ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
that's what she said
-
şunun için türkçesi ''anan da öyle diyordu'' demeyin. çünkü değil. that's what she said herhangi bir kişiyi spesifik olarak belirtmez. saygısız bir komedi olmamasının sebebi odur. ama ''anan da öyle diyordu'' dünyanın en iğrenç söz kalıplarından biri.
sözlükçülerin yediği tarihi ayarlar
-
pazar günü içimden, geldi, kahvaltıyla akşam yemeğini ben hazırladım. normal zamanlarda, mutfaktaki yardımım üst raflardan bir şeyler almakla sınırlı. aslında fena değilim yemek yapmakta ama işime gelmiyor hazır yapan varken.
kız arkadaş - napıyorsun?
ben - yemek hazırlıyorum.
kız arkadaş - e kahvaltıyı da hazırladın.
ben - olsun sen hep hazırlıyon.
kız arkadaş - ben de içeri gidip, bağıra çağıra küfrederek fifa oynayayım bari.
ben- ...
özel bölge ağdacısı kadının gereksiz samimiyeti
-
bir kadının özel bölge ağdacısına gitmesi kadar garip olmayan durum. şahsen ben o bölgeyi berber cengiz abi'ye tıraş ettirdiğimi düşününce bir süre sessizce boşluğa bakarken buldum kendimi.
mikrofonu açık unutup yiyişen merve
-
merve'nin savunması; "hocam dersiniz çok zevkliydi"
17 mayıs 2020 hakan şükür'ün attığı tweet
-
şu memleketteki bir gün gelecek herşeyi anlatacağım tribine de hastayım. anlat işte neyi bekliyorsun.
ben ata demirer sorularınızı yanıtlıyorum
-
abi selamlar, nasılsın? rolde çok rahattın. merak ettim piyanistlik, şantörlük olayları geçmişten mi geliyor? var mı böyle bir tecrüben?
23 haziran 2022 mahmut ustaosmanoğlu'nun ölmesi
-
“ey millet! iyi biliniz ki, türkiye cumhuriyeti, şeyhler, dervişler, müritler, mensuplar memleketi olamaz. en doğru, en gerçek tarikat medeniyet tarikatıdır. uygarlığın emir ve isteklerini yapmak, insan olmak için yeterlidir.” (atatürk, 30 ağustos 1925)
“tekkeler kesinlikle kapatılmalıdır. türkiye cumhuriyeti, her alanda doğru yolu gösterecek güce sahiptir. hiçbirimiz tekkelerin yol göstermesine muhtaç değiliz. biz, uygarlıktan, bilimden, fenden güç alıyoruz ve ona göre yürüyoruz. başka bir şey tanımayız…”
sevgilinin ilk kez görüldüğü an
-
eski çalıştığım yerin genel merkezine eğitime gitmiştik. yanımdaki arkadaş tanıdık birini gördü, "dur x'e selam vereyim" dedi. onlar konuşurken ben uzakta kaldım. x'e baktım, boylu poslu, son derece hoş bir adam. ama bunlardan çok bakışları etkiledi beni. hayır bana hiç bakmadı orada, sadece başka biriyle havadan sudan iş konuşurken bile gözlerinden ne kadar iyi kalpli ve merhametli biri olduğu hissediliyordu sanki. "böyle biri bana asla bakmaz" diye düşündüm. o dönem özgüvenim sıfırın da altındaydı. eğitim bitti, geldiğimiz yere döndük, sonraki iki yılda hiç görmedim onu. aynı şirkette birbirimizi hiç tanımadan çalıştık. ben arada bok gibi bir ilişki yaşayıp ayrıldım ama o ilişkinin özgüvenime az da olsa faydası oldu. 2 yıl sonra bizim departman onun olduğu yere taşındı ve biz de nihayet tanışma şansı bulduk. şimdi ise evliyiz, hehe. ilk izlenimim doğruymuş, gerçekten dünyanın en iyi kalpli insanıyla evliyim ve çok mutluyum.
edit: efenim o çok sevdiğim bakışları klonladım, aynından minik bir tane daha yaptım*.
büdüt: son derece iyi kalpli iki keçim var efendim. beyim çok iyi ama keçilerle yarışır bir inadı var. neyse ki ben inatçı değilim ama çocuğu klonlarken inadını da klonlamışım. şimdi bir köprüde karşılaşmış inatçı iki keçi şarkısının canlı bir izleyicisi olarak hayatımı sürdürmekteyim. biriyle 13 öbürüyle 6 senedir birlikteyiz, halen çok sevmekteyim.
ben bilmem eşim bilir
-
bir gün 500t muavini eşiyle birlikte bu yarışmaya katılarak, finalde o arabaya sunucu da dahil 45 kişi sığdıracak ve yarışma kendini imha edecek.
korku filmlerinde sağ kalma rehberi
-
korku filmlerinde monolog öldürür. kendi kendinize konuşmaya başladınız mı öldünüz demektir. "hadi çocuklar şakanın tadı kaçtı artık çıkın ortaya" diyip sağ kalabilen olmamıştır, tıpkı kazık kadar adam olup "dur şuraya saklanayım da şunların aklını başlarından alayım" diyenlere rastlanamadığı gibi. öyle şaka mı olur lan ilkokul mu burası?
karanlık bir ormanda yürüyorsanız "kim var orada" sorusunu sormanız da salak bi monolog örneğidir. gecenin köründe sinsice ortalıkta dolaşan adamdan ne hayır gelir? kimse kim lan sana ne dümbük. kaç git işte. karanlıktan bi sesin "benim ben, maria sharapova, tenis topum ormana kaçtı da onu arıyodum" demesini mi bekliyorsun?
bi de ismiyle arkadaşı aramak vardır, o da ayrı bi dallamalık örneğidir. gece vakti çıkın evden dışarı, sevgilinizin adını söyleyip durun. ulan o sevgili azıcık adam olsa zaten gelir bulur seni. "bill? sen misin? bill, orada mısın?" haa evet bill orada, afedersin deli sikmiş bill'i, çıkmış gecenin köründe çalı çırpının arkasına saklanmış sana bakıyo. ulan bunu görünce benim bile öldüresim geliyo seni, katil naapsın?
mikrofonu açık unutup yiyişen merve
-
resmen videodan medeniyet fışkırıyor. (ironi değildir)
- yiyişen merve
- ortalığı birbirine katmayan katılımcılar
- öğrencisini rencide etmeyen bir öğretmen
merve, şu ülkede şöyle bir olay başına gelip de seni linç etmeyecek bir avuç insan var ve sen onların arasındasın, kıymetini bil.
12 haziran 2017 izmir'de gökyüzünün kırmızı olması
-
4 milyar yıldır batan güneş o.
alex ferguson'un türk muhabire verdiği tarihi ayar
-
20 kasım 2012 galatasaray'ın manchester united galibiyetinden sonra yapılan röportajda muhabirlerimizden birisi hem galatasaray'ı hem de kendisini aciz duruma düşürmüş.
gazeteci: 1993'te de istanbul'da hayal kırıklığı yaşadınız, şimdi de aynısı oldu. 19 yılda bir şey değişti mi?
alex ferguson: evet, iki kere kupayı kazandık.
adamlar zaten liderliği garantilemiş yedek takımla gelmiş galatasaray da güzel bir galibiyet almış niye bunu sündürüp duruyorsun la. sir alex'e olan hayranlığım bir kat daha artmış durumda.
kaynak: http://skorer.milliyet.com.tr/…/1630459/default.htm
6 ağustos 2020 dolar kuru
-
ayasofyayı kapatıp açsınlar, belki düzelir.