hesabın var mı? giriş yap

  • %20 ile türk kızlarına göre olmadığım sonucunu veren test.

    çok da fifi. fransız kızları iyidir. (ama afedersiniz taharet almıyorlar)

  • bu zorbalığı yapan kişilerin aileleri de bence sorunlu, kötü insanlardan oluşuyor olmalı.
    eğitim ailede başlar, öğretim ise okulda.
    ne kadar üzücü ki kötü aileler var ve böyle kötü cocuklar yetiştiriyorlar.

  • on yıl falan önce, bir yaz vakti ailecek köydeyiz. o zamanlar babamın en sevdiği çocuğu olan tofaş marka 92 model doğanımızı alıp arkadaşlarla köyün üst taraflarında bir tepeye içmeye gidiyoruz. birkaç kişi daha katılıyor bize sonradan, kalabalığız, içip eğleniyoruz. tam sabahın dört buçuğunda araba yanmaya başlıyor alttan, muhtemelen kuru otlara atılan bir sigara yüzünden. hep birlikte güç bela söndürüyoruz arabayı, motordaki kablolar yanmış, kaporta falan kararmış. sabah altı gibi eve dönüyorum, ne işi varsa o saatte babam avluda karşılıyor beni, dikilmiş bahçenin ortasına, eller arkada bağlı, üstünde atleti, altında çizgili picamasıyla, benim yüzüm falan is içinde, üst baş rezil, kollarımda ufak yanıklar var ama o hiç bakmıyor bile yüzüme, "baba" diyorum, bi yalanlar falan kıvırıcam, fırsat vermeden "sus, içeri git" diyor gözlerini arabadan hiç ayırmadan, içeri giderken anneme sokuluyorum, "ne işi var ya bunun bu saatte ayakta" diye soruyorum, "ne bileyim oğlum, sabahın dört buçuğunda kalktı, içim yanıyor hanım dedi, bir daha da uyumadı, dikildi orda" diyor. ulan diyorum aşka bak, adam telepatik bir bağ kurmuş arabayla, saniyesinde hissediyor, orda yanan ben olsaydım umrunda olmazdı adamın yeminle, devam ederdi horul horul uykusuna ama arabanın lastiği bile inse kalkar sabah dörtte "nefesim kesiliyor hanım" diye.

  • doğuştan sahip olduğu yeteneğe, kazandığı kamyonla paraya, etrafında pervane olan kızlara, 7/24 kendisine dalkavukluk eden menajerlere rağmen zerre şımarmayıp hala it gibi çalışan, en büyük yıldızı olduğu takımın aynı zamanda en çok çalışan oyuncusu da olan, takımın yenik olduğu maçın 90. dakikasında bile 70 metrelik deparlar atan ve tüm bunların karşılığını alan saygı duyulası adam.

    böyle adamları görünce, türklere futbolun yasaklanması gerektiğini düşünüyor insan. şampiyon olan takımın ilk onbirinde selçuk şahin diye bir adam var lan..

  • telomerler dna'ların uç kısımlarıdır. genetik bilgilerimizin koruyucu kalkanları sayılır. hücre bölünmesiyle onlar da kısalmaktadır. kimyaları, uzantıları oldukları dna zincirine benzer. telomerler dna'ları koruma vazifesini üstlenmiş olmasalardı hücre bölünmesi sonucu kromozomlarımız kısalır, bu da genetik bilgilerimizi kaybetmemiz anlamına gelirdi. kromozom uçları birbirine yapışabilir, yıpranabilir ve dış etkilere karşı korunmasız olurlardı. telomerler sayesinde genetik bilgimiz eksilmeden hücre bölünmesi gerçekleşiyor. ve bilindiği gibi hücre bölünmesi yaşamın devamı anlamına geliyor.

    bir hücre, içinde ters gidebilecek her şeye karşı önlem alabiliyor. örneğin; bozulmuş bir dna çok tehlikeli olduğundan, hücre bunu fark edip onarabiliyor. uçlarındaki telomerler olmasa, hücre sağlıklı bir dna'yı bozuk olarak algılayıp onu onarmaya çalışırdı. ancak bozuk olmayan bir dna'ya müdahale etmek, hücrenin kanser olmasına ve ölümüne yol açabilir. telomerler bu aşamada da dna'ları koruyor.

    telomerler koruyucu kalkan görevlerinin bedelini, bölünmede kısalarak ödüyorlar. çok kısaldıkları zaman hücre artık bölünemiyor ve aktivitesi duruyor. bu da hücrenin ölümü anlamına geliyor. telomerler insan hücrelerinin 50-100 kez bölünmesine olanak sağlıyorlar. insan hücreleri telomer limitine ulaştığında, ölen hücrelerin yerine yenileri gelmezse, kırışıklık ve daha zayıf bir bağışıklık sistemi gibi belirtiler gözleniyor. bu süreç yaşlanmanın yanı sıra, kanser ve yüksek ölüm riskiyle de ilişkili.

  • benim gibi kurumsal firmada çalışanlar ve devlet memurlarının tuzu kuru, maaşlarımızı çatır çatır alacağız. özel sektörde çalışıp patronun insafına kalanların ne halleri varsa görsün, sunta kemirsin denmiştir.