ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
havaalanına bagaj olarak çuval getiren çomar
-
ya burda "medeniyet çuvalla bavulla olmaz" diye halkçılık kasanlar var ya... üstüne para verseler havaalanında çuvalla görülmek istemezler. neyin eleştirildiğini biliyorlar, eleştirilen şey gibi olmamaktan dolayı mutlular da, ama göstermelik halkçılık yapmış olmak için kendileri bile asla olmak istemeyecekleri birini eleştireni eleştiriyorlar.
medeniyet çuvalla kılık kıyafetle gelmiyor madem, niye bunları diyenleri bavul yerine bohçayla, marka çantalar yerine heybeyle, ayaklarında naykiler yerine takunyayla görmüyoruz hiç?
dünya çapında mafyanın bitmiş olması
-
en büyük mafyanın devlet olduğunu bilmeyenleri göstermiş tespit.
volkan bıçakla çıkmış olamaz mı
-
çok haklı ve anlayış ile karşılanması gereken bir şüphe. ben de tedavi edilmeye başlamadan önce bu tür şüpheler ile insanları gözler ve düşünürdüm. 24 yaşıma kadar fubolcuların döner bıçağı taşımak için konçlarını şortuna kadar çekip sahaya çıktığını, uzun boylu olanların ise konç yetmeyeceği için kilotlu çorap giydiğini sanırdım.
sonra ilaç kullanmaya başladım ve geçti bunlar... oluyor. şefkat ile çözülüyor.
16 temmuz 2016 sabahı hissedilenler
-
eşim 9 aylık hamile. olayların şaşkınlığını üzerimizden atınca ilaçlarını iş yerinde unuttugumuzu anladık. ilaçları almaya çıkarken hanim ağlamaya başladı. onu yatıştırmaya çalıştım. karnındaki cocuk sürekli tekmeleyerek korktu. yaşadıklarımizin devamını anlatmaya gücüm yok. allah bize bunları yaşatanlarin belasını versin.
that ile which'in farkı
-
birbirine benzeyen, bir cok insanin, hatta ana dili ingilizce olan bircoklarinin da, birbiri yerine kullandiklari bu iki ingilizce sozcugun aslinda farkli anlamlari oldugunu biliyor muydunuz? benim yillarca once cok unlu bir yazarin bir yazisi araciligi ile haberim olmustu (abd dogumlu olmasina ragmen bilmiyormus ta kitabini duzelten yayinevi gorevlilerinden ogrenmis) ama arastirmamistim. bir sure once ise ugrasip farki buldum. restrictive clause ve nonrestrictive clause denilen seyler var ve that'in restrictive olanlarla which'in ise (bir virgulden sonra) nonrestrictive olanlarla kullanilmasi gerekli aslinda. bunlar icin defining ve nondefining de deniyor. kolay hatirlamak icin soyle dusunun, eger bir cumlecik cumlenin butunlugu icin gerekliyse o zaman that kullanmak gerek. yok, o cumlecik olmadan da cumle anlamini tasiyabiliyorsa, o zaman which kullanmak gerek (yineleyerek, bir virgulden sonra). su orneklere bakin:
dogs that bark scare me.
dogs, which can be valuable pets, are expensive.
birinci cumlede "that bark" olmadigi takdirde butun kopeklerden korktugum anlami cikar. oysa ben sadece havlayan kopeklerden korkuyorum. birinci cumle de bunu ifade ediyor. eger
dogs, which bark, scare me
diye soylense idi benim butun kopeklerden korktugum ama, bu arada, kopeklerin de havladiklari anlami cikacakti.
ikinci cumlede ise kopeklerin pahali oldugu soyleniyor, kopeklerin degerli ev hayvanlari olabildikleri ise asil bilgiyi iletmeye katkisi olmayan bir ek bilgi ve aslinda gereksiz. eger birisi ozellikle degerli olabilen kopeklerin pahali oldugunu soylemek isteseydi o zaman
dogs that can be valuable pets are expensive
demesi gerekecekti. kisacasi, which ile eklenen bir cumlecik bir cesit "by the way" anlamina geliyor.
yani soyle: birinci cumlede "that" denilince "havlayan kopekler beni korkuturlar" oluyor, "which" ile ise "kopekler ki havlarlar, beni korkuturlar" anlami cikiyor. ikinci cumlede ise "that" ile degerli ev hayvani olan kopeklerin pahali oldugu soyleniyor, halbuki "which" ile ise kopeklerin pahali oldugu ve degerli ev hayvani olabildikleri soyleniyor.
bu yazdigimi hatirlamasaniz bile bir fark oldugunu hatirlayin yeter. gerisini, malum, arayarak kolayca bulabilirsiniz.
meraklisi icin not: internet'te bir cok kaynak konuyu yukarida yazdigim gibi ifade ediyor. ancak bir yerde rastladigim bir aciklama bence daha makul ve gundelik kullanima da daha yakin. o da su: that yalnizca restrictive clause'lar icin kullaniliyor ve oncesinde virgule gerek yok. which nonrestrictive clause'lar ile kullanildiginda oncesinde (ve muhtemelen clause'in sonunda da) virgul olmasi gerekiyor. bunlari yukarida yazdim zaten. ote yandan, which'i de that gibi restrictive clause'lar icin kullanmak ta mumkun, ama o durumda bu clause'i virgulle ayirmamak gerek.
tanim: var olan farklilik.
yaran facebook durum güncellemeleri
-
arabalarda emniyet kemeri takmak zorunluyken millet otobüste ayakta gidiyor işte ben bunu anlamıyorum.
araba sürerken olmasından en çok korkulan şey
-
mahalle aralarında bir çocuğun yola atlaması.
ekşi sözlük'ün şaka maka 30'luk teyze kaynaması
1950'lerdeki istanbul'dan öğrenci fotoğrafları
-
4. fotoğraftaki abla ctrl+f yapmış gözümden kaçmadı.
geçti bor'un pazarı sür eşeği niğde'ye
-
ben boluluyum, bize böyle bi bilgi gelmedi.
(bkz: geçti borun pazarı sür eşşeği niğdeye)
edit: tabii ilk açılan başlık geçti bolunun pazarı şeklindeydi, düzeltilince entry de kalmış öyle. selam.
25 yaşında evi arabası çocuğu işi eşi olan erkek
-
ya aileden zengindir, ya da 1990 model reno 12 arabası olan, gecekonduda oturan evli ve bir çocuklu arkadaştır.
(bkz: gerçekçi olalım.)
24 kasım 2019 lecce cagliari maçı
-
bunun ile ilgili istanbulda bir zirve yapılsa güzel olur. düşünsene onlarca kişi toplanmış lecce cagliari maçı izliyor. tezahürat yapıyor. istanbul bile böyle bir rönesans tablosu görmemiştir.
yaran facebook durum güncellemeleri
-
"bir gün evlenirsem üç çocuk falan yapmam abi. istatistiklere göre her üç çocuktan biri çinliymiş, nasıl bakarım, huyunu bilmem suyunu bilmem"
yaran fıkralar
-
iki travesti aralarında konuşuyorlarmış:
- ya sabahtan beri kıçım acıyor.
- ne o kız gece çok mu sert geçti.
- ay yok ayol. bi baksana şuna bir şey mi var?
- e hiçbir şey yok ayol burda.
- parmağınla yoklasana içerileri iyice bi bak bakiyim.
- burda da yok bi şey.
- elini sok iyice bak çok fena ağrıyor.
- ayol burada da yok bir şey.
- kolunu iyice sok. ayy çok ağrıyor.
- burada da bir şey yo.. aa dur bi dakika bir şey var burda.
- hah o işte çok ağrıyor. tut çıkar bakayım neymiş.
- aaa saat. cillop gibi bir kol saati çıktı.
- iy-ki dooğğ-duuun okk-şaaann...