ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
yaran facebook durum güncellemeleri
-
“herkes din çalıştı, soru coğrafyadan geldi.
ve ülke sınıfta kaldı!”
her şey bitti derken çıkagelen insan
-
size umut getirir, daha çok canınız yansın diye.
dış görünüşün her şey olduğu gerçeği
-
lisede aşık olduğum kız biraz şımarık ve dobraydı. bir gün sınıfta bunun yanında bi arkadaşım sadece kibarlık olsun diye sen de yakisiklisin ha dedi. bu kız bunu duyunca ahahaha bu mu yakışıklı ahahaha falan dedi . o an biraz üzülmüştüm açıkçası.
üzerinden yıllar geçti . büyüdüm, yüz hatlarım daha erkeksi bir hal aldı . epey yakışıklı , görenin dönüp bir daha baktığı erkek oldum . ınstagram hesabim da herkese açık, bu kız bir kaç hafta önce beni takip etmiş. sürekli storylere alev atıyor, mesaj atıp flört etmeye çalışıyor falan. demeyi çok isterdim ama liseden beri tipim pek değişmedi ,yine çirkinim sanırım. sadece biraz serpildim o kadar . geçen bu kıza denk gelince takip isteği attım, hemen engeli basmış . yani bence doğru bir önerme
kitapçıya gidip günde 20 sayfa bedava kitap okumak
-
bu iş için eziklenmeden yapılacak bir yer icat edildi. hesaplayan mini çakal olmaya hiç gerek yok.
(bkz: kütüphane)
yaran olaylar
-
koç yumurtasının bolca tüketildiği yurdumun bi köşesinde, mem-et isimli süper yaratıcı mahalle kasabında bayan bir müşteri ile birlikte sıra bekleniyordur. kanı kaynayan ve muhtemelen kasabın daimi müşterilerinden biri olan açıksözlü vatandaşın içeri girmesiyle 'usta daşşşşak var mı?' diye sorması bir olur. birden ortam sessizleşir, bir tek western filmlerindeki gibi ortadan yuvarlanarak geçen diken yumağı eksik kalmıştır.açıksözlü vatandaş kısa sürede kasapta beklemekte olan bayanı farkeder ve durumu toparlamaya çalışır: 'pardon usta taşak var mı?' (bkz: and the oscar goes to)
okan bayülgen'in akıllı telefon yorumu
-
çok yerinde ve doğru bir yorumdur.
nasıl da kendinizi gördünüz dimi?
sözde "akıllı" telefon yaratıcılığı öldüren, hobi edinmeyi bitiren ve kişinin kendiyle baş başa kalmasını engelleyen bir alet haline geldi.
telefonuna hiç dokunmadan yarım saat geçiremez oldu insanlar. korkunç bir şey.
mid-atlantic
-
amerika'da hollywood ve broadway 'de 1970'lere kadar kullanılan medya / film / tiyatro ingilizcesi.
biz de ki zeki müren türkçesi'nin karşılığıdır. günlük hayatta kullananı bulunmaz , çünkü konuşmak için özel bir eğitim gerektirir.
hollywood'da sessiz sinemadan sesli sinemaya geçilmesi ile her aktörün ve figuranın , özellikle göçmen olanlarının aksanının anlaşılması zor olduğu için , film çeken stüdyoların toplanarak üzerinde anlaşmaya vardığı ortak aksan olmuştur.
filmler bu aksan ile dublajlanmış veya aktörlere bu aksan öğretilmiştir.
ayrıca amerika birleşik devletlerinde uzun bir süre entel kesim ile taşra / işçi sınıfını ayıran aksan olmuştur. 1950'li yıllar itibarı ile sinemanın daha da yaygınlaşması , seyircinin çoğalması ve yerel aksanların filmleri daha inandırıcı kılması neticesinde yavaş yavaş sinema ve sanatta ki yerini kaybetmeye başlamıştır.
zira amerikan iç savaşı'nda geçen bir filmde texas'lı çiftlik sahibinin bu aksan ile konuşması ne kadar komik duruyorsa yeşilçam'da her 3 filmden birinde köyden istanbula göçen gurbetçilerin harika türkçe konuşması o kadar saçmadır.
facebook'ta hediye çiçeğin fotoğrafını paylaşmak
-
ohoo bu paylaşım az bile.
size şimdi gün içinde paylaşılan 2 adet kareyi anlatmak istiyorum. lan aslında şeytan diyor direkt koy resmi buraya da hadi neyse. bu kız mafya bozuntusu süper zengin biriyle evli onu da not olarak vereyim.
paylaşım 1: kızımızın son model bmw'sinin içini kırmızı gül yapraklarına boğmuş beyimiz, 4-5 farklı poz çekilmiş ve ortaya karışık bi kolaj yapılmış. bu paylaşım öğle saatlerinde.
paylaşım 2: akşam saatlerinde de asıl görüntü geliyor. küvet doldurulmuş, etrafında mumlar loş bir ortam. suyun üstü gül yapraklarıyla dolu. bu paylaşımın en deli noktası da fotoğrafa yapılan yorum "arabayı anladık da banyoda ne işiniz var". lan ne işi olacak, kıza kese atacak hali yok ya.
21 aralık 2021 kimsenin ne olduğunu anlamaması
-
18 gol yedik, 4 gol attık diye seviniyoruz. yediğimiz goller, yiyeceğimiz gollerin teminatıdır.
olan bu.