ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
aşk-ı memnu
-
liseyi bitirir bitirmez emmoğluyla evlenmek için düğün hazırlıkları yapan aristokrat kızı nihal, sözüm sana;
güzellik yarışmasına katılan kızlar bile ayıp olmasın diye soranlara üniversiteye hazırlanıyorum falan diyo.
sen bi kere sınava girdin, onda da topuklu ayakkabı giydin zaten, beğenmedin yarısında çıktın. bitti mi olay?
hareme cariye olmak için miydi o piyano, fransızca dersleri?
koluna kitapları sıkıştır yeşil adidas eşofman altını giy, dirsekten bükmeli çantanı tak saçlarına fön çektir dershaneye git, olmadı bi iki test çöz göstermelik.
hayır bi de iki işsiz yalı falan bakıyolar kendilerine. yanınıza alıcağınız süleyman efendiler bile sizden daha donanımlı lan.
evlilik, düğün ve behlül dışında bi bok konuştuğun da yok o pelin iyi dayanıyo sana, ben olsam senle bakkala gitmem.
haşmet babaoğlu'nun kılıçdaroğlu'nu ifşa etmesi
-
ooo 2023 yılının en ikna edici aktroll argümanı bu. arkadaşa 1 mayış ikramiye verin. şahsen ben igna oldum, artıkın oyum agbardiye :)))
ilk maaşla yapılanlar
-
anneme bulaşık makinası almıştım ahdım vardı, sonra pek bişi kalmamıştı maaştan, ama olsun, sevinçten ağlatmıştım ya o yeter, 12 senedir hala kullanıyor.
insanın içini bir anda acıtan sözler
-
18 yıldır oturduğumuz ve babamın içinde hayatını kaybettiği evden taşınırken kardeşimin söylediği:
"hoşçakal baba. biz gidiyoruz."
anneanne evi detayları
-
içi fincan dolu büfe
sürekli açık dini radyolar
yün döşek ve yorganlar
halı, olabildiğince çok halı
sürekli koşturan, telaşlı, pamuk yanaklı, mis kokulu anane.
rönesans'ı batsın her yer boya koktu diyen adam
-
saf, iyiniyetli fakat düz bir insandır.
rönesans sonuçta herkes bir sanatla ilgileniyor, resimdir, mimaridir, heykeldir... ee haliyle her tarafta bir boya kokusu, tiner kokusu, vernik kokusu filan, bir süre sonra rahatsız olmuş belli ki adamcağız. en sonunda da isyan etmiş, ''yeter lan'' demiş, ''boya kokusundan kafam beynim döndü, rönesans'ı batsin'' demiş.
''işte bu anlayış yüzünden ülkemizde sanat gelişmiyor'' diyerek bir hıncal uluç yazısı tadında bitiriyorum izninizle entryimi
uşak valisinin beyin yakan şehir turu
-
vali ilerledikçe arkasındaki kitle çoğalsaydı da kendimizi candan erçetin klibinde bulsaydık.
bulla
-
antik dönemlerde bir nesneyi mühürlemek için kil toprağın üstüne mühür basılırdı ve mühürlenmiş (konik) kil toprağına latincede bulla ismi verilirdi. genelde ticari işler için kullanılıyordu.
benim gibi karıştıran olursa diye "tılsım" ya da "muska" karşılığı da sözcüğün diğer anlamlarından biri. o da roma'da yeni doğan erkek çocuklarına doğumundan birkaç gün sonra kolye şeklinde takılırdı. o yüzden muska demeyi daha uygun buldum.
doların bir küsur lira olduğu dönemden anılar
-
180 liraya barselona gidiş dönüş uçak bileti alıp, 100'tl ile barselona -granada maçını izlemiştim. (yıl 2013)
manuş baba türkiye'nin yeni barış manço'sudur
-
(bkz: manuş baba kim a.q)
-
(bkz: kanım dondu şerefsizim)