ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
youtube'un logosunu fransız bayrağı yapması
-
abi ankara'nın göbeğinde 100 küsür kardeşimiz öldürüldü. bir gün sonra senin medeniyetler beşiğin, eski başkentin konya'da torku arena isimli stadında binlerce insan ışid tarafından katledilen vatandaşların için düzenlenen saygı duruşunu ıslıkladı.
fransa'da olağanüstü hal ilan edildi, fransa başkanı hemen ekranlara çıkıp halkının acısını paylaştı ve g20 zirvesine katılma planını iptal etti.
senin cumhurbaşkanın sarayına birkaç kilometre mesafedeki katliam yerine anmaya kaç gün sonra gitti?
kendi katledilen vatandaşına sahip çıkmaktan acizsin, gelmiş youtube'e çemkiriyorsun. hiç utanmıyorsun.
kişinin yaşlanmadığını anladığı an
-
süper bir an'dır. geçen gün taksiyle bi yere gidiyorum, taksi ışıklarda durdu. selpak satan bi kız yanaştı yanıma:
-işşallah üniversiteden mezun olursun, dedi. (bilgi üniversitesi'nin önündeyiz.)
-ee ben zaten mezunum ki, mezun olalı 10 yıl oluyo, dedim. (çocuğa da açıklama yapıyorum, nasıl sevindiysem)
başka bi gün benim çağırdığım taksiye bir teyze de el etti. "gel teyze, seni de bırakalım yol üstünde bir yere gidiyosan?" dedim. teyze, fiti fiti koştu geldi, bindi. ineceği yere geldik, inerken bana dönüp para uzattı.
-gerek yok teyze, zaten yol üstündeydi, lütfen, rica ederim, dedim.
-aaa olur mu, sen talebesin, dedi.
bana "talebe" didi. canım deyzem <3
(bkz: bana su verdi)
kpss sorularının 10 bin dolara satılması
-
(bkz: ösym'ye gelişi 9bin)
komutanı ile çikolata yiyen çavuş
-
(bkz: çavuşu tokatlamak)
şahtar donetsk
-
+ neden şaktar?
- çünkü okunduğu gibi yazılması lazım.
+ neden mönşengıladbah değil.
- çünkü latin o.
+ peki neden latin olan okunduğu gibi yazılmamalı ya da sadece başka alfabelerden dönüşenler böyle yazılmalı?
- çünkü biz de latin alfabesi kullanıyoruz.
the village
-
vizyona girdikten seneler sonra izleme şerefine eriştiğim, hem kafamı duvarlara vurduğum hem de izlemiş olmaktan mutluluk duyduğum film. çok şeyler anlatan film. shyamalan'ın her filminde olduğu gibi, izledikten sonra gene bir kafa toplama süresi geçirmem gerekti. filmin o masalsı atmosferinde kaybolmak yine harika bir tecrübeydi. film bittiğinde başka neler anlatmış olabilieceğini irdelemek te öyle.
filmdeki aşkın sessiz ve derinden anlatımı mükemmeldi. sadece bir elin bir başka eli tutmasının bu kadar güçlü bir etki yarattığı başka film de hatırlayamadım vallahi. lucius'un elinin, ivy'nin elini yakaladığı o sahneler, bir de james newton howard'ın müzikleriyle birleşince ortaya çıkan şeyi anlatmaya kelimeler yetmedi şimdi...
shyamalan her filmiyle gözümdeki yerini daha da yüceltiyor. the sixth sense ve signs haricinde her filmini çok geç izledim ama yarattıkları etkiler hiç değişmedi, her film önce "bu neydi be?" tepkisi ile karşılandı tarafımdan, sonrasında düşünüp durdukça çok sevdiğimi farkettim.
--- spoiler ---
lucius: why can you not stop saying what is in yours? why must you lead, when i want to lead? if i want to dance, i will ask you to dance. if i want to speak, i will open my mouth and speak. everyone is forever plaguing me to speak further. why? what... good is it to tell you you are in my every thought from the time i wake? what good can come from my saying i-- i sometimes cannot think clearly, or- or do my work properly? what gain can rise from my telling you... the only time i feel fear as others do, is when i think of you in harm? that is why i am on this porch, ivy walker. i fear for your safety above all others. and yes... i will dance with you on our wedding night...
--- spoiler ---
vedat milor'un cv'si
-
ne ara yemek yemiş bu adam diye sordum kendi kendime!
(bkz: yediğin içtiğin senin olsun gördüklerini anlat)
tanım: hayallerimdeki cv'dir.
erasmus'a gidip 20 ülke gezen türk kızı
-
ispanyanın en öğrenci dostu ülke olduğunu ve samimi olduğu söyleyen türk kızı. yolda adres dahi sorsanız sizinle ilgilenir, yardım ederler demiş; vay anasını ya adres sorsan bile söylüyolar demek taktir ettim ispanyolları. dediği gibi gerçekten dünyaya daha geniş pencereden bakmayı öğrenmiş ablamız.
maltepe'de 5 milyon kişi var dediler 500 kişi yok
-
recep tayyip erdoğan'ın son açıklaması. muharrem ince'nin maltepe'deki büyük mitingi için 500 kişi bile yok demiş. başta trolleme zannediyorsunuz ama ciddi ciddi herkesin gözü önünde gerçekleşen milyonluk mitinge dair bu yorumu yapmış. çevresinde kimse mi yok acaba, "reis abartıyorsun" diyebilecek? bu açıklama normal değil yani. okurken utandım vallahi.
tecavüze uğrayan kıza eniştenin de tecavüz etmesi
-
hiç hümanizm, hak, hukuk geyiklerine girmeden hadım edilmesi gereken kişi.
o çok kıymetli sikini işemeye kullansın.