hesabın var mı? giriş yap

  • makineleşme ve hızlı üretime geçilmesi ve kıyafet üretiminde pamuk, ipek, yün gibi doğal materyaller yerine daha ucuz olan polyester, akrilik ve naylon gibi sentetik materyaller kullanılmaya başlanması ile insanlara kıyafet üreticileri tarafından hızlı tüketim kültürü pompalanmaya başlandı. bilinçli olmayan tüketiciler ise "trend", "moda", " sezon" gibi içi boş kelimelerle kendilerine sunulan bu hızlı tüketim alışkanlığını hemen benimsedi ve kıyafet alırken sanki kıyafetin ölümcül bir hastalığı varmış gibi "1 yıllık ömrü var" ya da "3 aylık ömrü var " tarzında bir yaklaşımla aldığı kıyafete son kullanma tarihleri belirlemeye başladı. (bkz: fast fashion).

    peki gerçekte bu kıyafetlerin ömrü nedir?

    bu kıyafetlerin ömrünü anlamak için öncelikle günümüzde toplam kıyafet üretiminde kullanılan kumaşların yaklaşık % 72'sini oluşturan sentetik materyallerin yapısına ve gerçek ömrüne bakalım:

    "since synthetic fibers, which are used in 72 percent of clothing items, are non-biodegradable and made of plastic, they can sit in landfills for 200 years before they decompose."

    basit bir araştırma ile edindiğim bu teknik bilgiye göre polyester, naylon, akrilik gibi materyallerin doğada çözünmesi için 20-200 yıl arası uzun bir süre gerekiyor. bu şu demek oluyor ki aslında bizim alırken 3 ay ömür biçtiğimiz kıyafetlerin gerçek ömrü neredeyse 200 yıl kadar uzun. bu materyallerin doğada çözünürken çevreye ve kullanım esnasında sağlığımıza verdiği zarardan sanırım bahsetmeye bile gerek yok. bu durumda başlıkta kıyafet kullanımı için çok uzun bir süre gibi gözüken bir 5 yıl, 200 yıl gibi uzun bir süre göz önünde bulundurulduğunda aslında oldukça kısa bir süre. fakat bu durumda da karşımıza başka bir problem çıkıyor. özellikle çabuk tüketilip yenisi alınsın diye kalitesiz bir şekilde üretilen bu kıyafetlerin bir kaç kullanımdan sonra şekli bozuluyor ya da renginde değişiklik oluyor. bu nedenle bizler istesek dahi çoğunlukla bu kıyafetleri uzun bir süre kullanamıyoruz.

    bu durumda ne yapılabilir?
    diğer alternatif eskiden olduğu gibi yün, pamuk, ipek, keten gibi doğal materyaller kullanılarak yapılan ve tarz olarak da "zamansız" diye tanımlanan kıyafetleri tercih etmek. çünkü bu materyallerin hem kullanım ömrü çok daha uzun, hem de doğa da yok olmaları kısa bir süre alıyor ve çözünürken doğal oldukları için çevreye ve kullanırken vücudumuza her hangi bir zarar vermiyorlar. fakat bu seçenekte de önümüze çıkan başka problemler söz konusu.

    tarım ve hayvancılığa geçildiğinden beri dünya nüfusu hızlı bir artış içinde ve küresel ısınmanın etkisiyle de ne mevcut nüfusun ihtiyacına yetecek miktarda tarım ve hayvancılık yapıp yün, pamuk, ipek gibi doğal tekstil ürünleri üretecek kadar tarım yapılabilir arazi var şu an, ne de bu bitki ve hayvanların ihtiyacını karşılayacak kadar su dünyada. bu nedenle pamuk, yün ya da ipek gibi materyaller kullanmak ne yazık ki günümüz şartlarında çok sürdürülebilir değil. (bkz: iklim krizi).

    peki ne yapılabilir?
    geriye tek bir seçenek kalıyor, bilinçli bir şekilde kaliteli, uzun ömürlü, zamansız, doğal ya da geri dönüştürülmüş ürünler tercih edip daha az tüketmek. ikinci el kıyafet kullanmak da tavsiye edilebilir bir çözüm. özetle bütün bu faktörler göz önünde bulundurulduğunda bir kıyafeti 5 yıldan fazla kullanmak sanıldığı gibi abartılı bir süre değil aksine oldukça kısa bir süre.

    kaynakça
    sürdürülebilir moda
    sentetik materyaller
    tekstil ve kıyafetin tarihi

  • nedense boykot başladığından beri sol frame de pınar ürünlerine ait başlık görmeye başladık.
    bir tek benim dikkatimi çekti herhalde..

    neyse sucuk dedin mi benim aklıma bir tek cumhuriyet sucukları geliyor valla... muazzam

  • yahu arkadaş 2024 e giricez 2024!
    koskoca bir ülkenin "başkentinde", vahşi hayvanlar dolaşıyor, insan avlıyor.

    tekrar ediyorum, bir ülkenin başkentinde vahşi hayvanlar insan avlıyor. burası bir afrika ülkesi değil.
    orta asyanın veya hindistanın unutulmuş bir köyü de değil.

    türkiye burası türkiye. utanın be utanın. utanın.

    ek; zafer partisinden bu konunun kökten, temelli çözümü ile ilgili çalışma ve vaatler bekliyorum. bir siz varsınız bu ülkede bizi düşünen. lütfen görün, duyun bizi.

  • aynı sınıftan 10 tane full çeken öğrencinin çıkmasını insanlara inandırabileceklerini zanneden idarecileri ortaya çıkarmış müthiş olay.

    bu insanların zekalarıyla alay etmek değil bildiğin ana bacı küfretmektir.lan bir bok yiyorsunuz bari bunu bu kadar göstere göstere yapmayın.milyonlarca çocuğun hakkını yiyorsunuz vicdanınız hiç mi sızlamıyor.

  • uzun zamandır aklıma takılmış sorudur. gülünecek bir şey olabilir farkındayım fakat gerçekten merak ediyorum.

    şimdi biliyorsunuz milyarlarca gezegen var. ya bu gezegenler, galaksiler; bizde olduğu gibi birleşip başka komplike bir canlının bedenini oluşturuyorsa?

    hatta aklıma şu da geldi, biliyorsunuz kanser kontrolsüzce çoğalan ve durdurulamayan hücrelerdir. insanoğlu başka bir canlının kanseri olabilir mi?

    çünkü biz de kontrolsüzce çoğalıp içinde bulunduğumuz gezegene zarar veriyoruz.

    bilmiyorum çok garip gerçekten.

  • meral akşener'in 09.07.2019 tarihli grup toplantısında kurduğu fantastik cümle. hem chernobyl dizisine gönderme yapmış hemde durumumuzu çok güzel özetlemiştir.