hesabın var mı? giriş yap

  • yine başladık "eskiden daha modernmişiz" goygoyuna.
    çaycı bir çocuk, eski püskü bir çeket giyinmiş diye, bugüne lanetler yağdırıyorlar.
    o günün giyim tarzı bu hayatım! o günlerde, şimdiki gibi giyinemezdin, ama şimdi istediğin gibi giyinebilirsin.

    çok güzel bir fotoğraf. sanki bir dönem filmi karesi gibi... ama oyle olsa, ceket taze ve lekesiz olurdu.
    eskiden, şimdiki gibi her büroda, mağazada bir mutfak yokmuş. cay ve kahve genelde disaridan söyleniyor. bu çok tuhaf aslında, şimdi dışardan kahve söyleyince topa tutuluyorsun:)

  • edit 2: yasak olan iller ve ilçeler olduğunu okuyorum, eğer ilçenizde yasaksa davulcunun olduğu zaman zabıtaya haber verebilirsiniz. yasaklanması için bulunduğunuz il/ilçe belediyeliklerine, kaymakamlığa birçok kişi tarafından dilekçe verilerek, iletişim maillerine e-posta göndererek bu sorunun üzerine gidilebilir. ayrıca cimere yazılabilir, 153 çağrı merkezi aranabilir.

    edit: arkadaşlarım başlıktaki ve imza kampanyasındaki amaç ses duyurabilmek, farkındalık yaratmak. yorumlarınızla hem fikrinizi söylerken hem de kampanyayı üstte tutabilirsiniz. yorumlarda birçok faydalı bilgiler ve çözüm önerileri bulunuyor. imzalamayı unutmayın. ayrıca sosyal medyada paylaşarak ekşi sözlük dışında da bu sorunu dile getirebiliriz.

    change.org bağlantısı

    bu gürültüye bir son verin!

    bu gelenek adı altında insanları rahatsız eden uygulamaya artık bir son verilmesi gerektiğini savunanlarca oluşturulmuş kampanya.

    21. yüzyılda kimsenin sahura uyanmak için ramazan davulcusuna ihtiyacı olmadığı bir dönemde, gelenek adı altında; hastalar, bebeği olan aileler, yaşlılar, çoluk çocuk demeden araba alarmları eşliğinde tokmağı daha hızlı vuran ve bunun sonucunda para isteyen insanlara ihtiyaç yoktur.

  • süper bir an'dır. geçen gün taksiyle bi yere gidiyorum, taksi ışıklarda durdu. selpak satan bi kız yanaştı yanıma:

    -işşallah üniversiteden mezun olursun, dedi. (bilgi üniversitesi'nin önündeyiz.)
    -ee ben zaten mezunum ki, mezun olalı 10 yıl oluyo, dedim. (çocuğa da açıklama yapıyorum, nasıl sevindiysem)

    başka bi gün benim çağırdığım taksiye bir teyze de el etti. "gel teyze, seni de bırakalım yol üstünde bir yere gidiyosan?" dedim. teyze, fiti fiti koştu geldi, bindi. ineceği yere geldik, inerken bana dönüp para uzattı.

    -gerek yok teyze, zaten yol üstündeydi, lütfen, rica ederim, dedim.
    -aaa olur mu, sen talebesin, dedi.

    bana "talebe" didi. canım deyzem <3

    (bkz: bana su verdi)

  • yasak değil aslında sıfır araç alımında ötv indirimi yapılacak bunun için alan adamın aracı bir süre satmaması şartı getirilecek. yine de satmak isterse indirim uygulanan ötv tutarını faizi ile birlikte ödemesi gerekecek. galerilere karşı alınabilecek en etkili çözüm budur.

    edit : gelen mesajlardan anladığım pek çok kişi yeni araba almış ve fiyatların düşme ihtimalini düşünmek dahi istemiyorlar. öyle mesajlar var ki sanki ben kanun yapıyorum gibi yazmışlar. bir alttaki arkadaşa katılıyorum biz akıllanmayız.

  • bazı yerlerde: "bilmem kaç bin tane, üst düzey, birinci sınıf yazılım mühendisinin ürünü elbette güzel olacak" falan deniyor, çok komik... sanki bundan önceki windows'ları microsoft'un çaycısı kodluyordu.

  • 36 saat nöbet tutarken tüm dikkatini hastalarına vermesi gerekiyordu, bir anlık bir hata başkalarının hayatına mal olabilirdi.
    nöbet bitimindeki hata ise kendi hayatına mal oldu.
    doktorların bu şekilde çalışması ne insani ne de yararlı.

    edit: kaza değil cinayet

  • adam gelmiş cevap yazmış, derdini anlatmış. rahat bırakın oğlum, ne istiyorsa yapsın.

    bugüne kadar sözlüğe gelip, kibarca cevap veren kaç ünlü var, düzgün adammış.

    başarılar mahsun.