezsiniz.