hesabın var mı? giriş yap

  • kafası trilyon olmuş elemanın, elinde mikrofon gözünde güneş gözlüğü ve kafasında fesiyle dolaşan bir muhabir tarafından durdurulmasının tribini yaşamaya kalktım da, dağlara taşlara. vay amk.

  • allah, kimseyi bu duruma düşürmesin. keşke yaşayıp da savaşsaydın. şimdi oğluna birileri o pantolonu hediye eder. şov yapar. okulunda ilk hafta sürekli başı okşanır.
    ve sen, bir çocuğu babasız savaşmak zorunda bıraktığınla kalırsın.
    yine de kardeşimiz buraları okursa bilsin ki şimdi okuyup yükselmenin tam zamanıdır.
    pes etme sen sakın.

  • hem reklamın iyisi kötüsü olmaz diyerek adlarından söz ettirmeyi bilmişlerdir hem de "ama siz haklıydınız ve biz de patateslerimizi değiştirdik" diyerek samimiyet puanı toplamak istemişlerdir. reklamcılık başarısıdır.

  • geçen hafta, bizim şirkette çalışmak isteyen biriyle yaptım. çocuk şirketteki hiyerarşi ile ilgili bazı çekincelerinden bahsetti, ben de "merak etme, sen direkt patrona bağlı olacaksın, burda kimse senin sikine osuramaz" dedim adama. bugün başlaması gerekiyordu ama gelmedi herif.
    var ya bütün bu dünya kurumsal olur da, benden yine de bi sik olmaz ha.

  • "tırda silah varmış" denileceğine "tırda makarna varmış size vereceklerine suriye'ye yollamışlar; hem de fiyonk makarna olm!" deselermiş daha büyük tepki alabilirlerdi. bu haliyle kimsenin sikinde olmaz.

  • otel rezervasyonu yaptır sevgiliye, gerekirse öde. bunlara rağmen ex'in evinde kalmayı tercih ediyosa ee o zaman next de kardeş.

  • polisiye türünde olması mantıklı olacak bir kitaptır. kitap okuma alışkanlığı kazandırması açısından sürükleyici ve kaliteli polisiye romanları/hikayeleri bir adım daha önde görüyorum. kalınlığıyla korkutmayan, içeriğiyle keyiflendiren, hızlıca sonuca giden polisiye deyince de aklıma ilk sherlock holmes hikayeleri geliyor. yerli yazarlarımızdan ahmet ümit'in çoğu kitabı bu açıdan güzeldir.

    polisiye kitapları bir kenara koyarsak ben şahsen tanıdığım az kitap okuyan kişilere sıklıkla sait faik'in öykü kitaplarını(özellikle lüzumsuz adam), çehov'un seçme öykülerini, stefan zweig'in satranç'ını ve amok koşucusu'nu öneriyorum.

    bazı yazar arkadaşlarımızın ulysses, tutunamayanlar, yabancı gibi kitapları önerdiklerini görüyorum ki bu oldukça saçma geliyor. tamam,güzel, siz bu kitapları okumuşsunuz, bunu belirtme ihtiyacı hissetmişsiniz (ki bahse girerim ulysses'i okuduğunu iddia eden kişileri çoğu bitirememiştir) ama hiç kitap okumayan birine bu kitapları önerirseniz en az bir kaç yıl daha bir şey okumamalarını garanti altına almış olursunuz.

  • bilinen bir sağlık sorununun olmaması, daha düne kadar sosyal medyada çok aktif olması, tığ gibi adam olması vs. nedeniyle ölümü çok şaşırtmış ve üzmüştür. ölüm nedenini gerçekten çok merak ediyorum. bir yakınımı kaybetmiş kadar üzüldüm doğrusu.