ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
kahverengi kabuklu yumurtanın daha lezzetli olması
-
yumurta rengi tamamen yumurtlayan tavuğun rengi ile alakalıdır.
eğer tavuk beyazsa beyaz yumurta yumurtlar.
eğer tavuk karışık renkli ise genelde kahverengi yumurta yumurtlar.
seri üretim yumurtaların genelde beyaz olmasının sebebi ise özel olarak üretilen yumurta verimi yüksek tavukların beyaz renkli olmasıdır.
ayrıca yumurta sarısı rengi ile de oynayabiliyorlar.
tavuğa verdikleri yiyecekler ve ilaçlar ile sarısının rengini ayarlayabiliyorlar.
muhammad ali
-
"vietnamlılar bana hiçbir kötülük yapmadılar ki onlarla savaşayım." diyerek ve savaşa gitmeyerek nasıl bir insan olduğunu,
"adım peygamberimin adı onu yere yazdırmam"
diyerek ve yıldızlar geçidinde yıldızını duvara astıracak kadar şuurlu bir müslüman olduğunu
"kelebek gibi uçarım arı gibi sokarım"
"alt tarafı bu da bir iş. otlar büyür, kuşlar uçar, dalgalar kumları yalar. ben de insanları döverim."
"şampiyonlar salonlardan çıkmaz. şampiyonlar içlerinde tutku, hayal ve amaç olan insanlardan çıkar."
diyerek ve kariyerinde zirvelerde kalarak gelmiş geçmiş en büyük sporculardan olduğunu
"hayal gücü olmayan insanın kanatları yoktur."
"rüyalarınızı gerçekleştirmenin en iyi yolu uyanmaktır."
"ön yargı karanlıkta kalmış olmaktan kaynaklanır. gün ışığı onu arındırır."
"seni tüketen, önündeki tırmanılacak dağlar değil, ayakkabındaki çakıl taşıdır."
diyerek bilgeliğini bizlere göstermiş büyük insan mekanın cennet, komşun ismini aldığın peygamberimiz muhammed s.a.v. olsun.
çocukları fırçalarken isimlerini tam söyleme tribi
-
amerikan filmi kli$elerindendir. ancak amerikan kulturu, ecnebi kulturu kli$elerinden midir bilemem. ya da ecnebide boyle bir olay var midir? nedir diyeceksiniz?
efendim bu ecnebi, cocuguna cey cey, mayk, john, siii cey gibi $ekil $emayil kisa isimler takmaya bayilir ve hep oyle hitap eder. ama durum firca atacakken degi$ir.
misal;
- cey cey, odevini yapmadan babanla araba yikamaya gidemezsin!...
- tamam anne...
firca hali;
- john junior fitzgerald macnamara smith, hemen odevlerini yap!
- yapiyorum anne....
aşkı anlatan gelmiş geçmiş en iyi replik
140 milyon lira harcayıp 4 milyon lira kazanmak
-
camilerden bile para kazanmak için altına dükkan yapan din bezirganlarının yersiz şikayeti. evet bazı şeylerden para kazanılmıyor. ne acaip değil mi?
e:ben açmadım başlığı.
tarikatta yapılan çılgın doğum günü partisi
-
(bkz: dışarıdan baktım bir yeşil türbe)
(bkz: içeri girdim estafurullah tövbe)
edit : yaşadıkları kafa tek bkz.'a sığmadı.
çok kötü bir insan olduğu düşünülen ünlüler
akılda kalan reklam replikleri
-
aganigi naganigi
noktalı virgül
-
genellikle yanlış kullanılan noktalama işareti. kullanım alanlarına şöyle bir göz atmakta fayda var kanımca:
1. cümle içinde virgüllerle ayrılmış tür veya takımları birbirinden ayırmak için konur: öğrenciler birinci sınıfta mitoloji, eleştirel okuma, gramer; ikinci sınıfta ise kültür tarihi, rönesans, romana giriş gibi dersler alırlar.
2. ögeleri arasında virgül bulunan sıralı tümceleri birbirinden ayırmak için konur: sabahtan beri bekliyorum; ne gelen var, ne giden.
3. virgülle ayrılmış örnekleri farklı örneklerden ayırmak için konur: italya, ingiltere, ispanya; roma, londra, madrid.
4. kendilerinden önceki tümceyle ilgi kuran ancak, fakat, lakin, çünkü, yoksa, bundan dolayı, binaenaleyh, sonuç olarak, bununla birlikte, öyleyse vb. cümle başı bağlaçlarından önce konur. ancak bu bağlaçlardan önce yazar, araya nokta, virgül, noktalı virgül koymakta serbesttir. bu husus, yazarın biçemdeki tercihiyle ilintilidir: ilk başta şüpheyle içeri alındı;(,)(.) ama sonra kim olduğunu anladıklarında ona dostça davrandılar.
** özneden sonra kullanılmaz; bağlaçla başlayan tümcede bağlaçtan sonra kullanılmaz.
** bu entry hazırlanırken http://www.tdk.gov.tr/ adresinden yararlanılmıştır.
(bkz: eksi sozlukte egitim seferberligi)
derin futbol
araplaşmanın etkilemediği türkler
-
çok sevmem, tutarsız bulurum, mantıksız bulurum, hatalı bulurum, ancak konu eğer buysa, nursultan nazarbayev'dir.
"biz islamı resmi din olarak kabul ediyoruz ve bundan gurur duyuyoruz. fakat müslümanlığımızı konu ederek bir yerlere gelemeyiz. diğer müslüman devletlere ve islami yaşama biçimlerine saygımız sonsuz, fakat biz arap değiliz. biz göçebe ve türki bir halkız, araplar gibi kızlarımızı, dini, kültürel ve toplumsal baskılarla kapatıp, bunu müslüman devlet imajı olarak kullanamayız. onları çarşaflara bürüyerek eve hapsetmek bizim yolumuz değildir. tekrarlıyorum, herkese saygımız sonsuz fakat giyim kuşam insanların kendi özelindedir. biz kazağız, halkımız göçebe hayatı süresince, at üzerinde bu günlere kadar kadın-erkek ayrımı yapmadan geldi. kadınlarımız, erlerinin yanında veya ardında değil, aksine önünde yürürdü.
islam öncesi dönemlerde, kadınlarımız nasıl isterlerse öyle giyinirlerdi, ve toplumu rahatsız etmek gibi bir amaçları hiç olmadı. bu gün ise bir sorun olması, bizim halkımız için mümkün değil. müslüman ve sünni bir halk olmamız, insanların hayatlarına karışmamız için sebep değildir."
http://www.youtube.com/watch?v=utxsupzuyjq
seyfi dursunoğlu
-
kendisine, "sürekli hastalanıyorsunuz yaşlısınız, rtük baskısından da şikayetçisiniz, neden hala program yapıyorsunuz madem?" diye sormuşlar, "ben çalışınca 100 aile ekmek yiyor, o yüzden" demiş. sonra birileri allah'tan kitaptan bahsediyor ahlak dersi veriyor ya deliriyorum.