hesabın var mı? giriş yap

  • merhabalar herekese, teyzem erzurum'da bir ayakkabı fabrikasına işkur aracılığıyla işe girdi. sabah 7 aksam 9' a kadar mesaisi var. 1 ayını henüz doldurdu. ay başı geldiğinde hesabına 1300 tl maaş yattığını görünce, sahibine neden bu kadar verdiğini sordu, adamın cevabı, evlilere asgari ücret, bekarlara ise 1300 tl maaş gibi salak bir cümle. teyzem bunun yasak olduğunu söyleyince adamın cevabı daha da ilginç, benim arkam güçlü işinize gelirse çalışın. o fabrika da 1300 e çalışan bir sürü işçi var sanırım. ne yapabiliriz bilgisi olan varsa aydınlatabilir mı? teşekkürler...

    edit:imlâ.

    edit2: arkadaşlar öncelikle hepinize çok teşekkür ederim değerli bilgilerinizi paylaştığınız için. beraber şikayet edebilirsek orada çalışan bir sürü abi ablamız ve kardeşlerimize ses olabiliriz, çünkü hepsi bastırılmış ve ekmek peşinde koşan insanlar.

    edit3: arkadaşlar firma adını bir kaç tavsiye üzerine kaldırdım sadece gereken hukuki mecralarla paylaşacağım, çok sağ olun.

    edit4: arkadaşlar teşekkürler, teyzem ve aylardır orada çalışan bir kaç arkadaşına cesaret oldunuz. artık ilk işleri bir avukatla olayın üstüne gitmek.

    edit5: arkadaşlar destek mesajlarınız için minnettarım hepsine yetişmem mümkün değil, lütfen kusura bakmayın.
    edit6: olaydan 1 hafta kadar sonra, teyzem işten atıldı arkadaşlar. ve 1300 tl beğenmiyirsan çık, dışarıda onlarca insan var çalışacak dendi. istediğin yere de şikayet edebilirsin dediler. bu ülke de güçlüye bir şey olmuyor ne yazık ki. düzenleri batsın. kırmızısı da sarısı da aynı bok.

  • bir azmettirici tarafından tutulan ve bir veya birkaç kişiyi öldürmesi istenen kişi.

    bazı istisnalar olsa bile kiralık katillerin temel özelliklerini ele alarak, diğer katil türleri ve cinayetlerden farklılıklarını genelleme yaparak anlatacağım. kiralık katiller, maktulle aralarındaki ilişkide açısında seri veya normal katillerle farklılık gösterirler. kiralık katiller kendi güdüleriyle cinayet işlemezler. kurbanlarıyla herhangi bir duygusal veya fiziksel bağları yoktur. kurbanlarını yaş, cinsiyet, ırk, din gibi kriterler üzerinden seçmezler. kendilerine verilen işi yapar ve ücretini alırlar. tüm bu öldürme olayı onlar için sıradan bir günlük iş gibidir. bir kiralık katile de çok kişiyi öldürdüğü için seri katil gözüyle bakılabilir. hatta az sayıda da olsa hem kiralık katil hem de seri katil olan kişiler de vardır. fakat seri katillerin en büyük özelliği kendi hazlarını tatmin etmeye ve öldürmeye karşı olan açlıklarını bastırmaya karşı içinde bulundukları anormal kişilik bozukluklarıdır. kiralık katiller ise kurbanlarına daha soğuk yaklaşırlar. onlarla bağ kurmazlar ve yakınlaşmazlar. en kısa sürede verilen işi yerine getirip ücretini almaya çalışırlar.

    seri veya normal katiller kendi başlarına karar verip cinayet işlemelerine rağmen kiralık katillerin arkasında daima bir azmettirici veya para sağlayıcıları vardır. kiralık katillerin büyük bir çoğunluğu organize suç örgütleri, mafyalar, çeteler, özel savaş grupları, uyuşturucu kartelleri, organ mafyaları, insan kaçakçıları gibi topluluklar için çalışırlar. azmettiriciler genellikle para, intikam, tanıkların susturulması, uyuşturucu ticareti gibi işler için kiralık katilleri tutarlar.

    kiralık katiller olay yerindeki davranışları açısından da farklılık gösterirler. çoğunlukla olay yerine hazırlıklı gelirler. cinayeti işleyecekleri alet yanlarındadır. ya tuzak kurup kurbanı beklerler ya da olay yerine kadar takip ederler. maktulleri genellikle olay yerinde bırakırlar ve cinayeti işlerken hazırladıkları planın dışına çıkmazlar. kurbanların yaralandığı bölgeler genellikle kafalarıdır. özellikle suç örgütleri, mafya ve çeteler bu infaz yöntemini kullanırlar. seri katiller gibi kurbanlara işkence etmeleri, bağlamaları, organ veya uyuzlarını kesmeleri ve asmaları çok nadirdir.

    kiralık katiller kendi içlerinde de özelleştirebilir niteliklere sahiplerdir. nas (the narrative action system) modeli denilen ve kiralık katillerin cinayetlerini ayırt etmeye ve farklı kiralık katil tarzlarının psikolojik temellerini incelemeye dair bir deneysel temel sunan bu sisteme göre dört farklı kiralık katil tipi var. ilk tip ‘profesyonel’ denilen işinin ehli, duygusuz, hızlı ve halka açık yerlerde öldürebilen, adli kısımlarında farkındalığı olan kiralık katil tipi. ikinci tip ‘intikamcı’ denilen biraz deneyimli, agresif, genellikle organize suçlarla çalışan, şiddete meyilli, öldürmeyi rasyonelleştiren, genelde kapalı alanlarda öldüren ve işine bağlı kiralık katil tipi. üçüncü tip ‘kahraman’ denilen biraz deneyimli, duygusal olarak pozitif, yaptıklarıyla övünen ve gurur duyan, kurbana karşı duyarsızlaşan, genellikle bıçaklamayla veya döverek öldüren, kaynak ve yaratıcılık yoksunluğu çeken kiralık katil tipi. dördüncü tip ‘kurban’ denilen, deneyimsiz, duygusal olarak umutsuz, kimi zaman yanlış kişiyi veya şahitleri öldürebilen, aşırı şiddet yanlısı, maddi yardıma muhtaç, genelde kılık değiştiren ve kurbanlarını evinde, çoğunlukla uykuda, öldüren kiralık katil tipi.

  • merhaba, ben vedat milor.

    gurme değilim ama yazdığım ve çizdiğim hemen her şey yemek ve yemeğin şarapla olan uyumuyla ilgili. ama takip edenlerin de bildiği üzere, bunlarla da sınırlı değil; elimden geldiğince ve bilgim el verdiğince, konulara sosyolojik ve iktisadi açılardan bakıp, daha genel bir tablo çizmeye ve neden sonuç ilişkilerini de ortaya koymaya çalışıyorum.

    tv’deki programım sona erince sosyal medyaya daha çok zaman ayırma şansım oldu. birçok takipçim ile artık düzenli etkileşime girebiliyoruz. ekşi sözlük’ten de böyle bir etkinlik için davet gelince açıkçası heyecan duydum. ister şekeri bol, isterse de acılı veya asiditesi yüksek olsun, sorularınızı cevaplamayı dört gözle bekliyorum.

    kanıt

    edit: sorular için çok teşekkür ederim. her soruyu cevaplayamadığım için kusuruma bakmayın. ekşi sözlük gerçekten değerli bir topluluk. inanın bana birçok gazetecinin röportajda sorduğundan daha derin ve ilginç sorular sordunuz. yakında tekrar bir arada olmak dileğiyle...

    sorularınıza verilmiş yanıtları görmek için şu bağlantıyı kullanabilirsiniz: (bkz: merhaba ben vedat milor sorularınızı cevaplıyorum/@vedat milor)

    not: soru cevap etkinliğini mobil ve web tarayıcınızdan takip edebilirsiniz.

  • başlık:yaptığım espiri sayesinde sharapova gibi kız

    entry:gibiyorum beyler.

    arkadaş grubuyla çok elit bir mekana gittik beyler. ben zaten bu kıza hasta oluyorum bebek gibi bişey.

    neyse bizi içeriye alan garson dedi ki '' efendim çin minderine oturmak ister misiniz ? ''

    bende dedim ki '' el mikseri ile kafiyeli olan bişeyin üzerine oturmak istemem .''

    daha fazla bişey söylemeye gerek yok sanırım.

    2.esprine gülebilen özürlü bi kızı istismar ediyosun

  • 1997 yilinda 39 yasindayken annapurna'da cig altinda kalarak hayatini kaybetmis efsanevi rus kokenli kazakistanli dagci. 8000 metre ve uzerindeki zirvelere tam yedi kere oksijensiz tirmanmistir. olumunun uzerinden neredeyse 10 yil gecmesine ragmen hala bazi yuksek irtifa hiz rekorlarinin sahibi kisidir. butun bu basarilari, hayattayken kendisine 'himalayalar'in tiger woods'u' yakistirmasinin yapilmasina sebep olmustur.

    dagcilik basarilarinin yaninda, kendisi en cok 1996 everest trajedisinde yaptigi kahramanca kurtarislar ile bilinir. kendisi, zirveden donmekte olan bazi dagcilari 8400 metre irtifada yakalamis olan ani bir firtinada, gozgozu gormez bir haldeyken yardim icin cadirinden cikmis ve dagda olmek uzere olan ve yon duygusunu tamamen kaybetmis 3 dagciyi teker teker resmen cadirlarina kadar surukleyip donmaktan kurtarmistir; akabinde daha yuksek bir irtifada yardima muhtac durumda olan ve kendisinin de rehber olarak dahil oldugu grubun lideri scott fischer'a yardim etmek icin tirmanmis, malesef cabalari fischer'i kurtarmaya yetmemistir. butun bunlari everest'in zirvesine oksijen tupu kullanmadan gerceklestirdigi tirmanistan hemen sonra yapmistir.

    olmeden once yazdigi the climb adli bestseller kitabi, 1996'daki trajedi hakkindadir ve ayni kitapta jon krakauer'in ayni olayi temel alan kitabi into thin air'de kendisi hakkinda yaptigi bazi suclamalara cevap verir.

    hayatini kaybettigi annapurna eteklerinde adina yapilmis mutevazi anitta kendisine ait su sozler yazar:

    "mountains are not stadiums where i satisfy my ambition to achieve, they are the cathedrals where i practice my religion - daglar, basarma hirsimi tatmin ettigim stadyumlar degil, dinimi tatbik ettigim katedrallerdir"

  • o kadar lafı ezberleyip geldikten sonra ezbere konuşmak diyen bir barzoyu barındıran yarışma.

  • mini şort giydi diye rahatsız edilme, laf atılma, ellenme, tecavüz edilme riski taşımadığından, ya da tecavüz edildiğinde şort giymesini tecavüzü haklı gösterecek zihniyetlerden uzakta olduğu için yurt dışına çıkınca gönül rahatlığıyla mini şortunu giyen türk kızı.