hesabın var mı? giriş yap

  • biz bu takımlara olan sevgimizi metin oktay'dan, lefter'den, baba hakkı'dan aldık. çocukluğumuzda sokak aralarında top oynarken, sert bir şut çekip gol atınca "hamiiii" diye; frikikten gol atınca "prekaziiiii" diye; çalım atıp da gol attığımızda "rıdvaaan" diye; gol kurtardığımızda "schumacher" diye sevinç naraları attık. hangi takımı tuttuğumuzun önemi yoktu. sonraları hayatlarımıza aziz yıldırım'lar, ünal aysal'lar, demirören'ler, hacıosmanoğulları, melo'lar, emre'ler, volkanlar girdi. futbol bütün masumiyetini kaybetti. şu geldiğimiz hale bakın. bu durumdan memnun olup da hala futboldan zevk alan varsa gölge etmesinler başka ihsan istemem.

  • "gaziantep'te 100 kişiye 'suriyelilerden memnun musunuz?' diye sorduk, 97'si suriyeli çıktı."

  • uzaktan baktığımız için güzel gelen anılarımızdan. pazar akşamı bizimkileri, ertesi gün okula gidecek olmanın verdiği karın ağrısı ile izlerdim. sonrası da ayrı bir dram, parliament pazar gecesi sineması başlar ve ben yatağa yollanırdım. muhteşem bir şeyi kaçırdığımı düşünerek ve okuldan nefret ederek yatağa girerdim. şimdi düşündüm de hiç bişey değişmemiş, şimdi de işten nefret ederek uyuyorum pazar geceleri.