ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
19 aralık 2014 kayseri erciyesspor fenerbahçe maçı
-
başlama düdüğü
sıkıcı ve ortada geçen 0-0'a giden bir maç
penaltı
selçuk şahin
bitiş düdüğü ve kapanış
not: at fav'a, maç günü oku, fenerbahçenin deplasman maçlarında zaman kaybetme.
araçlardan ötv'nin kalkması
yer yarılsa da içine girsem denilen anlar
-
18-19 yaşlarımdayken yaşadığım utanç verici bir olay ile yaşadığım andır.
(ön bilgi: fazla kilolardan muzdarip bir kızcağızdım o zamanlar)
kalabalık bir bijuteri dükkanında takılara bakıyordum. dükkan sahibi de iki adım ötemde, bir arkadaşı ile sohbet ediyordu. gözüme takılan bir küpeyi elime aldım, standın arkasında diğer bir renginin daha olduğunu görüp, onu da incelemeye başladım. bu sırada dükkan sahibi bana bir şeyler söyledi. ne dediğini anlayamadığım için, "bana mı dediniz?" dedim.
böyle dememle adamın yüzünün bembeyaz kesilmesi bir oldu. birden özür dilemeye başladı. "yok hanımefendi size demedim yemin ederim" (bu arada adamın bu aşırı tepkileri üzerine etraftaki herkes bizi izlemeye başladı) "yemin ederim hanımefendi size demedim, arkadaşın soyadı tosun biz ona hep öyle tosun diye hitap ederiz"...
dışarıdan bakınca şöyle bir diyalog olmuş:
-tosun
-bana mı dediniz?
iyi ki efendim dememişim :(
oooff offf...
sirius black'e azkaban şoku
-
(bkz: kendi kendine donan kedi hayrete düşürdü)
(bkz: gryffindor'a stat müjdesi)
(bkz: pires gryffindor'da)
(bkz: voldemort muhalefete yüklendi)
(bkz: derbi öncesi slytherin'e büyük şok)
(bkz: canlı yayında buckbeak dehşeti)
(bkz: alman devi nimbus 550 aracını geri çağırdı)
(bkz: dağda yakalanan muggle'dan şok itiraf)
(bkz: bu haber süpürge sahiplerini çok üzecek)
(bkz: sihir bakanlığı'dan yasaya jet onay)
(bkz: bu ağaç zikir çekiyor)
(bkz: eylemcilere dementor'un müdahalesi sert oldu)
(bkz: hufflepuff 3 attı 3 aldı)
(bkz: dumbledore son yolculuğuna uğurlandı)
(bkz: sirius black'in tahliye talebi reddedildi)
(bkz: ravenclaw tura erken veda etti)
(bkz: ünlü büyücülerin gençlik halleri)
hüseyin üzmez
-
üzmez'in arlanmadan yaptığı açıklama ise evlere şenlik:
"... benim düşmanım yok, benim düşmanım amerikancılar, bunu bana yapmış olan dinsizler, din düşmanları ve kapitalistlerdir. (...) en çok kendi nefsime ve şeytana kırgınım. kime kırgın olayım?" dedi. dava sonunda beraat edeceğini ileri süren üzmez, adalete güvendiğini söyledi.
--- /---
böyle bir ülke var mı bildiğin? sapıklık yapıyorsun, mağdurun ruh sağlığını bozmadan tecavüz ediyorsun, hapse giriyorsun ve sonra suçu dinsizlere, din düşmanlarına, kapitalistlere, amerikancılara atıyorsun bu arada da şeytana kırılıyorsun. derken araya sevenlerin giriyor, hükümet senin için pervane oluyor; sokaklarda özgürce dolaşıyorsun.
böyle bir ülke var mı bildiğin?
bir de bu adamı savunuyorlar. allah belanızı versin. amin.
lisenin en popüler kızının lcw'de işe başlaması
-
olm sizin gibi hıyarlar yüzünden şu ülkeden nefret ediyorum.
çünkü çalışmak enayilik, çünkü güzelliğini kullanıp zengin kocaya kapağı atmamak salaklık, değil mi?
sonra ağlaşırsınız ama "ya kızlar hep para peşinde üüü!"
sizin gibi andavallar yüzünden.
22 aralık 2018 türk telekom hisselerinin devri
coca-cola'nın tersten yazılışı
-
henüz kimsenin farkedemediği yazılış ve şifresidir. the coca cola code..
coca cola isminde geçen harflerin alfabemizdeki yerlerine bakacağız..
c: 3
o: 18
c: 3
a: 1
c: 3
o:18
l: 15
a:1
topla şimdi bunları; 3+18+3+1+3+18+15+1= 62 !
sonuç 62. peki biz hangi yıldayız ? 2011. at ortadaki sıfırı 2 11. çarp bunları, 2x11: 22 !
62'den 22'yi çıkar ?
62- 22 = .... ben bir şey demiyorum arkadaş..
erdoğan'ın kılıçdaroğlu belgelerine verdiği cevap
-
"refüjlere ağaç diktik."
şu cevaptan sonra kılıçdaroğlu'nda biraz gurur varsa istifa eder.
çocuk yaşta izlenmiş travmatik diziler ve filmler
-
süt kardeşler olm süt kardeşler. o kodumunun gulyabanisi kemal sunal filmlerinden korkar hale getirmişti beni. bir gece oturmuşum iyi kemal sunal filmi var diye sevindim sonra bi çıktı bu ibnetor, bi de etrafıma baktım herkes uyumuş gece olmuş bilmem kaç aha dedim zıçtık. bütün o osmanlı temalı kemal sunal filmleri de birbirine benziyodu hangisinde çıkıcak amk diye ödüm bokuma karışıyordu. bi hababam sınıfını rahat izliyodum, onda gulyabani çıkmayacağından emindim.
pub
-
ing. ks. public house.
ingiliz kültrünün bir parçası olan içki servis edilen yerlerdir. yaygın olarak bir çeşit bar diye bilinir, ama bu sınıflandırma pek doğru değildir. hem tarihi hem kültürel, hem de işleyiş açısından bardan oldukça farklıdır. örneğin publar genellikle geç saatlere kadar açık kalmaz. gece 11 bilemedin 11:30 gibi çoğu pub kapanır. bu kapanma saatinin nedenlerine birazdan değineceğim.
19.yüzyılın başlarında ingiltere'de halka alkol (özellikle cin) satışının kontrolsüz olduğu söylenebilir. halka içki servisi yapan mekanlarında bu kontrolsüzlükten dolayı kavgaların ve huzurluğun meydana geldiği yerler olduğu bilinmektedir. "kitlesel sarhoşluğu azaltmak için" sloganıyla halka alkol satışını biraz olsun düzenleyen 1830 beerhouse act 4.william tarafından çıkarılır. 1830 beerhouse act, biranın satış fiyatı gibi son derece makul koşulları sağlayan herkesin evinde bira üretmesine ve satış yapmasına (kanuni olarak) izin verir. satış yapabilmek için bir lisans alınması gerekir, lisans sahipleri kendi evlerinde kendi ürettikleri (veya üretmedikleri) birayı halka satabilirler. buradaki önemli noktalardan biri alkol satışı yapılan yerin ev olmasıdır. public house ismi buradan gelir. pubların erken kapanma sebeplerinden biri budur. satış yapılan bu yer bir ev olduğundan ve evin sahiplerinin de ertesi gün meşgaleleri olduğundan makul bir saatte servisi kapatıp dinlemeleri gerekir elbet. bu gün klasikleşmiş olan pub dekorasyonun kökenleri de buraya dayanır. klasik pub dekorasyonunda koyu renk ahşap masalar, sandalyeler, deri koltuklar, kitaplarıyla beraber kitaplıklar (bazı publardaki kitaplıklarda halen çok ilginç kitaplar bulmak mümkündür) bazen şömine vs. bulunur. bunların birçoğunun 19.yüzyıla ait ev mobilyaları olduğuna dikkatiniz çekerim. lisans sahiplerinin kendi evlerinde satış yapabildiklerini söylemiştim. dolayısıyla pub dekorasyonun ağırlıklı olarak ev mobilyalarından oluşmasının sebebi buraların bir çoğunun gerçekten ev olmasındandır. pubların erken saate kapanmasının bir diğer nedeni ise 1915 yılında, fabrika işçilerinin işe sarhoş gelmelerini engellemek ve üretimi düşürmemek için çıkarılan pubların erken saatte kapanmasını öngören yasadır. bu yılların birinci dünya savaşına denk geldiğini ve üretimin ingiltere gibi endüstriyel bir ülke için o yıllarda çok önemli olduğunu hatırlatırım. 1915den beri pubları düzenleyen bu yaslar pek az değiştiğinden publar günümüzde halen gece 11, 11:30 gibi kapanmaktadır.