hesabın var mı? giriş yap

  • arkadaşlar üzgünüm ama sizden daha ilgi çekici birisini bulmuştur. çağ; bıkma çağı.

    edit: kadın suserlardan linç ya da dediklerimi yalanlar nitelikteki birçok mesaj aldım. böylece yukarıda söylediklerimin doğruluğu onaylanmış oldu. sayın hemcinslerim kimsenin cebinde beklemeyin, yedek plan olmayın. özsaygınız olsun.

  • odamı yeşile boyamış.
    o damı yeşile boyamış.
    o, damı yeşile boyamış.
    o da mı yeşile boyamış?

    yukarıdaki 4 cümlenin anlamı da aynı diyorsanız benim daha söyleyecek bir şeyim yok. de/da, noktalama işaretleri, her ne geliyorsa aklınıza dilde olmasının bir nedeni var işte, niye kullanmamak için bahane üretiliyor anlamıyorum!

  • lazer kelimesini duyduğumuzda en basitinden bir çoğumuzun aklına hemen star wars filmi düşer, çünkü dünyada en beğeni gören en ünlü lazer aleti ışın kılıcıdır diyebiliriz ya da başka bilim kurgu filmlerinde de benzerlerini görmüşsünüzdür.

    peki lazer nedir peki?
    lazer teknik olarak bir ışıktır; fakat oluşan ışık ve yayılması bakımından diğer ışık kaynaklarından farklıdır aslında.kabaca anlatacak olursak çeşitli atomları veya molekülleri yaymak için belli bir enerjiyle uyarılan bir madde çeşitli dalga boylarında ışık vermeye başlar ve elde edilen bu ışığı yükseltirsek tipik olarak çok dar bir radyasyon ışını üretmiş oluruz.

    işte lazer kelimesi de aslında ışığın üretilme prosedüründen dolayı light amplification by the stimulated emission of radiation( uyarılmış radyasyon emisyonu ile ışık amplifikasyonu ) kısaltması olarak ortaya çıkan bir anakronimdir .

    fizikteki bir çok fikir gibi bu fikrin babası da albert einstein'dır. albert einstein 1916 yılında uygun koşullar altında atomların aşırı enerjiyi ışık olarak ya kendiliğinden ya da ışıkla uyarıldığında açığa çıkarabilecekleri yönündeki bir önermede bulundu bu teorinin üzerine yıl 1953'e geldiğinde amerikandan charles h. townes ve rusyadan(sscb) aleksandr mihayloviç prokhorov ve nikolay gennadiyevich basov ayrı ayrı lazer'i keşfettiklerinden dolayı üçü de 1964 nobel fizik ödülü'nü paylaşmış oldu.

    lazerlerin keşfinin ardından bu durum bilim kurgu yazarlarını etkilediği gibi amerikan ordusunu da etkilemişti. düşünce olarak bir çok kişiyi etkilese de pratik uygulamaları biraz hüsrana uğradı diyebilirim ve hayatımıza etkili bir şekilde girmeleri için geliştirilmeleri yıllar aldı.

    1970'lere gelindiğinde ilk lazer tabancası yapılmıştı. eminim ki bu tabancayı hayalinizde canlandırdığınız. fakat hayaliniz suya düşecek diyebilirim, çünkü ilk lazer tabancası barkod tarayıcı olarak piyasaya sürülmesiyle ortaya çıktı.

    bu gelişmeler sonucunda hayatımızda bir çok şey için lazerleri kullanmaya başladık. örnekler verecek olursak; diskman gibi müzik çalarlar da , cdlerde, yazıcılarda, tıp alanında kullanılan cihazlarda(en bilineni göz bozukluklarının giderilmesinde), sunumda kullanılan işaretçiler de, mesafe ölçerler de(mesela bu sayede uydumuz ay'ın bizde her yıl uzaklaştığını bilmekteyiz), spektrometreler de ve günümüzde bir çok askeri silahlar da kullanılmaktadır.

    şu an biz konuşurken bile lazerlerin, fantastik ışığının etkisi büyüyerek birçok uygulama ve endüstri için vazgeçilmez birer gereklik haline gelmeye devam ediyor diyebiliriz. hatta allied market research (amr) tarafından yapılan tahminlere göre lazer pazarının 2026 yılına kadar 550 milyar doları aşabileceğini bile gösteriyor.
    video

    kaynak:12

  • temkinli yaklaşmıştım ama olmuş bu film. hatta çok iyi olmuş. şayet tıpkı bruce wayne'de olduğu gibi cyborg'un de gördüğü post apokaliptik görüntü referans alınırsa çok daha etkili bir devam filmi gelebilir.

    --- spoiler ---

    artılar
    - bir defa ilk filmde sevmediğim ne kadar şey varsa zack snyder hepsini çıkarmış. superman'in el kamerasıyla çekilmiş shrek çeneli görüntüleri yerine epik bir başlangıçla başlıyor film.
    -superman siyah kostümüyle arz-ı endam ediyor ve diriliş sahnesi çok daha anlamlı olmuş. hem onun sahneleri hem de ekibin geri kalanının aksiyon sahneleri daha heyecanlı ve anlamlı.
    -filmde cyborg'ün önemi artınca senaryo daha çok derinlik kazanmış. bu sevindirici.
    -maskesinin arkasından sırıtan, espiri yapan batman bu filmde yok.
    -rengarenk efektler yok. özellikle finaldeki savaş sahnesi flash sayesinde çok daha dramatik ve kanlı bir şekilde sonlanıyor. bayıldım!

    eksiler
    -snyder'ın hiçbir zaman sevemeyeceğim klip tadındaki müzikli sahneleri filmde bir kaç kez yer alıyor. ilk başta sevimli görünse de sonrasında ne gerek vardı diyorsunuz. özellikle doksanlı yıllarda müzikle sinema sanatını güzel bir şekilde kullanan onlarca film varken...
    -bol klipli görüntüler demişken, tabi boşluklar böyle dolunca, az diyalog bol ağır çekim görüntüler kaldığı yerden devam ediyor. daha fazla derinlik snyder!
    -steppenwolf hala bildiğimiz kötü adam. filmin zayıf halkası olmaya devam etse de, darkseid'ın bir kaç kez görünmesi hikayeyi toparlamış diyebilirim. steppenwolf'a hem görsel anlamda çizgi romanlardaki görüntüsüne sadık kalınarak daha az cgi kullanılsa, hem de karaktere daha derinlikli diyaloglar yazılsa bu film epic bir film olabilirdi.
    -müzikler genel olarak güzel olsa da, wonder woman ve amazon tema müziği kendini tekrar ediyor.
    -anladık mercedes filme sponsor olmuş da, markanın logosunu arka arkaya üç kez göstermek pek de hoş olmamış.

    --- spoiler ---

    eksiler fazla gibi görülebilir ancak ilk filmle genel olarak alakası olmayan, hem batman v superman'den hem de justice league'den çok daha güzel bir film var karşımızda.

    7.9/10

    edit:düzeltme

  • hazır ortam kadın cinayetleri konusunda hassasken bunu nasıl kullanırım diye düşünen habercilerin olduğunu gösteren olay. tamam cahil toplumuz ama hiç mi ajanlı film izlemedik? direk seçim kazandıracak bir hamle lan bu. o değil de insanlar ciddi ciddi inanırlar şimdi buna.