hesabın var mı? giriş yap

  • başlık : az önce minibüsteydim

    arkadan bi kadın "şu parayı alırmısınız" dedi. aldım parayı cebime koydum, ne kadar iyi insanlar var bu dünyada

  • cocuklarin hayal gucunun kanitidir. ben ak sakalli bir dede olarak tasvir etmistim ki bu da benim o zamanlar ne kadar hayal gucu kit bir insan olduguma isarettir;

  • "mümin çiftçi, küpçüler mahallesi’ne geldiğinde, kırmızı ışıkta duran araç sürücüsü resul ankıt’ın (26) yavaş kalkış yapmasına sinirlendi. aracından inen mümin çiftçi, resul ankıt ve yanındaki davut bilgin’e (29) silahla ateş etti. resul ankıt olay yerinde, davut bilgin ise kaldırıldığı sakarya üniversitesi eğitim ve araştırma hastanesi’nde yaşamını yitirdi."

    oğlum bu şaka mı? gta mı lan bu? adam kırmızı da yavaş kalktı diye 2 kişiyi öldürüyor biz nasıl ruh hastalarıyla yaşıyoruz? biz harbiden iyi hayatta kalıyoruz bu ülkede.

    tanım: ruh hastasının harman olduğu memlekette yaşanmış olay.

  • ugandalı bir arkadaşımın "bombaleeeyo" diye okumasıyla çığırından çıkan olay.

  • uğur mumcu'nun şu sözünü hatırlatan adamdır.

    "haklıdan değil de, güçlüden yana olanlar korkak ve kaypak olurlar. güç merkezi değiştikçe döner, sonunda fırıldak olurlar."

  • an itibariyle yandaş cnn turk ekranlarında "help turkey" paylaşımları tuzak mı diye utanmadan yayın yapıyorlar.

    efendim neymiş böyle paylaşımda bulunarak türkiye cumhuriyeti devletini aciz gösteriyormuşuz. devletimizin gücü yeterliymiş.

    ulan adi herifler, kaç gündür ülke alev alev yanıyor, söndürebildiniz mi?

    edit: dün yetmedi, bugün de tartışıyorlar....

    bunların inadına herkesi daha fazla "help turkey" paylaşımı yapmaya davet ediyorum. bunların bu yangınları söndüreceği yok...memleket yanıyor adamlar hala prestij peşinde, turizm peşinde...

  • boku çıkan sitelerdeki 'görsele uymayan ürün' gönderme çılgınlığının yanında bir şey değildir.

  • bu savaşta aşçıları rolü çok büyüktür zira belki de tarihte aşçıların kazandırdığı tek savaştır.

    olaylar şöyle gelişmiştir:

    1595’te ölen sultan 3. murad’ın yerine 3. mehmed tahta geçmiştir. hatta yeni padişah tahta geçişinin üzerinden çok zaman geçmeden, büyük bir yenilgi haberiyle sarsılmıştır çünkü 70 bin kişilik büyük bir avusturya ordusu, mehmed paşa komutasındaki estergon kalesi’ni ele geçirmiştir. bu yüzden vezirleri padişah’a dedesi kanuni sultan süleyman gibi sefere çıkması gerektiğini söylüyorlardı. devrin en önemli ulemalarından ve kendi hocası olan hoca saadettin efendi’nin de teşvikiyle, uzun bir aradan sonra padişah, ordunun başında 25 haziran 1596’da istanbul’dan hareket etmiştir. ordu, 12 ekim’de eğri kalesi’ni fethetmiş. iki ordu da, 22 ekim 1596’da haçova sahrasında karşı karşıya gelmiştir.

    avusturya ordusu 100 ila 120 bin askerden oluşuyordu. osmanlı ordusu da 50 bin kapıkulu, 60 bin eyalet askeri ve tatar atlısı ile 110 bin kişi kadardı. iki gün süren haçova muharebesinin birinci gününde, osmanlı kuvvetleri, avusturyalıların birliklerini püskürtmüş ve düşmana ağır kayıplar verdirmişti.

    ikinci gün ise avusturya birliklerinin şiddetli hücumu karşısında, osmanlı ordusunun sağ tarafı çökmüştü. harbe bizzat katılan tarihçi peçevi’nin anlattığına göre, ordunun hazinesini muhafaza eden sipahi ve yeniçeriler de mağlup olmuş, düşman, hazine sandıkları üzerine çıkarak, bayraklarını sandıklarının üzerine dikip, sevinçten dans etmeye başlamıştı.

    düşman askeri, hazine sandıklarına bayrak dikecek kadar yaklaşınca padişah üçüncü mehmed’in endişesi iyice artmıştı. hatta bazı düşman askerleri padişahın otağına kadar gelmiş, burada padişah’ı koruma derdine düşen enderun ağaları tarafından öldürülmüştü. savaş, bu derece aleyhte gelişirken, harp talihi beklenmedik bir şekilde türklerin lehine dönmüştü. osmanlı karargáhındaki seyis ve aşçılar yağmaya dalan düşman askerlerine karşı kepçe, balta, odun yarması, lobut ve odunlarla hücuma kalkarak, önlerine geleni tepelemeye koyulmuşlar ve "káfir kaçtı!" diye bağırmaya başladmışlar. bu sesin etkisiyle düşman askerleri paniğe kapılmış ve öncü kumandanı sinan paşa gizlendiği pusudan çıkarak süvarileriyle düşmanın arkasını sarmıştır. bataklıklara sürülen düşman askerlerinden 50 bini kılıçtan geçirilmiştir.