ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
iphone'da bildirim ışığı olmaması
-
iphone'lara eklendigi zaman cag degistiren bir ozellik olarak lanse edilecek olan isigin eksikligidir.
narkoz sonrası ayılma replikleri
-
babam gözüne kestirdiği hemşireye:
-benim audi'm var.
çingene deyince yazarların aklına gelen düşünceler
-
devlet hastanesinde çalıştığım dönem. çok roman hastam vardı. bir gün çalgıcı bir adam geldi. psikotik belirtileri var. görüştüm, tedavi planladım. reçete yazacağım, barkodu aldım, ücretli yazıyor, sağlık güvencesi yok yani. hastanın maddi durumunun çok da iyi olmadığı belli.
antipsikotik ilaçlar oldukça pahalıdır. mümessil arkadaşlardan numune ister, onları bir dolaba koyardım. ücretli hastalara vermek için biriktirirdim numune ilaçları.
"ben sana bunun bir aylık dozunu vereyim" dedim.
hasta durdu.
"kaç para kutusu hocam" dedi.
200 lira civarı bir fiyatı var, söyledim.
"hocam, klarnet çalar kazanırım parayı. ben parasıyla alırım. sen bunu işi gücü olmayan birine verirsin" dedi.
o sabah başörtüsü bile en az 200 lira olan bir kadın, benden numune ilaç istemişti. onu düşündüm, bunu düşündüm. eyvallah deyip gönderdim hastayı.
insanları etiketlemek kadar kötü bir şey yok şu hayatta. ömründe romanla oturup iki kelam etmemiş insanlar, onları kötü ilan eder. tehlikeli yanları vardır, kanunla araları limonidir ama güzel yürekleri vardır.
dipnot: hastalar iyileştiklerinde teşekkür mahiyetinde hediye getirir bazen. bu bahsettiğim hastam iyileşince teşekkür etmek için klarnetini getirip çalmıştı benim için. gel de sevme bu insanları.
ingilizceyi geliştirmek için faydalı siteler
-
bana ingilizce öğrenme ile ilgili çok soru geliyor. bu yuzden bir video yaptim.
ingilizcenizi en hızlı ve etkili şekilde geliştirebilirsiniz?
video surada:
https://www.youtube.com/watch?v=wa3cqknnsqi
taa 33 yıl öncesine gidiyoruz. ben ingilizceyi 10 yaşımda öğrendim, anadolu lisesi'ne başlarken bir sene hazırlık okudum. 7 sene boyunca lisede ingilizce derslerimiz oldu. sırrı yırcalı anadolu lisesi, eğitimi ve öğretmenleri ile çok kaliteliydi.
sonra koç'ta ve boğaziçi'nde ingilizce olarak lisans ve lisansüstüne devam ettim. 2003 yılında kanada'ya gittim. mcgill'de doktoramı ingilizce yaptım ve orada ingilizce olarak dersler verdim.
2010 yılında ingiltere'ye geldim. 11 senedir burada ingilizce olarak dersler veriyorum. binlerce öğrenciye ingilizce olarak dersler verdim. dolayısıyla 33 yıldır ingilizce hayatımın çok önemli bir parçası. yani doğru yerdesiniz.
size öyle tavsiyeler ve kapsamlı kaynaklar önereceğim ki hepsi inanılmaz eğlenceli. beyninizde ingilizce herşey acaip eğlenceli ve merak uyandırıcı olmalı. o zaman çok daha kolay ve hızlı öğrenirsiniz.
işte ingilizcenizi hızlı ve etkili geliştirmeniz için size tavsiyelerim ve önerdiğim kaynaklar:
1. bbc radio 4 dinleyin. 7 gün 24 saat konuşuyorlar bu radyoda ve çok da kalitelidir yayınları:
https://onlineradiobox.com/…s=uk.bbcradio4&played=1
2. bbc radyo 4'te özellikle desert ısland discs programını dinleyin. 1940tan beri devam ediyor bu program, 3000 bölümü var. başarılı insanlar hayatını ve kariyerini anlatıyor, bölümler şurada:
https://www.bbc.co.uk/…mes/b006qnmr/episodes/player
3. ted talks izleyin her gün. ingilizce altyazılı olarak. özellikle sevdiğiniz konularda. çok şey öğreneceksiniz.
https://www.ted.com/talks
4. netflix'te yabancı dizileri ve filmleri ingilizce olarak, orijinal dilinde izleyin. altyazılar da ingilizce olsun ki diliniz iyice pekişsin. dublajlı film izlemeyin, her zaman konuşmalar ingilizce olsun.
5. sevdiğiniz konularda ingilizce okuyun, araştırın, izleyin, dinleyin. hobilerinizle ingilizceyi buluşturun. müziği, sporu, modayı, teknolojiyi, iş dünyasını ingilizce takip edin.
6.youtube'da ingilizce öğrenin ve videoları hep ingilizce takip edin.
https://www.youtube.com/…/bbclearningenglish/videos (box setleri çok iyi)
https://www.youtube.com/…l/uc8ppdhxsn1nee70lrkj0p3g
https://www.youtube.com/easyenglishvideos
https://www.youtube.com/…/businessenglishpod/videos
7. joe rogan podcast'lerini dinleyin, elon musk'ın konuk olduğu da dahil olmak üzere yüzlerce bölümü var ve hepsi çok ilginç:
https://www.youtube.com/c/joerogan/videos
lex friedman podcastleri de çok iyidir:
https://www.youtube.com/c/lexfridman
adam grant de muhteşemdir ya, bayılıyorum bu adama mutlaka dinleyin muhteşem podcast serisi var:
https://www.youtube.com/…o7otlbbm3pllgrnjnxlrmvcn6q
8. masterclass videolarını izleyin, gerçekten mükemmeller:
https://www.youtube.com/c/masterclass/videos
9. duolingo harikadır ya, oyun gibi öğretir, cep telefonunda yolda filan kullanabilirsiniz:
https://www.duolingo.com/
cleverbot, yapay zeka ile ingilizce konuşmak için:
https://apps.apple.com/app/cleverbot/id383010873
10. cengiz hocanın ücretsiz ingilizce öğrenme youtube kanalı:
https://www.youtube.com/…l/ucuurqvrafxzpk2chaxfzheq
11. vocscreen app kısa videolarla eğlenceli dil öğretir:
https://www.voscreen.com/
12. gazete okuyun ingilizce. ama farklı konularda. finans, teknoloji, spor, kültür, kitap, sinema, politika vs. benim en sevdiğim gazete guardian:
https://www.theguardian.com/…national?intcmp=ce_int
13. benim kanalımda da ingilizce videolar mevcut. oynatma listesi aşağıda. özellikle ders videoları (daha aşağıda ve uzun olanlar) pek çok faydalı egzersiz içeriyor.
https://www.youtube.com/…b039yzmuappxrt6-j47dcwmzzo
14. medium'da ben 400e yakın ingilizce yazı yazdım arkadaşlar, bu yazıları okuyun. çok faydasını göreceksiniz, çok ilginç yazılarım var. bu yazılarımdan bazıları onbinlerce insan tarafından okundular:
https://fahrikarakas.medium.com/
medium'da binlerce yazar, onbinlerce çok iyi yazı yazıyor. obama bile burada. paranız varsa aylık 5 dolara üye olabilirsiniz. aşağıdaki linkten benim sayfamdan üye olursanız, üyeliğiniz bana da maddi destek getirecek:
https://fahrikarakas.medium.com/membership
ingilizceyi yaşayın, hayatınıza katın. hızlı gelişen dünyayı, teknolojiyi, geleceği, bilimi en iyi şekilde ingilizce olarak takip edebilirsiniz. sizi heyecanlandıran şeyleri ingilizce okuyun, izleyin.
15. ingilizce roman okuyun, çok zevkli oluyor. her odada başka ingilizce kitabınız olsun okuyacağınız. işte benim kullandığım yöntem:
https://medium.com/…45266ce0a934f1a9a71cff7740a360b
16. ingilizce eser verin, yazı yazın, üretin. herşeyi oyunlaştırın. teşvik edici bir arkadaşınızla düzenli ingilizce konuşun.
https://www.fluentin3months.com/…earning-resources/
videoyu birakiyorum tekrar:
https://www.youtube.com/watch?v=wa3cqknnsqi
roxy
-
* cüzdanınızdan 30 milyon çıkartın, yakın.
* üzerinize kalınca bir palto/mont giyip evinizin gardrobuna girin
* gardrobun içinde ard arda sigara için, hatta mümkünse içeriyi ter kokutun
* hareket etmeye çalışıp edemeyin, piyon gibi dikilmek zorunda olduğunuzun bilincine varın
* sabah 4 olunca, gardroptan çıkın...
işte size harika bir roxy gecesi...
edit: bir daha gidersem ebemi siksinler diye de içinizden geçirmeyi unutmayın
konya'ya kurulacak dev güneş çiftliği
-
(bkz: konu ne ara izmir'e geldi)
yaran inci sözlük entry'leri
tüm gün blokflüt çalışan komşu çocuğu
-
blokflütünü alıp ona yedirmek isterdim. ki zannedersem bu o kadar da zor olmazdı; zira helvacıoğlu markaydı flütü. parçalarına ayırıp ayırıp, temizleme çubuğuyla boğazından aşağı ittire ittire yedirmek isterdim ona.
çünkü bu komşu çocuğu ne zaman canı sıkılsa blokflüt çalışırdı. çalardı demiyorum bakın, hakikaten "çalışırdı". ve ben onun bir kat üstünden, seneler senesi ılgaz anadolu'nun sen yüce bir dağısın'ı dinledim. süper baba'nın müziği millet için nostaljik ve hoş bir hatıra olarak kalmışken sinir yaptı bende, stres yaptı hep.
flütünün içinin ne zaman tükürük dolduğunu bile anlar hale gelmiştim, sesin o ıslak, detone ve kontrolsüz kayışından...
osmanlı'da hiçbir kadın başı açık gezmemiştir
üniversite bölümlerinin koku olarak karşılıkları
-
ilahiyat- gül suyu
eczacılık- ecza (ilaç)
tıp- kadavra
hukuk- eski kağıt
güzel sanatlar- alçı&boya
besyo- ter
mimarlık- yapıştırıcı
iktisat&işletme- çay&kahve
reklam&halkla ilişkiler- parfüm
jack the ripper
-
türkiye’de “karın deşen jack” olarak bilinen, seri katil, ingiltere’den bi efsane. ortalıkta, çok zengin bi aileden geldiğine dair bazı söylentiler dolaşan jack’in aynı zamanda doktor olduğu sanılmakta ki şu sebeple; kurbanlarının hepsi kadın olan jack, kestiği organları o kadar bilerek, estetik ve diğer organlara zarar vermeden, iz bırakmadan kesmiştir ki, bunun için bayağı bilgili olmak gereklidir.
sonraları jack the ripper’dan etkilenen bi dolu katil türemiş, savunmalarında “o benim içimdeydi, ruhu bendeydi, yar dedi yardım karıyı” gibi cümleler uydurmuşlardır.
sansonite valizle askere giden tip
-
en azından çakma valizle gitmeyi akıl etmiştir.
(bkz: samsonite)
türk hava yolları
-
an itibariyle beni bir kafka romaninin icine isinlamis kurum, halen oradayim, bir zahmet gelip cikarin.
internetten bilet alayim dedim, son etapta onay sayfasi cikmadi, page timeout hatasi verdi. biraz bekledim olasi emailler icin, gelmeyince ayni islemi tekrarladim, ayni noktada yine hata verdi.
dedim bunlar kesin ıp'leri kontrol ediyorlardir, kredi kartinin ulkesiyle uymayinca hata mesaji vermeye calisiyorlardir, ama bu isi 3 kurusa calisan bir stajyere yiktiklarindan dogru duzgun bir hata sayfasi bile cikmiyordur. bir vpn vasitasiyla baska bir ulke ıpsinden girdim, bu sefer islem basariyla bitti. ama basariyla biterken ile ufak bir pop up penceresinde "problem" yazisi cikti. saka gibi.
tam rahatladik derken birkac dakika icinde yaptigim uc islem icin de rezervasyon onay emailleri gelmeye basladi. ulan ne dandik sistem. hem onay sayfasini gosteremiyor, hem de rezervasyonu yapiyor, ustune onay emailini de yollamasi 30 dakikayi buluyor. 30 milyon dolarlik hisse senedi satmanin 1 milisaniye surdugu bir dunyada 30 dakika ne yapiyor acaba bunlar, sorgu yaptiklari veritabanlari komurle mi calisiyor nedir.
nurtopu gibi ücüz rezervasyonumla bir sure komsulara hava attim, sonra online iptal etmeye calistim, "ederiz ama islem bedelini vermeyiz" diyor sistem. haydaa, gaspciya bak. o 10 liralar birike birike messi'ye reklam parasi oluyor herhalde.
10 lira icin inat ettim, gittim sikayet formu dolduruyorum. guzel secenekler koymuslar, rezervasyon -> talep -> bana geri donsunler vs vs, sonra derdimi anlattim, kopya olan rezervasyon numalarini yazdim, yollaya bastim ve yollanamamasini izledim. herif yine hata verdi: "hatali bir islem gerceklestirdiniz, geri donus". ben mi gerceklestirdim it, sen yapamadin? neyi yapamadigini da yazmiyor. neyse, hicbir halta yaramasa da en azindan hata mesaji var. yapilacak tek seyi yapip geri dondum, yazdiklarim gitmis.
denemek icin kisa bir cumleyle ayni islemi tekrarladim, yine hata. baska bir geri bildirim formunu denedim (daha genel bir form), bu sefer iyice costu, en sonunda hata vermekle kalmiyor, dropdown menulerden secenekler yaptikca 404 hatalari veriyor. (sehir = istanbul deyince havalimani listesini guncelleyecek, onu beceremiyor kendi sunuculariyla baglanti kuramadigi icin)
deliricem. "web siteniz hakkinda sikayet ve talepte bulunacagim, ama sitenin dandikliginden dolayi sikayet formu calismiyor" diye baska baska formlar dolduruyorum ve onlar da calismiyor.
internetten hayir yok, gittim bunlarin call center'ini aradim. 444 0849. 1 dakika filan otomatik mesaj dinledik, sonra cat diye biri acti. sasirdim, bir iki gun bekleriz saniyordum, erzaklari depolamistim. derdimi anlattim, karsimdaki de epey profesyonel ve ne yaptigini bilen biri izlenimini verdi, umutlandirdi beni, bilgilerimi aldi, birtakim tus sesleri geliyor, ilerleme isaretleri bunlar. adam bilgiye ac, surekli soruyor, uyelik numaralari, bilet kodu, rezervasyon numaralari hepsini istiyor, butun alfanumerik bilgi dagarcigimi olaganca hizla kodluyorum. suratimin rengi dahil, durumum ayni su: http://www.youtube.com/watch?v=ipphyjkxnpc
ve cevab verdi: sistemimiz guncelleniyor, hicbir bilginize ulasamiyorum, bir 15 dakka sonra arayin.
psikopat iste. bastan soylemiyor. o kadar kodla ben skynetle tum felsefe tarihini tartisip bitirmis olurdum. aradim 15 dakika sonra, tabii ki guncelleme bitmemis. 90'lara donmek ne guzel, "guncelleme"nin sihirli bir sozcuk oldugu, soylenince akansularin ve 200 ulkeye ucus yapan hayvan gibi bir havayolunun hem internet sistemlerinin hem de telefon sebekesinin durdugu o masum yillar.
simdi ariyorum, bu sefer hatlar dolu sanirim. bence thy diye birsey yok aslinda. yani o web sitesi herhalde ikisi hata mesaji veren toplam dort sayfanin kombinasyonlarindan olusuyor ve cayman adalarinda isaretsiz bir depodaki bir sunucuda host ediliyor. call center desen hindistan'daki bir kadinin evinden islettigi bir kobi sanirim. o da hatlar karisti saniyor ne zaman biri ucuslar icin arasa, derdi kozmetik satmak aslinda. thy ile daha once uctum diye hatirliyorum ama ustune kirmizi rujla thy yazilmis bir lufthansa ucagi da olabilirdi. yedigimiz yemekler, hostesler filan hepsi ayni yalanin bir parcasi olmali. ankara eskisehir treninde giderken cayimiza ilac atip uyuttular, inception yaptilar, thy'nin dunya capinda, profesyonelce isletilen bir kurum olduguna inaniyorum o yuzden yillardir, baska bir aciklamasi olamaz bunun.