hesabın var mı? giriş yap

  • kimsenin bir başkasından öğrenmediği, genetik kodumuzda bulunan içgüdüsel bir davranış..

  • ben sahil kentinde büyüdüm. çocukluğumda -90lar- tüm çay bahçeleri ve belediye tesislerinde bira satılırdı. babam öğretmen, tüm öğretmenevleri ve milli eğitimin işlettiği plajlarda da alkol satılırdı. emekli öğretmenlerin veda yemekleri öğretmenevinde yapılırdı ve şarkılı türkülü eğlenceler olurdu. liselilere masal gibi gelebilir ama bunlar gerçek.
    neymiş belediye alkol satarsa oy kaybedermiş, tartıştığımız şeye bak. allah belasını versin böyle ülkenin.

  • - hesabımdan 9 milyon dolar çekmek istiyorum,
    + ama hesabınızda bu kadar yok malesef,
    - ne kadar var acaba,
    + 550 tl,
    - tamam alayım onu ben.

  • bir esra elönü beyanı. e senin barda kafayı çekip de kontrole yakalanmamak için kafasını saran bir sivrizekalı olup olmadığını nereden bilecek polis?

  • candan erçetin'in kliplerinde "bu dünya böyledir, biz bunları çok zaman önce yaşadık, gördük, dertler gelir geçer" der gibi yaptığı gülümsemesi.

  • - naber abi nasılsın keyifsiz gördüm seni ya?
    - sorma ya dibi gorduk sınavda, 19 almışım...
    - hadi ya ortalama kaç?
    - 45... standart sapma da 18..
    - 3 puan 5 puan yüksek olsa d olcak not abi o, bir soraki sınava iyi çalış, kasarsan a bile gelir...

    (1 ay sonra)

    - vay kanka nasısın ya... niye suratın asık?
    - abi ikinci sınavından 14 aldım ya... keşke rapor alsaymışım
    - abi olur mu, asıl rapor alsaymışın kalırmışın... finale kasacaksın şimdi bak!
    - daha neyine kasayım yahu?
    - finalden 90'ı çaktın mıydı, hoca ne dicek? vaaay dicek... sana b'yi vermicek mi?
    - vericek mi?

    (1 ay sonra)

    - koçero, naber? mutsuzsun, final nasıldı?
    - bok gibi...
    - hep öyle gelir abi... bak ama herkesin kötü geçmiş.. ortalama 20 filan çıkar o sınavda
    - diyosun..
    - tabi abi... bir 25 alsan c bile gelir o ders sana!

    (1 hafta sonra)

    - abi niye neşesizsin noldu?
    - çakmışım dersten.
    - ...
    - eee?
    - ne eeesi?
    - bişey demeni bekliyorum?
    - yarrağı yemişsin abi daha ne diyeyim?
    - ulan ulan ulan...

  • on altıncı yüzyılın sonlarına doğru kendisi de son günlerini yaşamakta olan liefde isimli bir ingiliz ticaret gemisi, japonya'nın kyushu adasındaki bungo bölgesine demir attı. on dokuz aydan fazla süredir seyahat hâlinde olan ve mürettebatının yarısından fazlası ya ölmüş ya da hastalıklı olan bu gemide, muhtemelen japonya’ya ayak basmış ilk ingiliz olan william adams da bulunmaktaydı. adams ve arkadaşları karaya çıktıklarında portekizli cizvit misyonerler ile karşılaştılar. geminin bir korsan gemisi olduğunu iddia eden misyonerler, japon yerel halka mürettebatın infaz edilmesi gerektiğini söylediler. bunun üzerine tokugawa ieyasu’nun emriyle gemilerine el konuldu ve osaka kalesi zindanlarına mahkum edildiler.

    takvimler 1600 yılını gösterdiğinde tokugawa ieyasu, müttefiği toyotomi klanına sırt çevirdikten sonra hideyoshi’nin* oğlu toyotomi hideyori‘yi, sengoku dönemi’ni bitiren sekigahara savaşı‘nda, liefde gemisinden sökülen top ve gülleler yardımıyla mağlup ederek 1603 yılında yeni shogun oldu ve edo şehrini shogunluğun merkezi yaptı. bundan dolayı, 1603 ve 1868 yılları arasında sürmüş tokugawa dönemi, edo dönemi olarak da bilinmektedir.

    gemiler ve tersaneler konusunda donanımlı olan william adams, yeni shogun tokugawa ieyasu tarafından affedilerek shogunun danışmanı pozisyonuna kadar yükseldi ve edo kalesi’ne serbest erişim iznine tabi edildi. tokugawa’nın kapalı ülke* politikası yüzünden ingiltere’ye dönüşü yasaklanan adams, miura anjin adını aldı. kendisine uraga‘da bir arsa, iki katana ve yüklü miktarda para verilerek japonya’nın ilk ingiliz asıllı samurayı ilan edildi. miura anjin’in avrupa bilgisiyle yaptığı danışmanlığı ile edo şehri gerek ekonomik gerek kültürel anlamda kısa bir sürede şahlandı ve japon rönesansı olarak bilinen bir çağ başladı. yüz elli bin kişilik nüfusuyla japonya’nın en kalabalık şehri hâline gelen edo, artık basit bir balıkçı köyü değildi; dünyanın sayılı büyük şehirlerinden birisi olmuştu.

  • yeri bende ayridir. hayatimi borclu oldugum futbolcu. trafik kazasindan sonra 6 aylik komadaydim. tum ailem perisan haldeydi. bir turlu uyanmiyordum. ailem nasil
    bir galatasaray sevdalisi oldugumu bilirdi. bir gun mac varken televizyonu acmislar, ilk onbirler sayiliyorken umut bulut'da varmis. hemen kalkip kapatmisim televizyonu... kendisine tesekkur ediyorum...