ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
üniversiteli gençler ilimize ahlaksızlık getirdi
-
ahlaksızlığın tanımı konusunda kafa karıştıran bir açıklama.
merak ettim gençler ne gibi ahlaksızlıklar yapmışlar? bayrak asanı mı tekmelemişler ? nefret suçu mu işlemişler? treni hızlandırıp 32 kişiyi mi öldürmüşler? 37 aydını mı yakmışlar ? toplanıp 12 yaşında kıza mı tecavüz etmişler?
ne yapmış bunlar?
140journos'un esenler otogarı videosu
-
"yaşayandan çok yaşamayan vardır burada.."
esenler otogarını betimlemek isterken ülkenin özetini geçmiş.
erkeklerin en beğenmediği estetik operasyon
-
operasyondan sayılıyor mu bilemem ama uzak ara dudak dolgusu.
yaptırmayın şunu.
asla ayar tutturulamıyor ve sonuç o dudaklar evlerden uzak eşekarısı sokmuş gibi.
yaptıran kimle konuştuysam da, aa yok böyle kalmayacak, bir iki aya bu şişlik kayboluyor.
sonuç, kaybolmadı.
house m.d'nin türkiye'ye uyarlanması
-
house'un hastane içerisindeki bir hemşire ve bir doktor ile aşk üçgenine sıkışıp uzun uzun bakışmasıyla ve bir dönem mafyayla başının belaya girmesiyle geçecek bir dizi olacaktır.
pisa testine sadece fen liseleri girse 3. olurduk
-
adama sorarlar o zaman her köşebaşına bir imam-hatip okulu açmanın ne işe yaradığını.
amca olmak
-
dün başıma gelen olay.
ilk haberini aldığımda normal karşıladım " e abim evlendi tabi çocuğu olacak normal yani" dedim, ama gün geçtikçe bi düşünce sardı dört bi yanımı. sonra o gün geldi çattı, doğdu.
hastaneye gittim sabahtan, lan bildiğin el kadar, korkuyla karışık tebessüm eden bi hale geldim. bi yandan da "darısı başına, hadi amca oldun hadi" diyenlere "ehe ehe evet dimi amca oldum ben" diye cevap verme faslını çektim. bi türlü idrak edemedim başta, e yaani noluyo ki şimdi diye. taa ki amcam bizi ziyaret edene kadar, şöyle bi baktım, 60 küsür yaşındaki adam benim amcam, haa ben de bunun yeğeni oluyorum dimi lan dedim. ha o zaman düşündüğümden daha yakınım dedim. dedim ki kendime; "lan ne öküz adamsın, şu girdiğin pozlara bak hele, boynunda fular oluşacak bu gidişle, o kadar insan her gün amca teyze oluyo, ne diye mal mal düşüncelere giriyosun, sev işte çocuğu, neyin peşindesin?" ve böylece biraz netleşti kafamda git gide daha çok ısındım ona.
sonra sevmeye agucuk magucuk demeye başladım ki, bi anda uyarıldım! neden? çocuğa "ne güzelsin sen" diyerek sevmişim. ne diyecek mişim?
- ne çiykin şeysin şeeen, çiykin mişin şen yaaa
diyecekmişim. çünkü nazar değermiş, ayrıca çok da öküzmüşüm. e oğlum ben eskiden hep öyle seviyodum ne ara değişti bu olay ya. nazar ne lan ayrıca!?
1 saat kadar bizim kızı izledikten sonra, karşı odalarda yeni doğan gökalp bebek ve ceylin bebekleri sevdim, evet soyadları bebek'ti, çünkü kapıdaki süste öyle yazıyodu. karşılaştırdım bizimkiyle, bence bizimki daha güzeldi, paydon daha çiykindi. ama gökalp'in teyzesinin de maşallahı vardı şimdi, neyse. sonra ben daha çok ortalığı karıştırmadan, şerbet servis etme elemanı görevime başladım ama annem önce davranıp gökalp'in teyzesine benden önce ikram etti şerbeti, yaktı beni. gerçi şerbetle de olmazdı o iş sanki, merhaba siz de mi partiden sıkıldınız diyemezdim böyle bi durumda. ayıp olurdu. olsun hayırlısı olmuş.
sonra işsizlik geldi aklıma, lan bi flüt bile alamıyorum ben buna, kaç para lan bi flüt, düşüncelerine daldım. çok şükür çalamıyor da anlamaz fakirliğimi o büyüyene kadar alırım en kralından, süper baba çalarız. olmazsa yutuptan açarız. sevdim seni, umarım ileride, "amca ne garip bi adamsın" demezsin. tamam kız dersen yine severim, ama demezsen daha çok severim ona göre.
edit: imla.
rte'nin korumalarının abd'de düştüğü hal
-
rte'nin korumalarının yüzüne karşı "baş hırsızın yalakaları" dendiği ve korumaların ağızlarını açamadığı olay.
abd'nin 3 ayda ağzıma sıçtığı gerçeği
-
özet geçiyorum abd'ye dil öğrenmek için gitmiş 3 aydır alışamamış. aklı sevgilisinde ve ailesinde kalmış.
bu kadar.
debe editi: başlığı açan arkadaş kaçtığı için bu özete bir şey daha ekleyim. arkadaşın bütün ailesi, konu, komşu fetö yüzünden gözaltına alınmış. yazdıkları darbe girişiminden 10 gün önce abd'ye kaçırıldığı izlenimini veriyordu.
linç üzerine yazdığı destanı toplayıp gitti.
yaran facebook durum güncellemeleri
-
'kendilerini romeo&juliet gibi gören çiftlerin çoğu aslında safiye ile faik gibiler'
ben demedim o dedi..
james watt
-
çok fakirlik çekmiş, karısının ölümünden sonra 6 çocuğuyla tek başına kalmıştır. eğer yanındaki insanların desteğini almasaydı belki de şuan tarihe gömülmüş bir insan olacaktı fakat ona itici güç olan arkadaşları ve kendi zekası sayesinde buhar makinesini icat etmiştir. hemen ardından çıkarılan patent kanunu ile ölümünden önceki son 25-30 yılı zenginlik içinde geçirmiştir. sanayi devrimini dolaylı olarak başlatan insandır.
nur yerlitaş'ın nothing else matters klibi
-
neden böyle oluyor anlayamamıyorum ama ben izleyemedim tamamını . çok utandım lan yine. eşek kadar adam olduk hala şu saçma sapan duyguyu yenemedik.
(bkz: başkaları adına utanmak)
edit: izleyebildim sonunda. hala utanıyorum offff.
annenin çöp diye attığı bazı muhteşem eşyalar
-
ferrari modellerim * * * * *
gerekce: oglum kac yasina geldin hala oyuncak arabayla mi oynuyorsun?
halbuki ne ebay birakmistim, ne italya ya giden tandikilara yalvarmistim o modelleri toplayana dek...
2 hafta konusamadim annemle, en sonunda muhabbetin bombasi ise suydu:
-üzülme oglum oyuncagi yerine gercegini alirsin ileride
sustum...