hesabın var mı? giriş yap

  • şöyle kafa dengi 1-2 profesör, bir de merkezi yerde kelepir bir apartman bulursam (kapanmış dersane filan varsa en idealı o aslında) açmayı düşlediğim üniversite.

    ki insanlara "hangi üniversiteden mezunsun?" diye sorduklarında "oxford ve harvard üniversiteleri" diyebilsinler. göğüslerini gere gere.

    gerek eğitim kadrosu gerek yenilikçi yönetimi gerekse sosyal imkanları olarak devrim....yaratmayacak bir üniversite şimdi doğruya doğru.

    ama işte ücretsiz kablosuz internet olur. bir iki pinpon masası koyarız. sigara odası, kantini filan olur. yeter bence.

  • acil serviste en sık rastlanan haliyle ;
    - ya yok karıcığım adamın biri çıktı aniden çarpıştık (alkollüdür kendisi)
    - valla bir çizik sadece ( çizikmi ?)
    - gerek yok dedim ama zorla getirdiler (ohaanzi )
    - bak doktoru vereyim istersen ( yalvarır gözlerle bakar )
    - tentürdiyot sürdüler sadece ( dikiş atıldı kırıkları da var )
    - şimdi çıkıyorum hastaneden ( çıkamayacak )
    - tabi yalnızdım ( ehehe )

  • nadir bir hastalık spinal muskuler atrofi'de (sma) kullanılan antisense oligonükleotid (aso) ilaçtır. ticari ismi spinraza. 2017 itibariyle tıp tarihinin en pahalı kabul edilen ilaçlarından biri. teknik terimler ve tanımlardan sonra konuyu biraz türkçeleştirelim.

    sma kasların hareketine aracılık eden motor nöronların (sinir hücrelerinin) ölümüne neden olan genetik bir hastalıktır. omurilikteki motor nöronların ölmesi ile hareket sinyali alamayan kaslar yıkıma gider. kaslar sadece uzuvlarda değil akciğerlerde de yıkıma gittiği için bebekler çoğu zaman çocukluk çağına gelmeden kaybedilir.

    kasların yıkımıyla sonuçlanan motor nöron ölümünün ana sorumlusu smn genidir. smn motor nöronların sağkalımı kelimelerinin ingilizce kısaltmasıdır. proteinler genlerden mrna (mesajcı molekül) aracılığıyla üretilir. nusinersen, protein üretimine aracılık eden (sense) dizi ile eşlenmek (antisense) üzere etki eden mrna parçacıklarından (oligonükleotid) ibarettir. hastalığın nedeni olan nöron ölümüne engel olacak proteinin üretilmesinde karmaşık ve kritik bir rolü vardır.* bu kritik rolü üstlenen nusinersin sayesinde smn proteni artar, kaslara giden kablolar olarak düşünülebilecek motor nöronlar sağ kalır, hareket yeteneğindeki bozulma durur ya da yavaşlatılır ve en nihayetinde hastanın ölümü engellenir.

    amerika'da bir ilacın satışı ve dağıtımı için olmazsa olmaz fda onayı bu tedavi için ekim 2016'da alınmış. ilk araştırmaların da 2004'te başladığı biliniyor. yeni bir ilaç olmakla birlikte pahalılığı (ilk yıl tedavi masrafı 750.000 dolar) nedeniyle büyük tartışmalar yaşanıyor. nadir hastalıklar için endüstrinin nadir olarak harekete geçmesi açısından da bu ilacın geliştirilmesi önemli bir adım olarak kabul ediliyor. umarım gelecekte ülkemizdeki sma hastalarının sancılı bekleyişinde mutlu bir son olarak anılan ilaç olur.

    *ek not: nusinersenin bahsettiğim karmaşık ve kritik rolünü konu dağılmasın diye buraya taşıdım. konuyla ilgilenenler için şöyle anlatabilirim:

    sma hastalığında mutasyon nedeniyle normalde çalışırken işlevsiz hale gelen smn1 genidir. bunun yedeği ama normal koşullarda da tembel olup çalışmayanı smn2 geni. smn2 geninin tembellik nedeni smn1'de de bulunan exon 7 bölgesindeki tek nükleotid (harf) farkı. bu tek harflik fark nedeniyle smn2 exon 7 bölgesi (şifre sözcük) normal şartlarda kesilir ve atılır, yani okunmaz. smn2 exon7 okunmayınca anlam kaybolur ve canlılık proteini üretilmez. nusinersen tam burada devreye girer. exon 7'nin atılmasına neden olan mrna'a antisens olarak (bir nevi karşısına dikilerek) bu kesilme işlemine engel olur. şifre kelime tek harf hatasına rağmen kabul edilir ve hedef protein smn artık üretilebilir. bu olayın şöyle bir görseli var.

  • çekimlerinin çoğu basmane'de gerçekleştiren sağlam bir zeki demirkubuz filmi. bir sahnesi çok komiktir. derya alabora haluk bilginere der ki:
    "-işim var şu çocuğa bak biraz..."
    haluk bilginer der ki:"tamaammm.."
    derya alabora haluk bilginer'i uyarır:"sakın kaybetme ha. dalgınsındır sen."
    bunun üzerine haluk bilginer der ki:"çakmak mı lan bu?"
    işte bu ufak diyalog yönetmenin ne kadar iyi bi gözlemci olduğunun minik ve mizahi bir kanıtıdır.
    (bkz: en sık kaybedilen şeyler)

    bunun yanı sıra fimde bir kır sahnesi vardır ki, haluk bilginer'in 7 dakikayı aşan tiradıyla unutulmazlar arasındaki yerini almıştır. bekir* bir yandan cigaralağını çeker, bir yandan hastalıklı bir aşkın ve hayatın geride bıraktığı 20 seneyi anlatır yusuf'a *. olağanüstüdür... tek kelimeyle olağanüstü...

  • en yükseğe sıçramak için en aşağı eğilmek gerekir. (hele bi otur soluklan yeğenim)

    en geriye gerilen ok en uzağa gider. (gerçi önemli olan hedefi vurmak ama çok takılmayalım buna)

    dibe vurduysanız üzülmenin ne anlamı var? artık gidilecek tek yön yukarısı! (vardır herhalde böyle bir söz, bir tarafın hasta olduğu romantik holivud film repliği gibi)

    ciddi olmak gerekirse;

    "hayaller gökyüzündeki yıldızlara benzer. onlara dokunamazsın ama karanlık gecelerini aydınlatan onlardan başkası değildir."

  • cem yılmazlı doritos alaturka reklamlarının döndüğü zamanlar.

    dilime de; senin bir cipsten beklentin nedir lafı dolanmış.

    bakkala cips ve kola almaya çıktım hazır alaturka almışım, cipsi elime alıp tezgaha hafiften fırlattım;

    burhan abi senin bir cipsten beklentin nedir?
    - bir milyon yediyüz elli.

  • valla kendisinin de evladının da hayati tehlikeyi atlatıp iyi olduğu haberine denk geldiğinde resmen gülümsedim ve inanılmaz mutlu oldum. 2 yaşındaki çocuğun 4. kattan beton zemine düşüp sağ kalması mucize evet ama özellikle annenin o yükseklikten düşüp bırakın sağ kalmayı tek kemiğinin bile kırılmaması kesinlikle akılalmaz.

    yaratıcı kesinlikle koruyor anne'leri. ve hep korusun onları ve evlatlarını.

  • vatandaş domates yerine badminton topu yesin böyle açıklamaları yapanlara göre. enflasyon gıdaya göre mi hesaplanır canım. ayrıca hakkatten gıdaya göre hesaplansa herhalde %40 falan çıkardı bu arada.

  • aslında çok kolay hayatımdan insan çıkaramam ama şöyle oldu

    çocukluk arkadaşım telefonla çok sık görüşürdük yalnızca yaz aylarında yan yana gelebilirdik. biraz patavatsızdı ama son zamanlarda iyice zıvanadan çıkmıştı.

    genellikle bar çıkışı gecenin bir yarısı eve dönerken ( ya da normal bir saat eve giderken yolda köpek varsa ve etrafta kimse yoksa ) arar uykumu böler beni konuşmaya mecbur eder sonra " ben eve geldim. " deyip bir sağ ol bile demeden telefonu suratıma kapatırdı. bu bence bir insanla ilişkinizi kesmek için yeterli bir neden olabilir ama biz eski dostuz.

    sürekli yalnızlıktan şikayet ediyordu ( hangimiz etmiyoruz ki ) bir gün yine aradı çok sinirliydi ve

    - ya bi adam var yazıp duruyor. neyine güveniyor anlamıyorum ki. hadi sen olsan neyse de... ( burdan sonrasını pek dinlemedim. sen olsan derken ya kendini çok ciddiye aldı ya da beni çok hafife.) ( bu benim ondan biraz uzaklaşmama neden oldu.)

    sonra birgün benim konuşmaya ihtiyacım oldu hep o beni esir alacak değil ya aradım. olanları anlattım ( o zaman hayatımda biri vardı benden annesine bahsetmişti annesi de ona " oğlum o boşanmış aile çocuğu onun aile kavramı olmaz." demişti ve bu beni çok üzmüştü. gerçekten çok üzüldüm yani. birine anlatmak istedim.) aldığım cevap

    - hahahaha ay gerçekten öyle mi demiş ya aslında annenle babanın hiç evlenmediğini duysaydı.

    ( destek olmadığı gibi arkadan yaptıkları dedikoduları asılsız pis iftiralarını da ağzından kaçırmış oldu.)

    resmen koyunda beslenen yılan. bence bu nedenler çok bile.

  • lisede aşık olduğum kız biraz şımarık ve dobraydı. bir gün sınıfta bunun yanında bi arkadaşım sadece kibarlık olsun diye sen de yakisiklisin ha dedi. bu kız bunu duyunca ahahaha bu mu yakışıklı ahahaha falan dedi . o an biraz üzülmüştüm açıkçası.

    üzerinden yıllar geçti . büyüdüm, yüz hatlarım daha erkeksi bir hal aldı . epey yakışıklı , görenin dönüp bir daha baktığı erkek oldum . ınstagram hesabim da herkese açık, bu kız bir kaç hafta önce beni takip etmiş. sürekli storylere alev atıyor, mesaj atıp flört etmeye çalışıyor falan. demeyi çok isterdim ama liseden beri tipim pek değişmedi ,yine çirkinim sanırım. sadece biraz serpildim o kadar . geçen bu kıza denk gelince takip isteği attım, hemen engeli basmış . yani bence doğru bir önerme

  • selam xbox severler. microsoft'un yerel fiyatlandırma ile bizlere sunduğu bir çok oyunda mükemmel indirimler olduğunu duyurmaktan mutluluk duyuyorum.

    1- gelmiş geçmiş en iyi oyunlar arasında zirveye oynayan, vahşi batı temasını arşa çıkaran red dead redemption 2 oyunu 154 liraya, bu yetmez ben ilk oyunu da oynamak istiyorum diyorsanız red dead redemption 1 de 54 liraya,

    2- efsanevi metro serisinin en son çıkan oyunu dahil olmak üzere 3 oyununu birden içeren metro saga bundle paketi 34 liraya,

    3- dövüş oyunları arasında kült yapımlardan biri olan mortal kombat xl, 31 liraya,

    4- görsel tasarımı ile bizi kendine hayran bırakan, bulmacaları ile zorlayan, korkunç ve acımasız bir dünyada hayatta kalmaya çalıştığımız little nightmares 14 liraya,

    5- gotham'ın en kötülerine karşı deneyimsiz bir maceraya atıldığımız, süper kahraman oyunları arasında en iyileri olarak nitelendirilen 3 muhteşem batman oyununa ek paketleri ile ev sahipliği yapan batman arkham collection 61 liraya,

    6- dc evrenindeki bilinen neredeyse bütün karakterle kurgulanan, destansı dövüşlere tanıklık eden injustice 2 21 liraya, daha önceki oyunu olan injustice gods among us 9 liraya,

    7- need for speed, plants vs zombies ve unravel oyunlarını içeren ea aile paketi 19 liraya,

    8- orta dünyada geçen sayılı kaliteli oyunlardan biri olan middle earth shadow of mordor 15 liraya,

    9- maziye gidip eski günleri yad etmek isteyen dövüş oyunu severler için street fighter iv 9 liraya,

    10- dead island ve dead island riptide oyunlarını içeren dead island definitive collection paketi 16 liraya,

    11- star wars evreninde uzay savaşlarına daldığımız star wars squadrons 27 liraya,

    12- son zamanlardaki en yaratıcı evren birleşmesine sahip olan bridge constructor portal oyunu 7 liraya,

    13 - savaşların harabeye çevirdiği, büyünün hüküm sürdüğü eski dünyada geçen aksiyon rpg warhammer chaosbane oyunu 11 liraya, yeni nesil versiyonu ise 17 liraya,

    14- duyurulduğu zaman dünyayı kasıp kavuran fakat çıkışında herkesi hayal kırıklığına uğratan watch dogs oyunu 22 liraya,

    15- 80lerin japonyasında geçen, ilk çıktığı zaman açık dünya oyunlarında çıtayı belirleyen shenmue serisinin ilk 2 oyunu toplamda 25 liraya,

    16- 60ların sonunda amerikalı genç bilim adamı olarak nefes kesici bilim kurgu maceralarına atıldığımız trüberbrook oyunu 8 liraya,

    17- i. dünya savaşı'nda düşman cephelerde karşı karşıya gelen iki askerin hikayelerini anlatan duygusal ve öyküsel bir macera olan 11-11 memories retold 20 liraya biz oyunculara sunulmuş durumda.

    bunların dışında bir çok oyunda büyük küçük indirim bulunmakta. tüm indirimlere ise buradan ulaşabilirsiniz. 2-3 liraya da 1000 liraya da oyun bulabilirsiniz. sık sık xbox mağazasına göz atmakta fayda var. güncel kura göre inanılmaz ucuz oyunlar bulabiliyorsunuz.

    bu arada cumhuriyetimizin 100. yılını kutlar, başta gazi mustafa kemal atatürk ve silah arkadaşları olmak üzere tüm şehitlerimizi saygı ve rahmetle anıyorum. yaşasın cumhuriyet.