ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
yaran inci sözlük entry'leri
-
bazıları karın ağrıtandır.
başlık: dedem savaş çıktı diye apar topar köye gitti
dedeme dokunmatik telefon aldım, torunlarından birisi de telefona clash of clansı yüklemiş. otururken bildirim gelmiş köyünüze saldırı düzenleniyor diye, adam heyecanla apar topar ilk uçağa atlayıp köye gitti amk.
karanlıkta inilen merdivenin son basamağı
-
baslik yetismedi ama su aslen:
karanlikta inilen ya da cikilan merdivenin var olmayan son basamagi gerilimi ve yanilsamasi
karanlikta merdivenden inilmesi halinde var olmayan son basamaga basmak istegi dizkapagi ve kalcaya dogru yayilan siddetli bir aciya, cikilmasi halinde ise antep yoresinden halk oyunlari figurune donusmesi ile sonuclanan varsayimsal basamak.
zorlasam kesin paralel bir tecrubeye, hayattan baska bir soyut ornege baglarim. karanlikta merdiven cikmak, inmek "hayat da boyle degil midir"lesmeye cok musait bir imgelem.
cahil kesimin aşırı anlam yüklediği şeyler
merve büyük'ün sirenle emniyet şeridini kullanması
-
parası olanın ülkenin içinden geçeciğinin kanıtı. adem büyük kim ya? olum nasıl bu hale geldik. fakir olmama rağmen bu örneklerden etkilenip acaba bende şuradan sıyrılsam mı diyorum bazen. sonra utanıyorum, sıkılıyorum ve yoluma devam ediyorum. yüzsüzler gibi hahshshs diye gülemiyorum.
gabriel garcia marquez
-
sürekli kitap aldığım sahafta şöyle bir diyaloğu duymama neden olmuştur;
çocuk: neden pahalı o kitap o kadar?
sahaf abi: pek bulunmayan bir baskısı
çocuk: olsun. marquez o kadar iyi bir yazar değil ki.
sahaf abi: kalk git lan bu dükkandan!!
edit: hazır başklıktaki en beğenilen entry bu olmuşken bir de bruada belirteyim. ekşi şeylere de giren o satırların marquez ile pek alakası olduğunu düşünmüyorum. veda mektubu diye paylaşılan şeyin ise kesinlikle ama kesinlikle marquez ile alakası yok.
talkan katliamı
-
türklerin islamı benimsemesinde her daim şöyle bir bağ kurulmuştur, türklerin gök tanrı inancı ile islam'ın allah'ı benzerlik taşıyor diye.
tek tanrı inancı yani.
bu katliam ile görüyoruz ki mümkünatı yok, o dönem türklerinin tanrı'sı, bu gaddar tanrı, yani allah olsun.
islam öncesi türk hakanları, her yıl düzenli olarak kurultaylara çıkar, "kendilerine dava açılmasını beklerlerdi." töreye ya da herhangi bir kişiye karşı yanlış yapmışlar mı diye.
islam sonrasına bakıyoruz, o hakanlarımız gitmiş, yerlerine "sorgulanamaz hükümdarlar" gelmiş.
yok mu bu işte bir yanlış?
kız arkadaş bulmanın imkansızlaşması
-
sosyal medyanın ortaya çıkışıyla beraber kadınların erkeklerin sadece yüzde 5-10'luk kısmına ulaşma arzusu yüzünden yaşanan bir olay. işin acı kısmı şu ki değiştiremediğimiz şeyler yüzünden bile elendiğimiz oluyor. tipin olsa boyun kısadır, boyun olsa tipin yoktur, bu ikisi olsa paran yoktur, bunların hepsi olsa ağzın laf yapmasa yine eleniyorsun. şimdi burada siz de kadınlardan güzellik bekliyorsunuz diyen kadınlar olacak ama erkeklerin çoğu 5/10 üstü kızlara razı ki kadınların ilişkide güzellik dışında sunduğu şeyler de kısıtlı. kadınlara güzellik, kilo konusunda toplum tarafından politik doğrucu davranılırken bir erkeğin kısa olması durumda bütün aşağılayıcı ifadelere katlanmak zorunda.
toki çakallığını anlatan twitter flood'u
-
boşverin sosyal konut projesini, bu herifler bana bedava ev verse onu bile almam.
sokrates
-
"insanlar,asıl bildikleri,bildiklerini sandıkları seylerin cahilidir!" demis,günümüz batı felsefesinin en önemli düsünürü...
bir dizinin bir sahnesini defalarca izlemek
-
six feet under'ın finali.
hani bir deyim vardır yaa.
koltuğa çivilenmek.
ben onu birebir yaşadım ilk izlediğimde.
hareketsiz bir şekilde ekrana baktım.
final bitti ben halen kımıldayamadım.
bir hafta sonra tekrar izledim finali ve yine aynı şekilde koltuğuma çivilendim.
gelmiş geçmiş en büyük ve en kaliteli dizi finali six feet under'ın finalidir