hesabın var mı? giriş yap

  • en çok güldüğüm ben kitapçılık yaparken başıma gelmişti. sokakta, tezgahta ikinci el kitap satıyoruz. yavaş yavaş gelen bi zabıta arabası önümüzde durdu. sağda oturan zabıta camdan kafasını çıkarıp
    -merhaba, acaba sizde ilyas efendi var mı? diye sordu.
    -yok. zıkkımın kökü var.

    dememle direksiyondaki zabıtanın dellenip arabadan çıkması bir oldu. "ne diyonuz lan siz" diye diye geliyor zebellah. baya gidecekti bizim tezgah ha. şükür ki diğeri muzaffer izgü okumuş. kitabı da biliyor. gülmekten zor durdurdu diğer zabıtayı. kitabın adı için sağolasın muzaffer izgü.

  • (bkz: kutsal demlik)
    (bkz: bertrand russell)

    "eğer ben dünya ve mars arasında eliptik bir yörüngede güneşin etrafında dönen çin seramiği bir çaydanlık olduğunu öne sürseydim ve bu çaydanlığın en güçlü teleskoplarımızla bile tespit edilemeyecek kadar küçük olduğunu ekleyecek kadar da dikkatli olsaydım, kimse bu görüşümün tersini kanıtlayamazdı. ama devam edip de bu savımın yanlışlanamaz nitelikte oluşundan dolayı insan aklının ondan kuşku duymasının kabul edilemez bir küstahlık olacağını söyleseydim, herkes haklı olarak saçmaladığımı düşünürdü. ancak, eğer böyle bir çaydanlığın varlığı eski kitaplarca onaylansaydı, her pazar günü kilisede kutsal gerçeklik olarak öğretilseydi ve okullarda çocukların beynine kazınsaydı, onun varlığından kuşku duymak bir gariplik belirtisi olarak görülür ve o kuşkuyu duyan kişiye yakınçağda bir ruh doktoruyla ya da daha önceki çağlarda bir engizisyon yargıcıyla bir randevu alınırdı."

  • bazen benim bu... eğer birşey yapmak istiyorsam, bunu yalnız da yapabilmem gerektiğini zaman içinde öğrendim, yoksa hayat hep birşeyler için birilerini bekleyerek geçiyor.

  • devlet tiyatrolarında ücretsiz oyunların sergileneceği gün.

    ücretsiz oynanacak oyunları devlet tiyatroları duyurmuş. şöyle:

    istanbul devlet tiyatrosu; cevahir 1: ellerimin arasındaki hayat
    cevahir 2: eğer bu bir film olsaydı
    küçük sahne’de:ikinci dereceden işsizlik yanığı
    çaycuma turne sahnesi’nde saat 15.00’te nice yıllara
    küçükçekmece kültür merkezi sahnesi’nde:çiçeğim solmasın adlı çocuk oyunu

    koz yatağı kültür merkezi’nde saat 14.00’te; purnima ve sırlar ormanı adlı çocuk oyunu üsküdar stüdyo sahne’de saat 13.00’te; : laylaylom adlı çocuk oyunu
    izmir devlet tiyatrosu; konak sahnesi'nde saat 15:00’te:kurban adlı oyun,

    urla belediyesi akm sahnesi'nde saat 14.00’te; lokomopüf adlı çocuk oyunu
    bursa devlet tiyatrosu; avp sahnesi’nde saat 15.00’te; çığ adlı oyun
    adana devlet tiyatrosu; hacı ömer sabancı kültür merkezi sahnesi’nde saat 20.00’de; hoş geldin boyacı adlı oyun

    devlet tiyatroları sabancı uluslararası adana tiyatro festivali açılış oyunu olan tiyatro martı yapımı trabzon devlet tiyatrosu; atapark haluk ongan sahnesi'nde saat 13:30’da: hoş geldin boyacı adlı oyun

    diyarbakır devlet tiyatrosu; cahit sait tarancı kültür merkezi orhan asena sahnesi'nde saat 11:00’de;sevdalı bulut adlı çocuk oyunu

    antalya devlet tiyatrosu;geçmişten gelen kadın adlı oyun saat 20.00’de,

    haşim işcan kültür merkezi sahnesi küçük salon 'da;nasrettin hoca bir gün adlı çocuk oyunu

    erzurum devlet tiyatrosu; dt sahnesi'nde saat 14:00 'te; ayrılık adlı oyun
    konya devlet tiyatrosu; demir adlı oyun dt sahnesi'nde saat 15:00 'te;
    sivas devlet tiyatrosu; ziyaretçi adlı oyun atatürk k.m. sahnesi'nde saat 14:00 'te

    kaynak

  • sahil yolundan bostanci istikametinde gitmekte olan solmusa yasli bir bayan biner.bayan tam bir eski istanbul hanimefendisidir.gerek giyimi, gerek oturusu, gerek konusmasindaki kibarlik ile cevresindekilerin saygi ve ilgisini ceker.teyzemiz gitmek istedigi yer icin parayi uzatir:
    -pardon beyfendi.rahatsiz ediyorum ama suradan bir suadiye uzatirsaniz cok memnun olurum.
    -tabi hanfendi, ne rahatsizligi.
    para sofore uzatilir ve yolculuk devam eder.yasli ve kibar teyzemizin kibarligi, sik giyimi ve guler yuzu diger yolcularin icini isitmistir adeta.
    suadiye'ye gelindiginde teyzemiz inmek ister ve bunu sofore yine o kibarligi ile bildirir:
    -pardon sofor bey.mumkunse musait bir yerde indirir misiniz?
    sofor saga yanasir ve kapiyi acar fakat arac hala yavasca hareket halindedir.teyzemiz yasli olmasi nedeniyle inemez ve dolmusun tamamen durmasini bekler.fakat sofor acelesi varmiscasina yavasca ilerlemekte ve bayanin inmesini beklemektedir.dolmusun bir turlu tamamen durmamasina kizan kibar teyzemiz sofore seslenir:
    -ulan pezevenk parasutle mi inicez!

  • italya'dan parayla iki prototip alıp otomobil pazarına hakim olmak gibi dahiyane bir hamleyi hiçbir devletin düşünmemiş olması ne tuhaf değil mi? yine balına dünya hakimi oluyoruz desenize.

  • adliyede ve hastanede çaycı.
    bir çaycı tanımak bir çok profesörü tanımaktır.
    bir profesörü tanımak sadece bir profesör tanımaktır.