ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
los pollos hermanos
-
meth ettikleri kadar iyi olmayan firma.
yiğit özgür'ün türkçe'ye kazandırdıkları
sıçtık kelimesinin mesleklerdeki terminolojisi
ivan drago'nun rocky'ye kaybetmesinin nedenleri
-
rakibini küçümsemesidir. mesela bir iett işçisi deyip geçmeyeceksin. hayatını, gençliğini, hayallerini skip atabilir icabında.
beynimizin sadece %10'unu kullanabiliyoruz
-
- hacım dün labaratuarda uğraşıyodum formüllerle filan sanırım soğuk füzyon'u bulma yolundaa ..aaasskktir karıya bak olm
- hani lan ?!
ingilizceyle ilgili hatırlanan ilk şey
-
(bkz: good morning class)
ailenin komik kısa mesajları
-
iphone kullanmaya başlayan ve annemin beni özlediğini belirtmeye çalışan babadan:
1.mesaj: akan dana sarılmak istiyor
2.mesaj: akan dana
3.mesaj: akan dana
4.mesaj: anan sana
16 şubat 2017 thy istanbul chicago uçuşu
-
(bkz: varınca çaldır)
iş mülakatlarında sorulan sinir sorulara cevaplar
-
- ücret beklentiniz ne?
* siz ikea'ya gittiniz mi?
- ?? evet gittim
* bütün mobilyaların üstünde fiyat etiketi var değil mi?
- evet
* peki hiç mudo'ya gittiniz mi?
- evet
* mudo'da bir ağaç var üzerindeki fiyat etiketini gördünüz mü?
- evet
* işte o ağaç benim.
dur lan sonucu yazmayı unutmuşum: bir, dayak nedir? iki, neden atılır?
bekarlığın dezavantajları
-
iş hayatı tabi. nerede sik sok iş var size kilitlenir. niye? çünkü evliler kutsaldır. hele çocuğu olan vip'dir.
edit : o zaman şu başlığa da destek verin.
(bkz: özel sektörde çocuğu olana tanınan ayrıcalık)
atm klavyesindeki 000 tuşu
-
iban numarası girerken büyük kolaylık sağlar.
edit: lan olm bunu niye debeye soktunuz amk iyice şaşırdınız kendinizi ha
almanya'nın her alanda iyi olmasının nedeni
-
99 yazindan beri almanya'da yasiyorum. oglum burda dogdu. önümüzdeki ay ilkokula baslayacak. evet, okul agustosta basliyor.
dün kreste son günüydü. özel falan degil, standart, devlete bagli bir kurum.
iki koca klasörle eve geldi cocuk. 4 sene boyunca yaptigi bütün resim, karalama, yazi vs ne varsa güzelce dosyalayip vermisler.
bir de 54 sayfalik rapor. cocugun fiziksel gelisiminden tut, dilbilgisi, kelime hazinesi, diger insanlarla iliskiskisi, matematiksel zekasi, müzige, spora, dansa ilgisi ve yetenegi, rasyonel düsünebilme yetenegi vs vs, daha aklima gelmeyen bir ton sey. bunlari 4 yil boyunca incelemis, raporlamis, yildan yila degisimi gözlemlemis, gereken yönlendirmeleri yapmislar.
yuh dedim. kres falan yoktu bizim cocuklugumuzda, olsa bile lükstü, evin karsisindaki arsada büyüdük. ama ilkokul ögretmenime sorsalardi, herhalde 54 sayfayi birak, hakkimizda anlatacak 54 kelime bulamazdi.
nasil bulsun anasini satiyim, 60 kisilik, bir sirada 4 kisinin oturdugu sinifta kadincagiz neyin gözlemini yapacak.
seviyorum seni iftinur hocam:)
genç evlilerdeki olağanüstü kıroluk
-
instagram başıma açtı türlü belayı. ben bu terörle instagram denen platformda yüzleştim a dostlar. feysbuk hesabımı uzun zamandır etkin kullanmadığım için twitter ve instagram denen platformlarda boy gösteriyordum. "babaanne hobisi" diye nitelendirilen kanaviçe, örgü, nakış gibi bilimum hobilerle ilgilendiğimden bir şekilde bu çevreden epeyce takipçi yaptım.
yeni takipçi geldiğinde bazen kimmiş diye profilini şöyle bir görüntülüyorum, bio'da şunlar yazıyor:
"kokoş gelin (burada gelin smaylileri var bolca),
11 eylül 2013 gelini (umarım kap'a da bildirmişsinizdir bu tarihi),
evinin hanımı (kocam beni çalıştırmıyor, ayrıca çok da zenginiz nihohoha),
kocasının ilkgöz ağrısı (ilkgöz birleşik yazılmış, ayrıca en yüce aşk bizimkisi ve namusluluğa vurgu),
mutfağında rengarenk bi bayan (çok da marifetliyimdir, sucuklu yumurta yapıp altına keçeden amerikan servisi koymayı aşçılık sanırım),
(burada bolca kalp smaylisi) azra & tuğberk (burada bolca kalp smaylisi) + (bir kere de adınızın ayşe, mehmet olduğunu göreyim yaa.)"
abartıyorsam allah belamı versin. şurada fotoğraf paylaşımı mümkün olsa da göstersem keşke.
bazen de iyice gaza gelip paylaşımlarının altlarındaki yorumları okuyorum. aşık atışması yapıyorlar karı koca.
bir yemek fotoğrafı var, borcam böyle. altında şu diyaloglar gelişmiş:
-fırında kaşarlı makarnam pişmek üzere an itibariyle fırına girmiştirrrr
+aşkım ellerine sağlık, senin elinden zehir olsa yerim (smayliler smayliler)
-hadi soğutmayalım yemeğimizi (içinden kanlı ok geçen ah o smayliler)
bir tanesinde de kadın kolye resmi paylaşmış nazar boncuklu.
-aman nazar değmesin (kadın kendi kendine bunu söylüyor)
+kim almış? (kocası bunu yazıyor.)
-kocamın hediyesi :) (sevim koş, mal beyanı var)
dostum siz aynı evde değil misiniz? niye birbirinizle buradan yazışıyorsunuz? çünkü siz çok mutlusunuz, çünkü en güzel aşk sizinkisi. çünkü onu pezevenklerin elinden siz aldınız. geçen vıcık vıcık aşktan bunalan bir arkadaşım feysbuka şey yazmış:
“hepinizin karısı-kocası o kadar romantik, sürprizli ve şekilli; birbirinizi o kadar çıngıraklı seviyor ve gürül gürül beğeniyorsunuz ki bazen bizim beşik kertmesi olduğumuzu ve tarlalarla koyunlar yabancıya gitmesin diye zorla evlendirildiğimizi sanıyorum.”
yoruldum, vallahi yoruldum. sizin o muhteşem hayatlarınız bende kalp çarpıntısı ve kıskançlık krizleri yarattı. evlenir evlenmez 89 parça porselenlerimi ve kıyısı pikolu dantellerimi instagram'da sergilemezsem daha gün yüzü görmeyeyim..